TAS-SEN’imiz bir doğum sancısı ile vukuu buluyor. Çok yakın zamanda yasal girişimlerimizi yaparak Anayasanın bizlere verdiği sendika kurma hakkını elde edeceğiz. Bu esnada tabii ki her şey kendiliğinden olmuyor. Bir çeşme veya pınar bulmadık. Tüm çalışmalar el yordamıyla güçlükle de olsa yürütülüyor. Yaşanan güçlükleri bir Allah biliyor bir de yaşayanlar… Keşke TEMAD Genel Başkanı ve Yönetimi de bir omuz verseydi de her şey daha kolay olsaydı.
Bu bağlamda gönüllü öncüleri olmaktan gurur duyduğumuz Asker Sendikalarının, arkasına yaslanacak, oturup “hooohhh” diyecek bir zamanı olmayacaktır. Sendikal organizasyonun kurulması ile devletimizin gözbebeği Silahlı Kuvvetlerimiz de bir takım şaibelerle karşı karşıya kalmayacaktır.
Peki tüm bu meşakkatler neden? Sendika ağası olup baş köşeye geçip kasılmak için mi? Önemli adam olmak için mi? Sarı sendika olup tüyü bitmemiş yetimin hakkına göz koymak için mi? Baki olan kubbede hak yolunda bir adımdır Sendika sevdalılığı… Sendika çalışma hayatını düzenleyen etkenlerin en önemlisidir. Emeğin veya işgücünün temsilidir. “Emekliler bunun neresindedir?” Diye soranlara bir soru da biz soralım. Patronların sendikası yok mu? Günümüzde emekli de artık bir zamanlar emeğini verdiği devlete veya sigorta olduğu kurumlara karşı sendikalaşmaktadır. Çünkü hayat devam ettikçe işgücü ve emek savunuculuğu devam eder. Cebinde sefer görev emri duran, kendisine savaş zamanında verilecek görev için hazır olması istenen her Türk vatandaşı, bu ülkeye kaynak sağlayan her tür örgüt (Ev hanımları dahil) sendikal hakka sahiptir. Sendikanın olmadığı yerde köleleşme ve sömürü olur.
Bu bağlamda sendikanın en büyük ve ana görevlerinden biri TMK’nın yeniden yapılanması olmalıdır. Assubaylar bir kurumun insan deposu olarak görülmemelidir. Assubaylar branşları olan ve o branşlarında uzmanlaşmış bireylerdir. Her subay gibi Assubayın da rütbesi vardır. Mevcut TMK ile Subayların aldıkları rütbeleri beraberinde yetki ve makam getirirken, Assubayların aldıkları rütbeler maalesef bir ağacın yaşını gösteren halkalardan başka bir şeye benzememektedir.
Sendikalaşmak demek ağacın gölgesinde toplanmak demek değildir. Sendikalaşmak demek, profesyonelleşmek, verimliliğin sorgulanması, ortak faydaların arttırılması için çaba göstermek demektir.
Kısacası Asker Sendikalarının yapacağı çok iş var. Sendika bir profesyonel askerin anasının ak sütü kadar helaldir. Sendikaya karşı çıkan meslektaşlarımız beyhude endişe taşımaktadırlar. Çünkü sendika ile TEMAD hiçbir zaman kıyaslanamaz. Hatta gün gelecek TEMAD, TESUD, EMUZDER, EMUJAD yönetimleri sendikaların işlevselliğini destekleyen, tecrübelerinden faydalanılan kurumlar olarak daha da etkin olacaklardır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin modernizasyonu, profesyonelleşme gibi konular TEMAD’ın, TESUD’un, EMUZDER’in, EMUJAD’ın tecrübesinde ve Sendika’nın talebinde saklıdır.
Profesyonelleşme yolunda giden Türk Silahlı Kuvvetlerinin izleyeceği yolu, kendi profesyonelleri göstermelidir. Aksi taktirde maalesef bir Lejyoner Ordusu oluruz. Seksenli doksanlı yıllarda siyasilerin arka bahçesi haline gelen Kamu İktisadi Teşebbüslerine yapılan en büyük haksızlık, çalışanlara ve yöneticilere rağmen yapılan uygulamalardır.
Sendikal hareketin çığ gibi büyüyerek, tüm çalışan ve emekli Profesyonel Askerlerce kucaklanacağına olan inancım tamdır. Ankara’da 1 Kasım 2014 tarihinde gerçekleştirilen TAS-SEN çalıştayına destek veren Sivil Memur, Uzman Jandarma Erbaş ve Uzmanlar derneklerinin temsilcilerine bu tarihi güne katkı sağladıkları için derin bir şükran ve minnet borçluyuz. Bizler hep kendi içimizde yoğruluyormuş gibi görünsek de aslında Türk Silahlı Kuvvetlerinin tüm emekçilerinin sorunlarını bilen, onlarla iç içe mesai yapmış kişiler olarak, o meslek mensuplarının Emekli Assubaylara bıraktığı bir misyon vardır. Türk Silahlı Kuvvetleri emekçilerinin sayı çokluğu itibarıyla ana unsuru olan Emekli Assubaylar bu misyonu üstlenip gereğini yapmak zorundadır.
Biz, TAS-SEN gönüllüleri olarak bu hareketin büyümesinden, bizden daha maharetli eller tarafından daha yükseklere taşınmasından zevk duyarız. “Ben” yok. Biz varız.
Saygılarımla…