Dolar 34,2166
Euro 37,2673
Altın 3.066,61
BİST 9.006,55
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 16°C
Az Bulutlu
Ankara
16°C
Az Bulutlu
Per 17°C
Cum 19°C
Cts 14°C
Paz 11°C

Son Yüzyılın Yalanına Son Nokta; Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır.

"Yazarların yazıları kendi düşünce ve sorumluluklarını taşır"
21/04/2024 6:30 PM | Son Güncellenme: 10/10/2024 10:16 PM
1.914
emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Eski Tüfek Şükrü IRBIK

Son Yüzyılın Yalanına Son Nokta;

       Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır.       

 

 

Garip Bir Kuşdu Gönlüm!

Elimden uçdu gönlüm!

Astsubay” olduğunu zannetdiğimiz pilot Vecihi HÜRKUŞ da

Hürriyeti seçen hür bir kuş oldu;

Astsubay”lıkdan uçdu ve “subay”lığa kondu!

  *  *  *  

Meddâh Mısın? Müellif Mi?

Yazdıkları kitaplarda, makâlelerde, yüksek lisans ve doktora tezlerinde

Subayından, astsubayından, doktorundan her cins târihciler

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi;

  • Astsubay”dır demişler, yalan!
  • Gedikli zâbit (subay)”dır demişler, yalan!
  • Gedikli küçük zâbit”dir demişler, yalan!
  • Gedikli erbaş”dır demişler, yalan!
  • Gedikli”dir demişler, yalan!
  • Kıdemli başçavuş”dur demişler, yalan!
  • Yüzbaşı”dır demişler, gene yalan!

 

  5  unvân,

  2 rütbe…

 

Vecihi HÜRKUŞ’a  “unvân” ve “rütbe” yakışdırma konusunda,

Bizim subaylarımız, astsubaylarımız ve sözde târihcilerimiz alenen cinnet geçirmişler.

 

Okuduğunuz bu makâlenin müellifi ben Şükrü IRBIK iddia ediyorum ki;

  • Dünyânın hiçbir devletinde,
  • Dünyânın hiçbir ordusunda,
  • Dünyânın hiçbir askerine,
  • Dünyâda hiç kimse,

Vecihi HÜRKUŞ’a bizim insanımızın yakışdırdığı kadar çok “unvân” ve “rütbe” yakışdırmamışdır.

  *  *  *  

Bilim Aşkı Mı?

Para Hırsı Mı?

Pâye Avcılığı mı?

Makâlemizin aşağıdaki sayfalarında;

1’den 9’a kadar rakamladığım 9 adet çizelge göreceksiniz.

Bu 9 çizelgede;

Vecihi HÜRKUŞ hakkında yayınlanmış kitap, haber, makâle ve tezlerin künyeleri var.

Para hırsı ve pâye avcılığı için müelliflerinin bugüne kadar yazdıkları;

  • İftirâ dolu bu haber, makâle ve kitapları Türk Milletine satdılar ve para kazandılar,
  • Yüksek lisans ve doktora tezlerini yazanlar ise; hem sözde “akademik pâye” devşirdiler hem de bu tezleri kitap olarak satdılar ve gene para kazandılar.

 

Fakat

Doktora tezi yazmaya fazlası ile yetecek kadar bilgi-belge ve kaynak ihtivâ eden bu makâlenin müellifi ben Şükrü IRBIK ise;

Türk milleti Vecihi HÜRKUŞ hakkındaki doğru bilgileri öğrensin diye

Para kazanmak şöyle dursun,

Makbuzlarını aşağıdaki sayfalarda göreceğiniz üzere;

Bilim aşkına hasbî yazdığım bu makâle için emekli aylığımdan para harcadım.

  *  *  *  

Müellif Misin? Müntehil Mi?

Söz öğütmeye başlamadan evvel şunu peşin olarak söyleyelim;

Şu anda okuduğunuz makâle telif bir makâledir; müntehiller uzak dursun!

Bu makâlenin müellifi ben Şükrü IRBIKakademisyen” değilim!

Emekli astsubay” olmakdan başka da “unvânım” da yok!

Bu makâlemizin de;

Her ne demek ise, “akademik” olarak hiçbir iddiası yok!

Çünkü;

Akademik çalışma” yapdığını söyleyen sözde târihciler,

İlmî, târihî, hukûkî ve askerî” hiçbir kıymeti olmayan

Ve

Türk Milletine yedirmeye çalışdıkları sabun köpüğü misâli uydurma yazılar ile

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin özgeçmişine karşı alçakca suikâst işlemişler.

Hem de defâlarca…

Fakat;

Son Yüzyılın Yalanına Son Nokta; Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır! isimli bu makâlemizde;

  • Ahlâk var,
  • Akıl var,
  • Askerlik namusu var,
  • Bilim var.

Askerlik târihi ve hukuk bakımından da bir iddiası var;

Bu iddiasını da bugün burada, inşallah isbatlayacak.

  *  *  *  

Mümin Misin? Münekkid Mi?

Kitap yazar iken “hakikât” ile “tefsir” arasındaki farkı anlatmak için

İtalya’nın bilge şâir ve yazarı Umberto ECO şöyle demiş;

Kitaplar, okuyup körü körüne inanmak için değil,

Fakat

Araşdırıp soruşdurmak için yazılır!..

Kitabın “ne dediğine” değil fakat “ne demek isdediğine” bak!

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

Umberto Hoca’nın bu sözünü bu makâlemiz muhtevasında şöyle de tercüme edebiliriz;

Ey, Eski Tüfek;

“Türk subaylarının yazdığı kitapları okuyup inanır isen şâyet,

Sen; O subayların karınlarından uydurduğu resmî ve fakat sahte târihin mankurt’u olursun!”

 

Sen, Eski Tüfek de

Karnından düşünen subay ve astsubayların yazdığı kitaplara sakın ha, inanma!..

Araşdır, soruşdur, hakikâtı bul!..

Bak, sizin subay ve astsubaylar ne haltlar karışdırmış, göreceksin!..

 

İşde, bu sebepdendir ki ben Eski Tüfek de;

Umberto ECO Hocanın bu sözünü kendime kılavuz edinip

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi Efendinin hakikî “unvânını” öğrenmek için

Başladım araşdırıp soruşdurmaya…

2014 senesinden beri illet-gıllet-zillet meyânında sabır ile derlediğim bilgileri

30 Ramazan, 3 Bayram, 6 Şevvâl!

İftârdan sahura hiç ara vermeden işledim.

Karşıma çıkan rezâlet dolu manzara-i hakikât bakın, neler oldu!

  *  *  *  

ATATÜRK ve Târihemekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Târih yazanların,

Târih yapanlara ihânetini yaşayan ve gören ATATÜRK

Târihimizi ifsâd eden müfsidler ve meddâhlar için bakın, ne demiş;

“Herhangi bir târihi elinize aldığınız zamân, onun hakikâte uygun olup olmadığına itimat etmek için, dayandığı kaynak ve belgeler araştırılır.”

Bizim şimdiye kadar doğru bir millî târihe mâlik olamayışımızın sebebi târihlerimizin, hakikî okuyucuların belgelere dayanmaktan ziyâde ya birtakım meddâhların veya birtakım kendini beğenmişlerin ve mantıktan uzak sözlerinden başka kaynak bulamamak bedbahtlığıdır. ”

Atatürk’le Konuşmalar, Mustafa BAYDAR, s.92. 1924

  *  *  *  

Târih Bilmeyen Târihci Gürûhu

Sözde târih yazıyorlar…

Hukuk ve askerlik bilmeyen cühelâ subay ve astsubay gürûhu ise

Hukuk ve askerlik konusunda ahkâm kesiyorlar!

Ve bağ bülbülü gibi şakıyan her iki gürûh da diyor ki;

Vecihi HÜRKUŞ “astsubay”dır.

 

Târihci, hukukcu ve subay olmayan, astsubay ben Şükrü IRBIK da

Bu sözde târihci, hukukcu ve cühelâ subay ve astsubay gürûhuna diyorum ki;

Târihimizde ilk defâ bu makâlemizde öğreneceğiniz üzere

Pilot Vecihi HÜRKUŞ “subay”dır.

 

Buyurun! Hep berâber görüp öğrenelim…

Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânı” ne imiş…

  *  *  *  

İthâf Ediyorum

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin hukûkî unvânı konusunda

Yazdığım bu makâle için emekli iki askere teşekkür borçluyum.

Birisi astsubay, diğeri subay.

Birincisi, kıymetli meslekdaşım Emekli Deniz Astsubayı İbrahim KOLDAMCA.

İbrahim KOLDAMCA’ya teşekkür ediyorum,emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Çünkü;

Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânını” öğrenmek için Hava Kuvvetleri Komutanlığına bıldır bir dilekce göndermiş. Hava Kuvvetleri Komutanlığı verdiği cevâbında, Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânının” “astsubay” olduğunu iddia etmiş. Hava Kuvvetleri Komutanlığının verdiği bu cevabın ekran görüntüsünü makâlemizin aşağıdaki sayfalarında görebilirsiniz.

 

Hava Kuvvetleri Komutanlığının verdiği bu yanlış cevaba inanmakdan başka tercihi olmayan İbrahim KOLDAMCA;

  • Kadıköy Belediye Başkanlığı ve İstanbul Vâliliğine de müracaat etmiş.
  • Kadıköy’deki Vecihi HÜRKUŞ Anıtı’nın isiminin önüne “Astsubay” unvânı yazdırmak isdemiş.

İbrahim KOLDAMCA (1980), Şükrü IRBIK (1982), Mehmet KAYALI (1956)_Eski Tüfek Şükrü IRBIKBu makâlenin müellifi emekli Sâhil Güvenlik Astsubayı ben Şükrü IRBIK da İstanbul Vâliliğine dilekce gönderdim.

Bu dilekcemde; Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olmadığını kânunları ile izâh ve isbat etdim. Vecihi HÜRKUŞ Anıtı’nın isiminin önüne “Astsubay” unvânı yazılamayacağını bildirdim. Bu dilekcemdeki izahâtımı ve isbatımı yerinde bulan İstanbul Vâliliği, dilekcemi Kadıköy Belediye Başkanlığına havâle etdi.

