Yıllarca ASSUBAY ekmek adaleti ve insan onuru için mücadele ve çalışma yapan bir insanım.
Temad benim vazgeçilmezim.
Ona sayfalarda ULU ÇINAR adını ben verdim.
Onu her gün suladım. Her yeni günde, o uzun dallarının, gökyüzüne yeni uzanan yeşil yapraklı filizlerinin, o ulu heybetli gövdesinin hayali ile beraber oldum.
TEMAD DEMEK MAZLUM ASSUBAY DEMEK TİR.
TEMAD KÖSTEBEK ÇUKURUNDAN ASSUBAYLARI VE AİLELERİNİ IŞIĞA ÇIKARACAK TEK PUSULAMIZDIR.
ÇÜNKÜ TEK KUTUP YILDIZIMIZ TEMAD DIR.
Assubay davasının ilk adresi olan Temay 1964 te kurulmuştu. Temad ise 1984 te.
Nereden bakarsanız 54 yıllık bir macera, çile,
Kah kodeslerde, kah yollarda, kaldırımlarda, kah devletin koridorlarında inadına bir kavga.
Ankaradaki TEMAD genel merkez binasını ilk kez görmek 08 Ocak 2018 günü nasip oldu.
Kavgaya mücadeleye başlamamdan tam 8 yıl sonra.
Farklı ,daha değişik bir binayı, yuvayı göreceğimi ummuştum.
Görünce ürperdim. Başımdan kaynar sular döküldü.
Burası Temad a falan benzemiyordu.
Hele ki 54 yıllık bir kavganın verildiği yere hiç benzemiyordu.
Asla da ulu çınarla falan ilgisi yoktu.
Kasvetli, soğuk, yalnız,
Bir köşede sıkışıp kalmış.
Sanki bir binanın arka tarafındaki merdiven altı saklı gizli imalat yapan bir tekstil atölyesine girer gibi girdik bir kapıdan asansörüne.
Ha bozuldu, ha kaldık, ha kalacağız.
Karanlık, izbe odalar, eski masa ve sandalyeler,
Çağdaş bir ofis ve büro adına zerrece en ufak bir yatırım yapılmamış.
96 şubenin üssü, merkezi, karargahı metruk bir yapı,
İçindeki onca insana çay verecek, tuvaleti yeri süpürecek gariban bir çaycı.
Her an içindekini çöp zannedip dışarı püskürtmeye hazır bir çöp konteyneri gibi bir fiziki ortam.
Omuzlarım birden düşüverdi.
Bu muydu benim ulu çınarım…..?
Çok ama çok üzüldüm.
İnanasım gelmedi.
Bir odası hariç diğer tüm odaları 1800 lü yılların gotik tarz mobilyaları ile doldurulmuş, bu güzide derneğin ne acı ki içine 21. Yüzyıldan yana hiçbir çağdaşlık ve demirbaş konmamış.
6 Yıllık Keser dönemi kasasına nakit koyduğu yaklaşık 2.5 milyon liradan buraya adam gibi bir yatırım yapmamış.
O bir odanın dışında.
Genel başkan odası.
Onca parayı iç eden bu kafa ve ego zihniyeti, çalışma arkadaşlarını dahi düşünmemiş. Kendisine yatırımdan başka.
Bu bina. Odaları, demirbaşları, camı, kapısı, helası ile asla bu topluma layık değil.
Adeta utanılası.
Güvenlik sıfır. 2 terörist gelse kimsenin can emniyeti yok. Kesseler duyulmaz. Araç koyacak kadar bile kapı önü yok.
Ahmet Kesere hala övgü yağdıran,o şürekalara buradan soruyorum…?
Hani yaptırıldığı söylenen, hani gidip gördük çok güzel bir genel merkez binası olacak diye yalan düzmece ile bu toplumu utanmadan düzdükleri o hayali genel merkez binanız nerede….?
Hiç mi utanmadınız….?
Artı 2 milyondan sonra eksi 500 binlerle teslim edilen bomboş kasayı bırakırken de mi utanmadınız.?
Mehmetçiğe, Afrine, Türk ordusuna, Kilisten bir araba dolusu suyu gönderen şu kahraman ve cefakar yeni yönetime bir 5 bin lira olsun su parası da mı bırakamazdınız…?
TUH size. TUH haysiyetinize, yöneticiliğinize, ,TUH sizi biatla savunan yüzsüzlere.
Ne yaptınız onca emeği, cefayı, vefayı, alın terini,
Ne yaptınız…..?
Bunları mı bıraktınız….?
Yazık size, anlayışınıza, insanlığınıza.
Cebinize giren maaşlara, yolluklara, otel ,yemek paralarına,
Suit odalarınıza.
Yazık.
Sayın Hamza DÜRGEN Milli Savunma Bakanlığından yep yeni bir Temad binası sözünü almıştır.
Bu müjde yakında gerçekleşecek Temad onurlu bir yuvaya sonunda çok yakında kavuşacaktır.
Sistemin düzenin, iktidarların, tiranların, erklerin, firavunların bize bıraktıkları onca enkaza bir o kadar da keser ve yönetimi bırakmıştır.
Yönetim kurulumuz bu enkazı bırakanların dönemini didik didik araştırmaya devam etmektedir. Her kuruş haramın, varsa çalıntının, yolsuzluğun hesabı mutlaka sorulacaktır.
Biliyoruz. İnanıyor ve güveniyoruz.
Bu mazlum sofrasına kırıntı toplamaya gelmek için sinsi niyetle hareket edecek olan her kim olursa olsun, bundan sonra bu emelleri ulu çınarda yaşatılmayacak şekilde bir adaletli ASSUBAY düzeni bu yönetimce kurulacaktır.
İhraçlar da kaldırılacak, adaletsizce kapatılan İstanbul şubemizde açılacaktır.
Takvim de ne yazılıyor ise, hepsi de zamanı gelince hayata geçecektir.
Ortalığı bulandırtmayalım yeter.
Özlemlerimiz, gerçekleşecek, kardeşliğimiz ve birliğimiz yeniden kurulacak.
Bağışta, gelecek, yardımda.
Allah mazlumun mekanından gölgesini esirgemeyecektir.
TEMAD, yani uyutulan , uyuyan o dev yeniden uyandırılacaktır.
Bu hepimizin sözü ve ahdı dır.
Saygımla.
Adnan Fuat ÖZDEMİR