Kadıköy Belediye Başkanlığı durumu Vecihi HÜRKUŞ Anıtı’nının Heykeltraşı Ersal YAVİ’ye bildirdi ve bu konuda kendisinin görüşünü isdedi.

Kadıköy Belediye Başkanlığına gönderdiği 14 Aralık 2023 târihli mektubunda Heykeltraş Ersal YAVİ;

  • Vecihi HÜRKUŞ Anıtı’nın isiminin önüne “Astsubay” unvânı yazmayacağını gerekceli olarak bildirdi.

Ersal YAVİ’nin bu mektubunu da makâlemizin aşağıdaki sayfalarında görebilirsiniz.

Bu cümleden olmak üzere;

Benim bu makâleyi yazmama vesile olan ilk kişi kıymetli meslekdaşım İbrahim KOLDAMCA’dır.

 

Târih Doktoru Emekli Hava Albay Emin KURT Hocama da teşekkür ediyorum.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

Çünkü;

Beni bu makâleyi yazmaya ilk dâvet eden kişi de Sayın Emin KURT’dur.

2022 senesinde yayınladığı Erich SERNO, Osmanlı Hava Gücü isimli kitabında Emin KURT Hocam;

  • Hem Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olduğunu yazdı,
  • Hem de “küçük zâbit” asker sınıfının “astsubay” asker sınıfı olduğunu yazdı.

Kitabındaki bu iki bilginin kaynağını öğrenmek için Emin KURT Hocam ile yazışdım. Kendisi, bana; konu hakkında geçmiş târihlerde Mazlum KEYÜSK, Sıtkı TANMAN, Hulusi KAYMAKLI ve Ajun KURTER gibi emekli hava subaylarının yazdığı tezvirât dolu kitapları kaynak gösderdi.

Hattâ,

  • Meslekdaşım hava astsubay Salim DİKDURAN’ın 2019 senesinde yazdığı

Ve

  • Askerî  havacılık târihimiz hakkında gene yalan ve iftirâlar ile dolu kitabı kaynak gösderdi.

Ve Emin Hocam;

Vecihi HÜRKUŞ hakkında bulduğum yeni bilgileri yazıp bir yerde yayınlamamı tavsiye etdi. Yayınladığımda kendisine bilgi verir isem şâyet, memnun olacağını da söyledi.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Ben de öyle yapdım…

Şu an okuduğunuz makâlemizi yayınlamaya başladığımı Emin Hocama e-posda ile bildirdim.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Bu makâlenin müellifi ben Şükrü IRBIK da;

Vecihi HÜRKUŞ’un son “unvânına” son noktayı koymak için yazdığım

Son Yüzyılın Yalanına Son Nokta; Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır! isimli bu makâlemizi

  • Kıymetli meslekdaşım İbrahim KOLDAMCA

Ve

  • Sayın hocam Dr. Emin KURT‘a,

İthâf ediyorum.

  *  *  *  

Hâini Çok Bir Milletiz!

Gâzi Müşir Mustafa Kemâl’in

Başkumandanlık görevini üçüncü kez olmak üzere, bir 3 ay daha temdit etmek için

04 Mayıs 1922 Cumartesi günü yapılan hafî celsede,

Meclisde mebus ekseriyeti hazır olmadığı için kânun teklifinin müzâkeresi tâlik edilmiş.

Çünkü müstevliler ile emellerini tevhit eden gâfil ve hâin mebuslar,

Oylama yapılacağı anda meclisi terk etmişler. (TBMM GZC, İ-39, 4.5.1338, sayfa:315-331)

 

Mebusların bu gaflet ve ihânetini gören Başkumandan Gâzi Mustafa Kemâl Paşa,

20 Temmuz 1922 Perşembe günü Ankara’da şöyle demiş;

Kahramanı kadar gâfili de hâini de çok bir milletiz!

 

Kahramanı, gâfili ve hâini olan bir milletin”,

Kahramanı, gâfili ve hâini kadar dayalancısı olmaz mı?

Olur, elbet!

Askerî târihimiz hakkında bugüne kadar yazdıkları tezlerde, makâlelerde, kitaplarda,

Yanlış bilgileri ortaya atan subayların, astsubayların ve sözde bilim adamlarının sayısı,

Bu milletin hâin sayısından az değil!

  *  *  *  

Hıyânet-i Vataniye

Hâini çok bir millet olduğumuzdan dolayı

Başkumandan Mustafa Kemâl Paşa;

Söyledikleri yalanlar ile milleti ifsâd eden hâinlerin kellelerini almak için

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ikinci Kânunu olarak

Hıyânet-i Vataniye Kânunu”nu 1921 senesinde meriyyete koymuş.

 

İstiklâl Harbi’nin galebe çalması için şart olduğunu anladığından dolayı T.B.M.M.;

  • 3 Sayılı Kânun ile henüz devleti bile teşkil etmeden evvel
  • 2 Sayılı “Hıyânet-i Vataniye Kânunu”nu meriyyete koymuş.

 

2 Sayılı bu Kânun ile T.B.M.M.;

  • Büyük Millet Meclisinin meşruiyetine isyânı mutazamın kavlen veya fiilen veya tahriren muhalefet veya ifsâdatta bulunan kesan (herkesi), haini vatan addedmiş.
  • Vâiz ve hitâbet sûretiyle alenen tahrikât ve teşvikât sebebiyle maddei fesât meydana çıkaran muharrik ve müşevvikleri de idam etmiş.

 

Bugüne kadar yazdıkları kitaplar, yüksek lisans ve doktora tezleri ile;

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’u bir derece terfi etdiren 152 Sayılı Kânunu inkâr eden muharrik ve müşevviklerin de

T.B.M.M.’nin meşruiyetine isyân etdiğinde hiç şüphe yokdur.

  *  *  *  

İhbâr Ediyorum

10 sene mütemadiyen devâm eden Birinci Cihân Harbinde,

Vatan toprağını canları ile süsleyip kanları ile sulayıp da

Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ

Yedi düvele galebe çalan Türk Milleti,

Türkiye Cumhuriyeti’ni;

1920 senesinde 1 Sayılı Kânun ile “Kânun Devleti” olarak teşkil etdi.

 

ATATÜRK döneminde olsa idi şâyet,

152 Sayılı mersum Kânunu inkâr, ifsâd ve ihlâl edenler hiç şüphe yok ki;

2 Sayılı Hıyânet-i Vataniye Kânunu mucibince derhâl “vatan hâini” ilân edilirler idi.

 

Hıyânet-i Vataniye Kânununu Turgut ÖZAL denen adam 1991 senesinde ilga etdi de…

 

Türkiye Cumhuriyeti bugün de hâlâ “Kânun Devleti” ise şâyet,

İlk vazifesi Cumhuriyeti korumak olan Cumhuriyet Savcılarına buradan ihbâr ediyorum;

  • Kimi doktor, kimi profesör, kimi bilmem ne sözde târihci entel-dantel yazar-çizer güruhu hakkında

Ve

  • Vazifeye başladığı ilk gün “Cumhuriyete doğruluk ve muhabbetle hizmet ve kânunlara itaat edeceğine nâmusu üzerine asker andı içdiği” hâlde; 152 Sayılı Kânunu 102 seneden beri inkâr, ifsâd ve ihlâl eden kurmayından, öğretmeninden sözde târihcisinden her cins subay ve astsubay güruhu hakkında

Ve dahi

  • 1921 sene ve 152 Sayılı Kânunu 1922 senesinden beri,

Vecihi HÜRKUŞ hakkında tatbik etmeyen Millî Savunma Bakanları hakkında

Hemen soruşturma başlatsınlar!

  *  *  *  

Dünyânın En Yalancı Subayları  Mı Bizde?

31 Mart, 27 Mayıs, 12 Eylül!

En son olarak da 15 Temmuz! Yaşadık ve gördük!

Darbecisi, çaşıtı, vatan hâini var da!

Yalancısı mı yok?

 

Dünyânın en çok doğru olmayan söylemlere sahip

Millî Savunma Bakanları,

Genelkurmay Başkanları,

Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları

Belki de memleketimiz Türkiye’dedir.

Bu makâmları işgal eden subayların ve kimisi emekli subay olan bakanların söyledikleri yanlışların sâdece bir kısmını

Cumhurbaşkanlığı Makâmına Açık Dilekce isimli makâlemiz ile

13 Aralık 2019 Cuma günü bu yalancı subayların ve Bakanların yüzüne vurduk!

Fakat

Bu yanlış bilgi sahibi subay ve bakanlardan hiçbirisinin gıkı çıkmadı…

Eh, ne de olsa sükût ikrârdan gelir, değil mi?

Dürüst, namuslu subaylarımız elbetde müstesnadır.

Fakat

Bu askerî kurumlara komutanlık eden

Ve dahi

Kendilerini Türk Milletinin ayrıcalıklı öz evladı gibi gören beyaz subaylarımız,

Târihimiz konusunda yanlış bilgi vermekde beis görmüyorlar.

Söylediklerinin, yazdıklarının; Kelâmullâh gibi hiç düşünülmeden doğru olarak kabul edilmesine de pek alışıkdırlar. Yanlışlarının ortaya döküldüğünü anladıkları anda ise şirinlik maskeleri hemen düşer. Bambaşka bir çehre ile ortaya çıkıverirler.

Devletin arşivlerindeki tozlu raflarda bekleyen doğrulara dâir belgeleri vatandaşa vermemek için bu subaylardan kimisi de her türlü nezâketsizliği yaparlar.

Osmanlı (Kara) Ordusunda bir zamânlar mevcut ve müstahdem olmuş “küçük zâbit” isimli asker sınıfı hakkındaki doğruları anlamak isdeyen Eski Tüfek için de vaziyet aynen böyle oldu. Piyasada bulabildiğim her kitabı satın aldım. Makâleleri okudum. Üniversite kütüphânelerinden yayınlanmamış tezleri topladım. Tedârik edip de okuduğum her yerde 06 Ekim 1909 târihli (Dersaâdet) Küçük Zâbit Mektebi ve Küçük Zâbit İbtidaî Mektebi Nizâmnâmesi karşıma çıkıyor idi.

Ancak ne tuhafdır ki;

Okuduğum kaynakların hiçbirinde bu Nizâmnâmenin tam sûreti yok idi. Bu sebepden dolayı; “küçük zâbit” asker sınıfının askerî ve hukûkî durumunu tam olarak anlayamadım. Çünkü hepsi birbirinin tıpkı basımı olan bu mehâzlarda “küçük zâbit” asker sınıfının “astsubay” asker sınıfı olduğunu yazıyorlar idi.

Fakat “küçük zâbit” sınıfını hiç kimse tam olarak açıklayamıyor idi. Hepsinde bir bit yeniği var idi.

Bir örnek verelim;

Kara Kuvvetleri Komutanlığının 2009 senesinde neşretdiği Astsubay Okulları Tarihi isimli kitap.

Bu kitabın beşinci sayfasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı şöyle diyor idi;

  • “Başbakanlık Arşivindeki 23 Eylül 1325 (06 Ekim 1909) târihli belgeye göre ordunun modern usullerle yetiştirilmiş “astsubaylarla” ihtiyacını sağlamak ve tamamlamak üzere iki “sistemin” kurulması planlanmıştır.”
1909 (Dersaâdet) Küçük Zâbit Mektebi ve Küçük Zâbit İbtidaî Mektebi Nizâmnâmesi, sayfa-5.

Astsubay Okulları Tarihi-2009, sayfa-5

 

1909 Küçük Zâbit Nizâmnâmesini tedârik etmek konusunda karşıma çıkan zorlukların aynısı

Kara Kuvvetleri Komutanlığının 2009 senesinde neşretdiği Astsubay Okulları Tarihi isimli kitabın tedârikinde de karşıma dikildi.

Kara Kuvvetleri Komutanlığı bu kitabı 2009 senesinde yayınlamış fakat piyasaya vermemiş. Basılan, fakat yayılmayan kitap olur mu Allah aşkına?

Derleme Kütüphânelerinin” birincisi olan Millî Kütüphâneye 2016 senesinde gidip bakdım, orada da yok!

Aynı günlerden bir gün, bu kitabı hazırlayıp yayınlayan EDOK Okullar Komutanlığı kütüphânesini aradım. Telefonuma bir üsteğmen cevap verdi. Kütüphhânede bu kitap var mı diye sordum. O üsteğmen evet, kütüphânemizde bu kitap var dedi. Peki, dedim, ben emekli astsubayım! Kütüphâneye gelip bu kitabı okuyabilir miyim diye sordum. Hayır, okuyamazsınız, çünkü bu kütüphâne kendi personelimize hizmet veriyor dedi. Emekli astsubay olarak ben de personel sayılırım dedim.

Fakat; kendisini, devletin kütüphânesinin sâhibi olduğunu zanneden bu üsteğmen, talebimi kesin bir ifâde ile reddeddi.

 

Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde basılan veya çoğaltılan her türlü eser,

2527 ve 6279 Sayılı Kânunlar kapsamında derlenir.

Kitabı yayınlanan kurumun Millî Eğitim Bakanlığına teslim etdiği her kitabın 5 nüshası;

Derleme Kütüphânesi” olarak bilinen Ankara, İstanbul ve İzmir’deki 5 kütüphâneye birer adet teslim edilir.(2527/Md.8).

 

Astsubay Okullar Tarihi-2009

Astsubay Okulları Tarihi-2009

2009 senesinde neşretdiği yalan ve iftirâlar ile dolu bu kitabı Kara Kuvvetleri Komutanlığının;

  • Derleme kütüphânelerine teslim etmemek sûreti ile 2527 Sayı ve 02 Temmuz 1934 târihli Basma Yazı Ve Resimleri Derleme Kânununu ve
  • Basılı eserlerin milletin bilgi ve yararına sunulmasını engellemek sûreti ile de; 6279 Sayı ve 22 Şubat 2012 târihli Çoğaltılmış Fikir ve Sanat Eserlerini Derleme Kânununu,

İhlâl etdiğini gördüm.

 

 

Varoluş sebebi Devleti ve Kânunlarını korumak olan Kara Kuvvetleri Komutanı subayın,

Devletin Kânunlarına alenen meydân okuduğunu anladım.

  *  *  *  

Aç Bırak, İtâat Etsin,

Câhil Bırak, Biat Etsin!

Kadim zamânlardan beri;

Devleti yöneten memurundan, siyâsetcisinden, subayından ceberrut idârecilerin

Vatandaşı kandırdığını,

Vatandaşın da kandırılmaya pek teşne olduğunu gören Aziz NESİN,

Memleketin bu manzara-i umumiyesini şu hârika veciz ile özetledi;

 

 

Hem Osmanlı hem de Cumhuriyet dönemi Ordularının,

Her dâim imtiyâzlı sınıfı olan zabitân heyeti de;

Kendilerinden farklı gördükleri “ast” asker sınıflarını kolay idâre etmek için

Hem açlık hem de cehâlet ile terbiye etdiler.

 

Her dâim imtiyâzı elinde tutan subay sınıfı hâriç olmak üzere;

Ast” asker sınıflarını “ ve câhil bırakma” konusunda

Vaziyet, Ordumuzda bugün dahi aynı şekilde cârîdir.

 

İnsanlar, layık olduğu şekilde idâre edilir, değil mi?

  *  *  *  

Teşekkür Ediyorum

Yeri gelmiş iken üç teşekkür borcumu daha

Sekiz sene sonra da olsa, bugün burada sâhiplerine teslim etmeliyim!

Gene o günlerde TEMAD Genel Merkezine gitmiş idim. Emekli astsubayların özlük haklarını iyileşdirmek için yeni bir hareket başlatmak üzere Emekli Hava Astsubayı Levent ULUCAN ile görüşecek idim. Levent Bey ile ayaküsdü hasbıhâl eder iken, sınıf arkadaşı Muhterem TAŞKALE bizi gördü ve çok nâzik bir uslûp ile makâm odasına dâvet etdi.

Hem nâzik dâveti ve misâfirperverliği ve hem de çok keyifli sohbetleri için Levent ULUCAN ve TEMAD Çankaya İlçe Başkanımız, isimi ile müsemma Muhterem TAŞKALE’ye teşekkür ediyor ve saygılarımı gönderiyorum.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

TEMAD Çankaya İlçe Başkanımız Emekli Hava Astsubayı, isimi ile müsemmâ, Muhterem TAŞKALE ile makâm odasında sohbet eder iken,

Makâlelerimizden bizi tanıyan TEMAD Genel Başkan Yardımcısı Cevat N. KILINÇDEMİR ile tanışdık.

Tevâzu timsâli ve müstesnâ bir şahsiyet olan Cevat Bey de Emekli Kara Astsubayıdır. Kısa bir hasbıhâlden sonra sohbetimiz döndü dolandı ve astsubay târihi üzerine odaklandı.

Sohbetimiz devâm eder iken;

Kara piyâde güççük zâbit başçavuş Emin ÇÖL’ün

Çanakkale-Sina Savaşları; Bir Erin Anıları” isimli kitabını Cevat Başkan, çantasından çıkardı ve “bu kitap sana daha çok yakışır” diyerek hemen oracıkda bana verdi. Kendisine teşekkür eder iken vehleten aklıma geliverdi… Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın 2009 senesinde yayınladığı ve piyasadan tedârik edemediğim kitap konusunu kendisine anlatınca,

Cevat Başkan, bana şöyle dedi;

– Kaç adet isdiyorsun, Şükrü Bey? Söylemen yeter?

  • İki adet, Başkanım dedim.

Aradan bir hafta geçdi geçmedi; posdacı, ev adresimize kalın, sarı bir zarf getirdi. Kıymetli Başkan Cevat N. KILINÇDEMİR’in gönderdiği bu zarfın içinden, hiçbir yerde bulamadığım o kitapdan iki adet çıkdı…

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Bu vesile ile;

Küçük zâbit sınıfını araşdırmamı engellemek için önümde duvar olan subaylara inat

Verdiği kitaplar ile zihnimi aydınlatdığı için

Ve dahi

2016 senesinde hediye etdiği birisi eski(!), ikisi yeni üç kitap için

Emekli Kara Astsubay Cevat N. KILINÇDEMİR’e teşekkür ediyor

Ve esenlik dileklerim ile birlikde kendisine hörmetlerimi gönderiyorum.

  *  *  *  

Yok Vallah!  Olsa, Dükkân Senin!

2009 senesinde yazıp yayımlamadığı kitaptaki bu cümlesi ile Kara Kuvvetleri Komutanlığı;

  • Osmanlı Devletinin (Kara) Ordusunda 1909 senesi itibârı ile “astsubay” isimli bir asker sınıfının mevcut olduğunu ikrâr, tasdik ve beyân ediyor idi.

Astsubay” kelimesinin Osmanlı-Türk askerî hukukuna 5802 Sayılı Astsubay Kânunu ile 1951 senesinde dâhil edildiğini gâyet iyi biliyor idim. Fakat isimi “küçük zâbit” olan 1909 Nizâmnâmesi’nde “astsubay” kelimesinden söz edilmesini aklım bir türlü almıyor idi. 1909 senesinde hazırlanan ve isimi “küçük zâbit” olan bu Nizâmnâme’de “astsubay” kelimesinin mevcut olduğunu söyleyen bu cümleyi görünce kitaptaki bu bilginin doğru olduğundan cidden şüphe etmeye başladım. Bu vaziyetde yapabileceğim bir tek iş var idi; 1909 Nizâmnâmesini bulmak ve asıl sûretinde “astsubay” kelimesinin mevcut olup olmadığını kendi gözlerim ile görmek!

1909 Nizâmnâmesinin eski yazı sûretini TBMM arşivinde buldum. Fakat yeni yazı sûretini bir türlü bulamadım. Kızılay’daki tercüme bürolarını arşınladım günlerce. Bir sayfalık eski yazıyı bir avuç paraya tercüme ediyorlar idi. Yeni yazı sûretini bulup anlamadan “kara küçük zâbit” asker sınıfını anlamanın da imkânı yok idi. Yeni yazı sûretini temin edebilmek için Başbakanlık, Millî Savunma Bakanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığına müracaat etdim. Başbakanlık ve Millî Savunma Bakanlığı bana hiç yardım etmedi. Devleti temsil eden bu kurumlardaki yardımseverlikden ve görev sorumluluğundan uzak subaylar ve memurlar devletin arşivinde bekleyen bilginin önünde aşılmaz birer duvar oldular.

1909 Küçük Zâbit Mektebi Nizâmnâmesinin Türkce sûretini almak için evvelâ Millî Savunma Bakanlığına dilekce gönderdim. 1600655813 Sayı ve 21 Aralık 2016 târihli BİMER dilekceme sâdece dokuz gün içinde jet hızı ile, 30 Aralık 2016 târihinde verdiği cevabında;

Talep etdiğim 1909 Küçük Zâbit Mektebi Nizâmnâmesi’nin Bakanlık arşivinde mevcut olmadığını söylemekden Millî Savunma Bakanı Fikri IŞIK zerre hicâp duymadı…

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Millî Savunma Bakanlığına gönderdiğim 1700015530 Sayı 04 Ocak 2017 târihli ikinci CİMER dilekcem ile;

Bugün “astsubay” olarak bildiğimiz asker sınıfının târihindeki önemli bir boşluğu doldurmak maksadı ile

1909 Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebi Nizâmnâmesi’ni benim ödeyeceğim ücret mukabilinde geç de olsa Türkceye tercüme etmesini talep etdim.

Bu haklı talebime Millî Savunma Bakanı Fikri IŞIK şu cevabı verdi;

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Millî Savunma Bakanlığınında sürü ile her dilden tercüme yapabilen görevli mütercimler var, biliyorum. Devletin her birine avuç dolusu maaş ödediği bu mütercimlerden birisi, yarım günlük mesaisinde talep etdiğim Nizâmnâmeyi eski yazıdan yeni yazıya pekâlâ tercüme edebilir idi. Fakat etdirmediler.

Bu hakikât bir yana…

Bu cevâbı bana gönderen bu utanmaz subay;

Gerçek kişinin elindeki” dediği “belgenin”, hukûken Millî Savunma Bakanlığının “elinde olması gereken belge” olduğunun bile farkında değil! Yazıklar olsun sana, Albay İ.G.K.

  *  *  *  

Tedârik Edemedim,

Tercüme Etdirdim!

Millî Savunma Bakanlığından temin edemeyince,

Kara Kuvvetleri Komutanlığına 16 Şubat 2017 târihinde 1700231222 Sayılı CİMER dilekcemi gönderdim. Ve 1909 Küçük Zâbit Nizâmnâmesini talep etdim.

Kara Kuvvetleri Komutanlığı 15 gün içinde cevap vermesi gerekiyor idi fakat cevap vermedi.

Küçük zâbit asker sınıfı hakkında talep etdiğim belgeleri Millî Savunma Bakanı bana göndermediği

Ve dahi

Kara Kuvvetleri Komutanlığı da gönderdiğim dilekceye miâdında cevap vermediği için

Başka çârem kalmadığından dolayı,

1909 Nizâmnâmesini 2017 senesinde kendi param tercüme etdirmeye mecbur kaldım.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

1909 Dersâadet Piyâde Küçük Zâbit Nizâmnâmesi Türkce Tercümesi

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

1909 Dersâadet Piyâde Küçük Zâbit Nizâmnâmesi Osmanlıca sûreti

 

Ankara’daki Majestic Tercüme Bürosuna yapdırdığım 19 sayfalık Osmanlıca-Türkce tercüme için;

15 Şubat 2017 Çarşamba günü emekli maaşımdan 450 lira gönderdim.

O târihdeki dolar döviz kuru hatırladığım kadarı ile 3 lira idi.

Bu makâleyi okuduğunuz 21 Nisan 2024 Pazar günü ise 35 lira civârında…

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

1909 Dersâdet (Kara) Piyâde Küçük Zâbit Nizâmnâmesini;

  • 15 Nisan 2017 târihinde kendi param ile tercüme etdirdim ve okudum,
  • Bu Nizâmnâmenin asıl sûretinde “astsubay” kelimesinin mevcut olmadığını kendi gözlerim ile gördüm,
  • Osmanlı (Kara) Ordusundaki “küçük zâbit” asker sınıfının aslını-kökünü nihâyet anladım,

Ve böylece

  • Osmanlı (Kara) Ordusundaki “küçük zâbit” asker sınıfının Cumhuriyet Ordusundaki “kara astsubay” sınıfı olmadığını kesin olarak anladım.

 

30 Aralık 2016 târihinde gönderdiği ve hemen yukarıda görülen cevâbında Millî Savunma Bakanı Fikri IŞIK,

1909 Nizâmnâmesinin Bakanlık arşivinde mevcut olmadığını beyân etmiş idi.

16 Şubat 2017 târihinde gönderdiğim 1700231222 Sayılı CİMER dilekceme ise

Kara Kuvvetleri Komutanlığı 10 Nisan 2017 târihinde cevap gönderdi.

15 günde göndermesi gereken cevabı,

54 gün sonra da olsa gönderen Kara Kuvvetleri Komutanlığının zarfında 1909 Nizâmnâmesinin yeni yazı tam sûreti var idi.

Demek ki Millî Savunma Bakanı Fikri IŞIK bana hakikâti söylememiş.

Yazıklar olsun, sana Fikri IŞIK.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

2017 senesinde benim için en az beş pazar parası demek olan 450 lirayı emekli maaşımdan ödedikden sonra da olsa,

1909 Küçük Zâbit Nizâmnâmesinin yeni yazı tam sûretini gönderen;

  • Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki ÇOLAK’a

          Ve

  • Kurmay Başkanı Tümgeneral Gürsel ÖZTÜRK’e teşekkür ediyor ve saygılarımı gönderiyorum.

  *  *  *  

İsbatlamak Gene Eski Tüfek’e Farz Oldu!

Osmanlı ve Türk (Kara) Ordusunda bir zamanlar mevcut olmuş

Ve “küçük zâbit” isimi ile bilinen asker sınıfının günümüz deyimi ile “erbaş” olduğunu

Asubay Tefrikası-14 isimli makâlemizde bıldır isbatlamış idik!

Bu makâlemizi okuyan ortalama zekâlı her vatandaşın anlayabileceği bu hakikâti,

Ne yazık ki bugün hâlâ anlayamayan insanlarımız var…

Bu insanlarımızın da anlamasını temin etmek gâyesi ile

Küçük zâbit” Vecihi HÜRKUŞ’un;

Astsubay” olmadığını anlatmak

Ve dahi

Subay” olduğunu,

O insanlarımızın da anlayabileceği kelimeler ile

Türkiye târihinde ilk defâ olmak üzere isbatlamak gene Eski Tüfek’e farz oldu!

  *  *  *  

Biri Mahlûk, Diğeri Eşref-i Mahlûk!

İkisi arasındaki tek alâmet-i fârika nedir, sizce?

Akıl…

Birinde insiyâk var, akıl yok!

Diğerinde ikisi de var!

Ormanlar kıralı aslan, yakalayacağı avın peşinden koşar. Çünkü, insiyâkı böyle emreder!

Tıpkı o vahşi aslan gibi insân da insiyâkı ile hareket edince, işine yarayacak şeylerin peşinden gider.

Meselâ, aklı olan hiç kimse, yarışı kaybedeceğini bildiği beygir üzerine bahis oynamaz!

Çünkü; vahşi, ilkel ve hattâ hayvanî bir insiyâk olsa da insân, iyi olana meyyâldir.

Aklı yokdur; hayvan, hayvandır deyip geçeriz de…

Peki, akıl sâhibi insân, nasıl olur da hayvanlaşabilir?

Damarındaki hayvanî insiyâk ile ağulanan insan,

Şerefi ile sınandığı imtihânda aklı ve gönülü arasında bir tercih ile yüz yüze gelir.

Ve çiğ süt emmiş insân;

Bu imtihânda ne yazık ki aklını inkâr eden bir münkir olur.

Akıldan azâde, o hayvanî tercihi ile de o insan, “eşref” sıfatını zâyi eder.

Ve tıpkı o vahşi hayvan gibi, “mahlûk” mertebesine düşer!

  *  *  *  

Dünyâ Havacılık Târihinde Vecihi HÜRKUŞ

Türk milletinin dünyâya en büyük armağanı…

Dünyâ askerî ve sivil havacılık târihinde saymak ile bitmeyecek kadar çok ilklerin ve başarıların sâhibi…

Amerikan vatandaşı olsa idi şâyet;

Dersaâdetli Vecihi hakkında Holivuud diye bilinen Yeşilçam, gişe rekorları kıran sayısız filim yapar idi.

Hele bir de subay olsa idi… Deme gitsin! İşde o zamân, yazılacak kitaplara kağıt-mürekkep; çekilecek filimlere negatifler yetmez idi…

Al, işde, Vecihi HÜRKUŞ “zâbit”, Türkcesi ile “subay” imiş! Subay Vecihi HÜRKUŞ için bakalım şimdi kimler, ne desdânlar tertip edecek!

Türk Askerî ve sivil havacılık târihimizin bugün de hâlen tartışmasız en önemli şahsiyeti olan

Vecihi (HÜRKUŞ) konusunda da insanoğlu ne yazık ki aklını bir kenara bırakmış!

Olana değil de olmasını arzu etdiğine, gönlünden geçene meyletmiş! Târih, askerlik, kânun kimin umurunda!

Özellikle bâzı astsubay meslekdaşlarımız, Vecihi HÜRKUŞ’un şöhretinden nemalanmaya pek teşne olmuşlar.

Belki de kendi mesleklerinde başaramadıkları arzularını Vecihi HÜRKUŞ üzerinden gerçekledirmeye çalışmışlar.

Kimileri elvân çeşit kitâplar yazmış…

Astsubay” olmadığını bildiği hâlde aklını inkâr etmek ve şerefini ayaklar altına almak bahasına,

Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olduğu yalanına inandırmış kendini…

  *  *  *  

Türk Askerî Târihinde Vecihi HÜRKUŞ

Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “unvânı” ya da asker “sınıfı” konusunda,

Kamuoyunda mevcut olan bilgi kirliliği aslında kendisinin özgeçmişi hakkında da aynı şekilde söz konusu.

 

Eski Tüfek Şükrü IRBIK-2022

İşde, birkaç örnek…

  • Asker sicili, ekseriyet ile iki ayrı rakam kümesi ile terkip edilir. Birincisi; mezuniyet senesini temsil eden 2 ya da 4 rakamı ihtiva eder. İkincisi; diplomaya yazılan mezuniyet sırasını temsil eder. Bu makâlenin müellifi emekli Sâhil Güvenlik astsubayı Şükrü IRBIK’ın mezuniyet diplomasındaki sicili “1982-2085”dir. 1982 rakamı mezuniyet senesini; 208 rakamı telsiz ihtisâsını; 5 rakamı ise telsiz ihtisâsı içindeki mezuniyet sırasını temsil eder.
  • Vecihi HÜRKUŞ hakkında 2014 senesinde gönderdiğim 864837 Sayılı BİMER dilekceme verdiği cevâbında Hava Kuvvetleri Komutanlığı; Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin 1895 senesinde doğduğunu beyân etmiş idi. Rahmetlinin mezar taşına ise doğum senesi olarak 1896 senesini yazmışlar.
  • 2024 senesinde gönderdiğim 2400968637 Sayılı CİMER dilekceme verdiği cevâbında Hava Kuvvetleri Komutanlığı; Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebinden 1912 senesinde mezun olduğuna dâir mezuniyet diplomasının Hava Kuvvetleri Komutanlığı arşivinde mevcut “olmadığını” bildirdi. Peki, mezuniyet diploması olmayan bir askerin, sicil numarası olabilir mi? Elbetde olamaz. Fakat mezuniyet diploması olmayan Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin sicil numarası var mı? Var! Nasıl olmuş? Şöyle… Şu anda her ikisi de doktora öğrencisi olan Tarih uzmanı Dr. Erdal KORKMAZ ve Hava Öğretmen Albay Deniz KURT 2021 senesinde müştereken bir makâle yazmışlar. Bu makâlenin “Giriş” bölümünde bu sözde târihciler; Hava Kuvvetleri Komutanlığı Personel Arşivinde mevcut olan Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin Şahsî Dosya Numarasının: E-1077; Sicil Numarasının ise “1311” olduğunu beyân etmişler.
  • Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin doğum senesi olduğu beyân edilen Milâdî 1895/1896 seneleri, Rûmî takvimde 1311 senesine tekâbül eder. Dersaâdet Küçük Zabit Mektebinden 1912 senesinde mezun olduğuna dâir mezuniyet diplomasının Hava Kuvvetleri Komutanlığı arşivinde mevcut “olmadığı” bilgisinden hareket ederek; Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin sicil numarasının da aslında belli olmadığını kolayca anlıyorum. Rûmî takvime göre doğum senesi olan 1311 rakamını Dr. Erdal KORKMAZ ve Hava Öğretmen Albay Deniz KURT’un; Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin sicil numarası olarak uydurduğunu anlıyorum. Arşivde mezuniyet diploması mevcut olmayan Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin sicil numarası olabilir mi? Elbetde olamaz! Bu suâli kendilerine sormak bu şahısların aklına gelmemiş! Demek ki; Tarih uzmanı olduğunu söyleyen Dr. Erdal KORKMAZ ve doktora öğrencisi Hava Öğretmen Albay Deniz KURT, Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin sicil numarasının “1311” olduğu yalanını neye dayanarak söylemişler?

Yazıklar olsun ikinize de…

  *  *  *  

Vecihi HÜRKUŞ’un “Sınıfı” Ya Da “Unvânı” Nedir?

Şimdi gelelim Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “unvânına” ya da asker “sınıfına”…

Osmanlı (Kara) Ordusunda “küçük zâbit” olarak tesmiye edilen asker sınıfı R.23.07.1325 (M.06 Ekim 1909) târihli Küçük Zâbit Mektebi ve Küçük Zâbit İbtidâî Mektebi Nizâmnâmesi ile 1909 senesinde teşkil edilmiş. Teşkil eden de dönemin Harbiye Nâzırı Gürcü Mahmud Şevket Paşa! Mezbur Nizâmnâmenin Birinci Maddesine göre “küçük zâbit” olarak tesmiye edilen asker sınıfı iki kısımda tefrik olunmuş.

  • Kıdemsiz Küçük zâbit (Alaylı): Müddet-i nizâmiyye-i askeriyye dâhilinde ifâ-i hizmet edenler. Mükellef askerlik hizmetini yaparak tezkere alanlar. Osmanlı (Kara) Ordusunda “küçük zâbit” asker sınıfının teşkil edildiği 1909 senesinde nizâmiyye-i askeriyye (mükellef) askerlik süresi 5 sene idi. Mükellef askerler 1 sene Onbaşı, 2 sene Çavuşlukdan sonra Başçavuşluğa terfi etmişler ve Başçavuş rütbesi ile tezkere alıp terhis edilmişler. “Alaylı” olarak da bilinen bu askerlerden gönüllü olarak tezkere bırakanlar ise “kıdemsiz küçük zâbit” unvânı ile askerliğe devâm etmişler.
  • Kıdemli Küçük Zâbit (Mektebli):  Kıdemli küçük zâbit” kısımı da kendi içinde iki çeşit olarak teşkil edilmiş. Birincisi; İkmâl-i müddet-i nizamiyye (mükellef askerlik)’den sonra fazla hizmete duhûl edenler. Bir başka ifâde ile; mükellef askerlik hizmetini tamamladıkdan sonra gönüllü olarak tezkere bırakıp hizmete devâm edenler. Bunlara “alaylı küçük zâbit” unvânı verilmiş. 1909 senesinde her Ordu merkezinde iki kademeli olarak teşkil edilen Küçük Zâbit ve Küçük Zâbit İptidâî Mekteblerinden mezun olanlara ise “mektebli küçük zâbit” unvânı verilmiş. Küçük Zâbit Mektebi Ortaokul (Rüşdiye) seviyesinde 2 sene tahsil vermiş. Hazırlık (ihzârî) kısmı olan Küçük Zâbit İptidâî Mektebi ise İlkokul seviyesinde 1 ilâ 3 sene tahsil vermiş ve mezunları Küçük Zâbit Mektebine devam etmiş. Ortaokul (Rüşdiye) mezunu olan Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebinde 2 sene tahsil etmiş. 1912 senesinde “mektebli küçük zâbit” unvânı ve “onbaşı” rütbesi ile mezun olmuş.

1909 Nizâmnâmesinin Birinci Maddesinin yukarıda gördüğünüz bu hükümüne göre,

Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin Dersaâdet Piyâde Küçük Zâbit Mektebi 1912 (326) senesi mezunu olduğunu tevsik eden tek belge,

Aşağıda gördüğünüz terhis tezkeresinde yazılan şu bilgidir.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin 31 Aralık 1919 târih ve 334.037 Sayılı Terhis Tezkeresi’nin sûreti

  *  *  

Vecihi Efendinin Künye Defteri Nerede?

Kara (Berrî, Ordu) “Küçük Zâbit” olarak tesmiye edilen asker sınıfı,

Osmanlı Devlet târihinde ilk defâ olmak üzere Nizâmnâmesine tevfikan 1909 senesinde teşkil edilmiş.

Kara (Berrî, Ordu) “Küçük Zâbit” yetiştirmek için ilk “Küçük Zâbit Mektebi” ise

Dersaâdet Küçük Zâbit ve Küçük Zâbit İptidâî Mektebi isimi ile Kağıthâne’deki Kasr-ı Hümâyûn binasında gene 1909 senesinde hizmete açılmış.

 

İki kademeli olarak teşkil edilen Dersaâdet Küçük Zâbit ve Küçük Zâbit İptidâî Mektebine;

  • 18-21 yaşlarındaki gençleri kabul eden ve iki sene tahsil veren Küçük Zâbit Mektebi’ne Rüşdiye (Ortaokul) mezunları kayıt edilmiş.
  • 15-18 yaşlarındaki gençleri kabul eden ve talebenin tahsil durumuna göre 1 ilâ 3 sene tahsil veren Küçük Zâbit İptidâî Mektebine ise İptidâî (İlkokul) mezunları kayıt edilmiş.

Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi Rüşdiye (Ortaokul) mezunu olduğu için iki sene tahsil veren Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebine kayıt yapdırmış.

Vecihi Efendinin Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebine kayıt yapdırdığı 1910 senesinde Osmanlı Devletinde mükellef (mecburî) askerlik yok imiş. Askere celp edilecek vatandaşlar dönemin ihtiyacına göre “kur’a usulü” ile seçiliyor imiş. Mükellef (mecburî) askerlik 1914 senesinde başlamış.

Birinci Dünyâ Harbinin mukadder olduğunu bilen Vecihi Efendi mecbur olmadığı hâlde, Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebine 1910 senesinde “gönüllü” olarak kayıt yapdırmış. Vecihi Efendinin hemen yukarıda gördüğünüz Terhis Tezkeresinde “gönüllü” yazılmasının sebebi de işde, budur.

Terhis Tezkeresinde Rûmî takvime göre 1311 doğumlu olduğu yazılan Vecihi Efendi’nin Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebine kayıt yapdırdığı 1910 senesinde 14 veya 15 yaşında olduğu ortaya çıkıyor.

Peki,

Mektep Nizâmnâmesinin 14’üncü maddesine göre talebe kayıt yaşı 18-21 olduğu hâlde;

  • 14 veya 15 yaşında olan Vecihi Efendi Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebine 1910 senesinde nasıl kayıt yapdırabildi?
  • Vecihi Efendinin yaşı küçük olduğu hâlde mektebe kayıt yapdırabilmesi için Erkânıharbiye Miralayı olan dayısı Kemâl Beyin tavassutu oldu mu?

Târihimizde ilk defâ olmak üzere;

Bugün, bu makâlemizde gördüğünüz bu suâllerin de cevâbı yok!

 

1910-1912 senelerinde Kasr-ı Hümâyûn binasında tâlim taallüm etmiş ve mezun olmuş.

Mondros Mütareke’sini bahâne eden sömürgen İngiliz Devleti İstanbul (Dersaâdet)’u 1919 senesinde işgal edince

Osmanlı Devletinin coğrafî sınırları içinde ve dışında kalan Kara (Berrî, Ordu) “Küçük Zâbit Mektebleri” 1921 senesinde kendiliğinden kapanmış… Kapanan bu mekteblerin resmî evrakları ve şâkirdân (talebe) künye defterleri de Osmanlı Devleti gibi târihde kaybolup gitmiş.

Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin 1912 senesinde neşet etdiği Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebi tâlim-taallüme devâm etdiği 1909-1921 seneleri arasında;

  • 12 senede 12 devre olmak üzere toplam 1.892 mektepli kıdemli küçük zâbit mezun etmiş. (ATASE, No.: 3, Dos. 13, Fih. 1-1a.)

 

İki senelik tahsil veren Dersaâdet (Piyâde) Küçük Zâbit Mektebi’ne kayıdını yapdırdığı 1910 senesinde Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi,

1909 Nizâmnâmesi Madde-13 mucibince Mektep Kumandanlığına aşağıdaki evrakları teslim etmiş;

(1). Tezkere-i Osmaniye (Nüfus Cüzdanı).

(2). Aşı kâğıdı.

(3). Kendisinin henüz askerlik hizmeti ile muvazzaf olmadığına dair köy muhtarı imzâlı bir ilmühaber.

(4). Mektep şahâdetnâmesi (Diploma).

(5). Mektebe müracaat ettiği zamana kadar ne ile meşgul olduğu ve ceza görüp görmediğini gösterir hükûmet-i mahalliyenin hüsnühâl mazbatası. (İyi Hâl Kâğıdı).

 

Sûretini hemen yukarıdaki sayfada gördüğünüz 31 Aralık 1919 târih ve 334.037 Sayılı Terhis Tezkeresinde,

Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin Dersaâdet (Piyâde) Küçük Zâbit Mektebi’ne;

  • 1910 (R.1326) senesinde kayıt yapdırdığı

Ve

  • 1912 (R.1328) senesinde ise neşet etdiği (mezun olduğu) yazılıdır.

 

Bu bilgilere göre aklımız bize burada şu iki suâli soruyor;

  • Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin 1910 senesinde kayıt yapdırdığı Dersaâdet (Piyâde) Küçük Zâbit Mektebi’nin talebe “Künye Defteri” nerede?
  • Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında bunca tezler, kitaplar yazıp ahkâm kesen sözde müellifler Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin kaydını yapdırdığı talebe “Künye Defterinden” niye söz etmezler?

Yukarıda gördüğünüz bu iki suâlin cevâbını bugüne kadar bilemediğimizden dolayı ortaya çıkan iki hakikât şudur;

  • Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin Dersaâdet (Piyâde) Küçük Zâbit Mektebi’ne 1910 senesinde kayıdını yapdırdığı talebe “Künye Defteri” kayıp edilmişdir.
  • İşde bu sebepden dolayıdır ki;

– Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin Dersaâdet (Piyâde) Küçük Zâbit Mektebi safahâtı hakkında bugün, biz hiçbir şey bilemiyoruz.

Bu hakikâti de târihimizde ilk defâ olmak üzere ben Şükrü IRBIK bugün burada fâş eyliyorum…

  *  *  

Târihi Tevsik Eden Kânun

Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin asker sınıfının “küçük zâbit” (Kç. zabit) olduğunu tevsik eden tek kânun ise

1935 sene 2797 Sayılı Kânunun TBMM’de müzâkere edildiği İnikâd-38’de Başvekil İsmet İNÖNÜ’nün beyânıdır.

Bu belgeyi de târihimizde ilk defâ olmak üzere sizler bugün, bu makâlemizde görüyorsunuz.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

1935 sene 2797 Sayılı Kânunun Esbâbı Mucibesi, İnikâd-38’de Başvekil İsmet İNÖNÜ’nün beyânı.

 

 

Yukarıda gördüğünüz 1935 sene ve 2797 Sayılı bu Kânun

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ hakkında çok önemli bir suçu da ihbâr ediyor.

Mezkûr Kânunun  Esbabı Mucibe Lâyihası’nda dönemin Başvekili İsmet İNÖNÜ,

Dersaâdetli Vecihi HÜRKUŞ’un unvânının “Sivil Tayyâre Muallimi” olduğunu beyân etmiş.

Bu beyânı ile Başvekil İsmet İNÖNÜ;

  • TBMM Reisi ve Başkumandan Mustafa Kemâl (Paşa)’in takdirnâme defterinde rütbesini “mülâzımısânî” olarak TBMM’ye arz etdiği Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’un 152 Sayılı Kânun mucibince bir derece terfi ile “mülâzımıevvel” rütbesine terfi etdirilmediğini,
  • 174 ve 281 Sayılı Karârlar ile 152 Sayılı Kânun hükümünü 1922 senesinde Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ hakkında tatbik etmediğini itirâf ediyor.
  • Başvekili İsmet İNÖNÜ’nün 1935 senesinde TBMM’deki bu itirafı aslında kendi hakkında fâş eylediği suç ihbârıdır. Bu suç ihbârını da târihimizde ilk defâ olmak üzere bu makâlemizde okuyorsunuz.

     *  *  

Târihi Tevsik Eden Tavsır

Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebi 1912 senesi mezunu olduğunu isbatlayan  resim ise;

Kendisi de Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebi 1912 senesi mezunu olan Nişantaşılı Nurettin (PEKER) Efendinin arşivinde mevcut olan şu biricik resimdir.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Yukarıda gördüğünüz bu tavsırı

Piyâde kıdemli küçük zâbit başçavuş Nişantaşılı Nurettin (PEKER) Efendinin oğlu Orhan PEKER’den 2016 senesinde  ziyâret etdiğim evinde almış idim.

(https://www.emekliassubaylar.org/tarih-ugrusu-bahriyeli-subaylar-1/)

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Tam on buçuk saat boyunca çok keyifli sohbet etdiğim

Ve

Ordu (Kara) Küçük Zâbit sınıfı hakkında ilginç bilgiler öğrendiğim ziyâretin sonunda

Babası Nurettin PEKER’in yazdığı Tüfek Omza isimli kitabını Orhan PEKER bizim için imzâladı.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Piyade Küçük Zâbit Başçavuş Nurettin PEKER, Tüfek Omza. Doğan Kitap, I. Baskı-2009.

  *  *  

Yukarıdaki Terhis Tezkeresinde gördüğünüz üzere,

Dersaâdetli Tayyâreci küçük zâbit Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin Osmanlı (Kara) Ordusundan terhis edildiği 1919 (335) senesindeki;

  • Askerî İhtisâsı: Tayyâreci,
  • Unvânı / Sınıfı: Kıdemli küçük zâbit” (mektepli olduğundan dolayı “kıdemli”),
  • Rütbesi: Kıdemlli başçavuş”dur.

Terhis Tezkeresinde Tayyâreci küçük zâbit Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin rütbesinin “kıdemli başçavuş” olduğunu yazmışlar.

1909 Nizâmnâmesi Madde-2’ye göre “küçük zâbit” rütbeleri şunlar;

  • Onbaşı (bölük emini),
  • Çavuş,
  • Başçavuş.

Bir de numarasız muvakkat bir kânun ile 27 Mart 1917 târihinde teşkil edilen ve harpden sonra lağvedilen “takımbaşı” rütbesi var ki, bu rütbenin Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi ile hiçbir ilgisi yokdur.

Bu bilgilerden hareket ile;

Tayyâreci müstafî küçük zâbit Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin rütbesinin “kıdemli başçavuş” olduğu hakkında Terhis Tezkeresindeki bu bilginin 1909 Dersaâdet Küçük Zâbit Nizâmnâmesine aykırı olduğu ortaya çıkıyor.

152 Sayılı meşhur Kânunun müzâkere edildiği İnikâd-75’de,

13 Ekim 1921 Salı günü,

Dönemin Müdafaai Milliye Vekili Refet (BELE) Paşanın da beyân etdiği üzere

Kara küçük zâbit sınıfının rütbeleri şöyle idi;

  • Onbaşı,
  • Çavuş,
  • Başçavuş

Terhis Tezkeresindeki rütbesinin önünde “kıdemli” ibâresinin mevcut olması Vecihi Efendinin mektep neşetli olduğunu ayırt etmek için “kıdemli küçük zâbit” unvânına atfen yazıldığını zannediyorum.

  *  *  

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ

Türk milletinin Türk Ordusuna en büyük armağanı…

Osmanlı (Kara) Ordusunda 1912-1919 seneleri arasında “küçük zâbit” unvânı ile  sâdece 7 sene görev yapmış.

  • Evvelân piyâde “küçük zâbit”,
  • Sâniyen tayyâre makinist “küçük zâbit”,
  • Sâlisen tayyâreci “küçük zâbit” ve
  • Nihâyetinde de sivil tayyâreci (pilot) olmuş.

Hem uçak kullanan tayyâreci olmuş.

Hem de kullanır iken bozulan o tayyâreyi tâmir eden makinist olmuş.

Her tayyâreci tayyâre uçurur da…

Uçurduğu tayyâreyi tâmir eden tayyâreci (pilot) dünyâda duyulmuş, görülmüş değil…

Aynı zamânda; kendi tayyâresini kendisi yapan ilk Türk vatandaşı.

10 sene devâm eden

  • Balkan Harbi,
  • Birinci Cihân Harbi ve
  • İstiklâl Harbinin üçüne de iştirâk etmiş.

Başka da harp yok!

Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış gibi 10 sene boyunca hudutdan hudata atılmış!

Balkan Harbi’nde Piyâde olmuş!

Birinci Cihân Harbi ve İstiklâl Harbinde ise hem makinist hem de tayyâreci olmuş.

Uçak kazalarında ölüm oranının pek yüksek olduğu dönemde,

Zâbitlerimiz havacı olmamak için ocak-bucak kaçar iken

Dersaâdetli Vecihi Efendi, korkmadan gitmiş ve gönüllü havacı olmuş.

Piyâde sınıfından hava sınıfına nakil isdemiş.

Uçurduğu tayyârenin yere çakılması neticesinde defâlarca ağır yaralanmış. Her seferinde Azrail’e çelme takmış!

Garp cephesinde uçurduğu tayyâre yere çakılınca müstevli Yonan’ın elinden kıl payı kaçıp kurtulmuş.

Fakat Şark Cephesinde Ruslara esir düşmüş! Zehirli yılanları ile meşhur; bir tutam otun bile olmadığı Nargin Adasındaki esir kampına nefyedilmiş. Muhteşem şiiri Han Duvarları’nda Deli Ozan’ın, hudutdan huduta atılan Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış için dediği gibi; “sağ inenin ölü çıkdığı” bu esir kampından kaçmayı da başarmış. Haritaya bir bakın, Allah aşkına! Hazar Denizinin vasatındaki Nargin Adası nerede, İstanbul nerede? Doğudaki Nargin Adası’ndan firâr etmiş, ikibin kilometreyi bir buçuk ay içinde piyâde yürüyerek Batıdaki İstanbul’a gelmiş. Türk Milletini esir etmek isdeyen sömürgen devletlere karşı İstiklâl Harbine bırakdığı yerden devâm etmiş.

Dünyânın en akıllı fakat aynı zamânda en namussuz devlet adamlarının idâre etdiği İngiltere’nin

Besleyip cepheye sürdüğü Yonan’a karşı harp etdiğimiz Sakarya Meydân Muharebesi’nde;

Türk Ordusunun icrâ etdiği 40 uçuşun 24’ünü Sivil Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi yapmış.

Yunan Ordusu’ndan ele geçirdiği arızalı tayyâreyi tâmir etmiş. I.İnönü Meydân Muharebesinde Yonan Cephesi üzerinde yapdığı keşif uçuşunda gahpe Yonan askerlerinin kaçmaya başladığını ilk gören Türk olmuş. Geri dönüp vaziyeti Garp Cephesi Kumandanı Miralay İsmet (İNÖNÜ) Efendiye bildirmiş. I.İnönü Zaferinden sonra Miralay İsmet, Mirlivalığa terfi etmiş. Dersaâdetli Sivil Tayyâreci Vecihi Efendi de TBMM’nin verdiği birinci takdirnâme ile “küçük zâbit” asker sınıfınının “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” asker sınıfının “mülâzimsânî” rütbesine terfi etmiş. Bu bilgiyi de târihimizde ilk defâ olarak sizler, bugün bu makâlemizde okuyorsunuz.

Emekli olmak için 1960 senesinde Millî Müdafaa Vekâleti (Millî Savunma Bakanlığı)‘ne verdiği dilekcesinde 18 sene fevkalâde harp zammı aldığını beyân etmiş.

Kırmızı şeritli İstiklâl Madalyası,

1912-1919 senelerindeki bir târihde “küçük zâbit“ (erbaş) sınıfından “zâbit“ (subay) sınıfına terfi,

Zâbit sınıfında ise 1922 senesinde mülâzım-ısânî rütbesinden mülâzım-ı evvel rütbesine terfi,

TBMM’nin iki takdirnâme verdiği TEK kişi…

Emekli olmak için 1960 senesinde Millî Müdafaa Vekâleti (Millî Savunma Bakanlığı)‘ne verdiği

Ve dahi

Sizlerin de aşağıda sûretini gördüğünüz dilekcesinde TBMM’nin iki takdirnâme verdiğini beyân etmiş.

 

 

Yapdığım tetkikde ben de Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiye TBMM’nin iki takdirnâme verdiğini tesbit etdim.

Demek ki TBMM’nin üç takdirnâme verdiği tek kişinin Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi olduğu hakkında bugüne kadar ortalıkda uçurulan haber de yalan imiş.

 

 

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Vecihi HÜRKUŞ’un emekli olmak için 05 Nisan 1960 târihinde Millî Müdafaa Vekâleti (Millî Savunma Bakanlığı)‘ne verdiği “Emeklilik Hakkım H.” Özlü dilekcesinin sûreti.

 

Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olduğu yalanını söyleyip

Bu ahlâksız yalan üzerinden kendilerine şan, şöhret devşiren utanmaz münkirler,

Vecihi HÜRKUŞ’un âhir ömrünün son deminde kuru ekmeğe muhtaç  edildiğini

Ve dahi

Vicdânlı üç beş vatandaşdan başka cenâzesine kimsenin gitmediğini de inkâr ederler.

  *  *  

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’a En Büyük Vefâsızlık!

Unvânını” ve “rütbesini” bile doğru dürüst yazmayı beceremeyen gerzek târihcilerin gadri bir yana,

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’a en büyük vefâsızlığı ise emrinde çalışdığı zâbitler yapmış…

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’a yapılan bu vefâsızlığın belgesini okuyunca

Gecenin sabaha döndüğü seher vakdinde;

Yazmak için zihnimde fır fır dönen deli kelimeler boğazımda düğümleniverdi…

 

Hava Astsubay Kıdemli Başçavuş Hızır Türkkan DEMİRKAZIK;

Vecihi HÜRKUŞ hakkında yüksek lisans tezi yazmış.

2017 senesinde yazdığı bu tezinin 109’uncu sayfasının altındaki dipnot 384’de

Tez sâhibi Hızır Türkkan DEMİRKAZIK şöyle demiş;

 Sayfa-109, dipnot-384: 

(…)

“Ayrıca Vecihi Hürkuş’un şahsi dosyasında bulunan 25.11.196? tarihinde MSB’lığına vermiş olduğu bir dilekçesinde “…nihayet bu hizmetlerin takdirlerinden doğan 3 adet BMM takdirnamesine tek muharip olarak mazhariyet vakıalarının Hava K.K.lığı özlük dosyasında mevcut olmayışı veya bulunamayışı üzülecek bir mevzudur.” demektedir. Bkz. Hv.K.K.lığı Personel Arşivi Şahsi Dosya No.: E-1077.”

 

DEMİRKAZIK’ın nakletdiği bir cümlelik bu bilgiden anlıyorum ki;

Vecihi HÜRKUŞ 1967 veya 1969 senesinde Millî Savunma Bakanlığına dilekce vermiş. (Dilekceden söz eden DEMİRKAZIK, tezindeki târih bilgisinin senesini “196?” şeklinde yazmış.)

Ve şahsî dosyasında olması gereken TBMM’nin tevdi etdiği takdirnâmelerin sûretini talep etmiş.

Yapdığı tetkik neticesinde Millî Savunma Bakanlığı;

Bu takdirnâmelere dâir Vecihi HÜRKUŞ’un şahsî dosyasında hiçbir belge bulamadığını itirâf etmiş!

Dünyâ havacılık târihinde bugün bile hâlâ çok önemli bir yere sâhip olan Vecihi HÜRKUŞ’a bundan daha büyük bir vefâsızlık yapılamaz.

Küçük zâbit” rütbesi ile 1919 senesinde (Kara) Ordudan terhis edilen Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin 1921 senesinde “zâbit” sınıfına “terfien nakil edildiğinden” kendisinin bile haberi olamamış!

Dünyâ târihinde bile böyle bir rezillik olamaz!

Vecihi HÜRKUŞ takdirnâmelerinin sûretini almak için Millî Savunma Bakanlığına dilekce vermekle iktifa etmemiş. Vefatından 4 ay önce bu kez de elinde sûreti mevcut olan birinci TBMM takdirnâmesini, 07 Mart 1969 târihinde notere tasdik etdirmiş.

Fakat

TBMM’nin verdiği İkinci Takdirnâmenin belgesi bu sayfada yok!

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

TVHMD’nin örütbağ sayfasında münteşir yukarıdaki ekran görüntüsünde;

İstanbul 6’ncı Noterinden aldığı 04234 sayılı belgeye göre;

Birinci takdirnâmesinin târihi 01 Ekim (37) 1921. Evrak numarası da 843.

TBMM’nin verdiği bu 124 numaralı birinci takdirnâmedeki bilgiler

Vecihi HÜRKUŞ hakkında bugüne kadar hiç kimsenin bilemediği hakikâtleri ortaya çıkarmaya yetiyor.

Fakat 1969 senesinden beri piyasada olan bu noter belgesindeki muhteşem sırrı bugüne kadar kimse çözememiş!

Yarım asırlık bu sırrın Vecihi HÜRKUŞ’a getirdiklerini

9 numaralı çizelgenin altında fâş eyleyeceğiz.

  *  *  

Türk Askerî Havacılık Târihinde Vecihi HÜRKUŞ

Garpden Şarka,

Şimâlden Cenûba…

Hem karada hem havada Dersaâdetli Vecihi Efendi;

  • Balkan Harbi: 08 Ekim 1912–10 Ağustos 1913
  • Birinci Cihân Harbi: 28 Temmuz 1914–11 Kasım 1918
  • İstiklâl Harbi: 19 Mayıs 1919–11 Ekim 1922

Mondros Mütârekesi: 30 Ekim 1918.

I. Cihân Harbi sonunda Osmanlı Devleti (Devlet-i Ȃliyye) İtilaf Devletleri ile Mondros Mütarekenâmesini imzâlamış. Osmanlı Devleti adına İngiliz muhibi tekâüd bahriye zâbiti ve Bahriye Nâzırı Hüseyin Rauf Bey Yunanistan’a ait Limni adasına gitmiş. Mütarekenâmeyi Mondros Limanı’nda demirli İngiliz zırhlısı Agamemnon’da 30 Ekim 1918 akşamı imzalâmış.

Bu Mütarekenâmenin imzâlanması ile berâber Osmanlı Devleti fiilen ve hukûken sona ermiş.

Mütarekenâme’nin Beşinci Maddesi mucibince;

01 Kasım 1918 sabahından geçerli olmak üzere Osmanlı Devleti ile ATATÜRK’ün “zehirli yılan” sıfatını yakışdırdığı sömürgen Britanya İmparatorluğu arasında nihaî Bırakışma (Armistice) ilân edilmiş. Aynı târihde Osmanlı Devleti (Devlet-i Ȃliyye) yıkılmış. Devlet yok ise Ordu da yokdur. Osmanlı Devleti yıkıldığı için Osmanlı askerî de 01 Kasım 1918 târihinden itibâren terhis edilmiş.

İşde,

Osmanlı Devletinin yıkıldığı,

Türk milletinin kaderinin ne olacağının belli olmadığı,

Dünyâ haritasının yeniden çizildiği böylesi çalkantılı bir dönemde,

Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi Osmanlı (Kara) Ordusunda;

  • 1912-1919 seneleri arasında “küçük zabit” unvânı ile görev yapmış.
  • 1920-1925 seneleri arasında ise “sivil tayyâreci” unvânı ile vatanına hizmet etmiş.

Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin 1925 senesinden sonraki meslekî safahâtı bu makâlemizin konusu değildir.

  *  *  *  

Türk Kamuoyunda Vecihi HÜRKUŞ

Bir zamânlar televizyonda motor yağını tanıtan bir reklam filimi var idi. Bu reklamda, hışım ile kamyonuna binen maço şoför şöyle diyor idi;

Ağzı olan konuşuyor ya!

Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânı” konusunda da vaziyet aynen bu reklam filimindeki gibi tecelli etmiş;

Ağzı olan herkes” konuşmuş!

Vecihi HÜRKUŞ’un “küçük zâbit” ya da “erbaş” olduğunu söyleyen akıllı ve şerefli insanlar müstesna olmak üzere,

Bu konuda konuşanların hepsi de adetâ desdeksiz karavana atışlar yapmışlar!

Bu desdeksiz karavana atışlar neticesinde kimileri tezler yazmış; akademik payâler devşirmiş. Doktor, doçent, prof. filan olmuşlar!

Kimileri de kitaplar yazıp paralar toplamış. Vecihi HÜRKUŞ’un şöhretinden nemâlanan bilgi câhili bu tufeyliler, ne yazık ki devşirdikleri şan, şöhret, paralar ile de yetinmemişler.

Aynı zamânda “astsubay” olduğu yalanını söyledikleri Vecihi HÜRKUŞ’a iftirâ atan müfteri olmuşlar.

Hem de ekmeğini yedikleri devletin kânunlarını inkâr etmişler.

Asker andı içen sözde târihci subay ve astsubaylar da

Nâmusları üzerine içdikleri asker andını inkâr eden münkir olmuşlar.

Peki, kimdir bunlar? İşde, künyeleri…

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

  *  *  

Mümeyyiz Misin? Masalcı Mı?

Yukarıdaki çizelgede gördüğünüz kitapları, tezleri ve haberleri yazan subayların ve astsubayların;

Hiçbir kaynağa atıf yapmadan,

Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olduğunu söylediklerine dikkat buyurunuz.

 

Târih yazanların “kaynak” bulamamak bedbahtlığı konusunda

1924 senesinde söylediği vecizinde ATATÜRK

Yukarıdaki isimlerini gördüğünüz târih “meddâhlarını” ne de güzel târif etmiş, değil mi?

 

Türkçe Divânı‘nın Dîbâce’sinde Fuzûlî şöyle dedi:

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

Hiçbir kaynağa” atıf yapmadan;

Vecihi HÜRKUŞ’un  astsubay” olduğunu yazan bu kitaplar, makâleler ve doktora tezleri masal”,

Bu kitapları, makâleleri ve doktora tezlerini yazanlar da olsa olsa, masalcı” olurlar.

  *  *  

 

Tarih Doktoru Davud KAPUCU’ya;

Davud KAPUCU 2019 senesinde yazdığı doktora tezinde Vecihi HÜRKUŞ’un unvânının “astsubay” olduğu yanlışını bilerek veya bilmeyerek savunmuş. Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olduğuna dâir olarak sayfa 229’daki Dipnot-233 ve sayfa 230’daki dipnot- 240’da verdiği bilgiler için Davud KAPUCU; “ÇAKMAK Mareşal Fevzi, Birinci Dünya Savaşı’nda Doğu Cephesi 1935 Yılında Harp Akademisinde Verilen Konferanslar, Genelkurmay Basımevi, Ankara 2005. (Yayına Hazırlayanlar: Dr. Öğ. Alb. Ahmet TETİK, Uzman Sema KİPER, Uzman Ayşe SEVEN, Uzman Y. Serdar DEMİRTAŞ)” isimli kitap, sayfa-234’e atıf yapmış.

Erinmeyip, bu kitabı buldum ve sayfa 234’e bakdım. Sayfa-234’deki dipnot-425’de Vecihi HÜRKUŞ’un unvânının “tayyâreci ve mühendis” olduğu yazıyor. Buradan çıkan netice şudur;

  • Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olduğuna dâir verdiği bu bilgiyi yazdığı doktora tezinde Davud KAPUCU karnından uydurmuş!
  • Üsdelik, bu bilgi için kaynak gösderdiği Fevzi ÇAKMAK’a da iftirâ atmış!

Yazıklar olsun sizlere, Târih Doktoru Davud KAPUCU ve Tez Yöneticisi Prof.Dr. Kenan OLGUN.

  *  *  

 

Yüksek Lisans Tezi Yazan Hava Astsubayı Hızır Türkkan DEMİRKAZIK’a;

 

DEMİRKAZIK’ın yüksek lisans tezi, sayfa 108 ve 109’da yer alan dipnot-383’de 3 ayrı çelişki var;

  Birinci Çelişki;

29 Eylül 1337 (1921) târihli İçtima-83’de TBMM iki ayrı Kânun teklifini müzâkere etmiş;

  1. TBMM Takdirnâmesi İtâsı,
  2. İstiklâl Madalyası İtâsı.

83 Sayılı mezkûr İçtima ile TBMM;

TayyâreciMülâzımısânî Vecihi Efendi (Dersaâdet)” şeklinde söz etdiği “zâbite” birinci takdirnâmeyi tevdi etmiş.

DEMİRKAZIK, tezindeki dipnot-383’de Mülâzımısânî Vecihi Efendinin “Dersaâdetli” olduğunu yazmamış! Ve bu hatâsı ile birinci tuzağı kendisine gene kendisi kurmuş. Osmanlı-Türk askerî-sivil havacılık târihimizde “Dersaâdetli” olarak bilinen sâdece bir tayyâreci Vecihi Efendi var. Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin hayâtını tezine konu olarak seçen DEMİRKAZIK, ne acıdır ki;

  • Osmanlı-Türk askerî-sivil havacılık târihimizde “Dersaâdetli” tayyâreci olarak bilinen sâdece bir Vecihi Efendinin olduğunu,
  • O Vecihi Efendinin de hepimizin bildiği Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi olduğunu fark edememiş.

 

♦  İkinci Çelişki;

DEMİRKAZIK, 83 numaralı mezbur İçtimaın 51’inci sayfasında Tayyâreci “Mülâzımısânî Vecihi Efendi (Dersaâdet)” şeklinde söz edilen “zâbiti”, TBMM takdirnâmesi verilecek ya da İstiklâl Madalyası verilecek şahıslar listesinden ikisine de dâhil etmemiş. Bir başka ifâde ile DEMİRKAZIK; 83 Sayılı İçtimada TayyâreciMülâzımısânî Vecihi Efendi (Dersaâdet)” şeklinde söz edilen “zâbite” TBMM’nin birinci takdirnâmeyi tevdi etdiğini ıskalamış.

DEMİRKAZIK’ın kendisine kurduğu ikinci tuzak da şu olmuş; yüksek lisans tezini “Vecihi HÜRKUŞ astsubaydır” fikr-i sabiti ile yazmış. Eline geçen belgelerden netice çıkartır iken de kendi kendine kurduğu bu fikr-i sabit tuzağına düşmüş! İçtima-83’de TayyâreciMülâzımı sânî Vecihi Efendi (Dersaâdet)” şeklinde söz edilen “zâbitin”, tezine konu olarak seçdiği Vecihi HÜRKUŞ’un ta kendisi olduğunu bile anlayamamış.

 

♦  Üçüncü Çelişki;

  • Ceride de geçen Vecihi Bey başka birisi olduğu değerlendirilmiştir.” diyerek işin kolayına kaçan

          Ve

  • Konuyu kendi aklınca çözdüğünü zanneden DEMİRKAZIK Hoca, bu tavırı ile aslında bilim adamı olmadığını kendisi fâş etmiş!

Peki, DEMİRKAZIK Hocam;

Ceride de geçen Vecihi Beyin başka birisi olduğunu değerlendirdin” de…

  • TBMM’nin 29 Eylül 1337 (1921) târihli İçtimaında birinci takdirnâmeyi tevdi etdiği Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi nerede?
  • “Başka birisi” olduğunu değerlendirdiğini söylediğin öteki Vecihi Bey kimdir? Künyesi nedir?

DEMİRKAZIK, tezinin 125’inci sayfasında şöyle demiş;

“(…) Vecihi Hürkuş hakkında çok tartışılan “Bu dönemde subay statüsünde görev yaptı mı?” sorusuna 25.11.196? tarihli MSB’ye vermiş olduğu dilekçesinde şöyle cevap vermektedir:456

“…Hizmet sıfatım sivil tayyâreci idi, savaş hizmetlerimin mükâfatı olarak maaşım o tarihte Hava Kuvvetlerinin en yüksek maaşı olan 150 TL’ye iblağ edilmiş ve vazife olarak Deniz ve Hava Okullarının Başmuallimliği uhdeme verilmişti. Resmi kıyafetimde yüzbaşı rütbesi idi. Bu resmi kıyafetin müeyyidesi olarak ekte bir resim sunuyorum. Bu fotoğraf 1923 senesinde Hava Kuvvetlerimizin ilk hava seyahati hatırası olarak çekilen fotoğraftır ve Yeşilköy’e inişten sonra filomuza tahsis edilen otelde alınmıştır. Ortada şapkası elinde olan şahıs bu filonun kumandanı Vecihi’dir.”

456 Hv.K.K.lığı Personel Arşivi Şahsi Dosya No.: E-1077.

“Bu dönemde subay statüsünde görev yaptı mı?” şeklindeki çok isabetli soruyu tetkik etmek yerine DEMİRKAZIK hoca,

Vecihi HÜRKUŞ’un verdiği cevabı yeterli bulmak gafletine düşmüş!

Bu suâlin cevabını bilim adamı vicdânı ve aklı ile tetkik etse idi şâyet;

Vecihi HÜRKUŞ’un “subay” olduğunu Türk kamuoyu ilk kez DEMİRKAZIK’ın bu tezinden öğrenecek idi!..

 

Bilimin düşmânı taassup,

Bilim adamının düşmânı ise peşin hükümdür.

Taassup ve peşin hüküm ile

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’un hayâtını yazmaya tevessül eden DEMİRKAZIK Hoca,

Kendi içinde beslediği taassup ve peşin hükümün mahpûsu olmuş!

 

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “zâbit” olduğunu anlaması için

Allah, DEMİRKAZIK Hocanın önüne 2017 senesinde işde, böyle peşpeşe altın fırsatlar koymuş!

Fakat DEMİRKAZIK Hoca bu altın fırsataların üçünü de hebâ etmiş!

Vecihi HÜRKUŞ’un hayâtı”nı tezine konu olarak seçen

Fakat

Allah’ın gör, ya kulum! İşde, Vecihi zâbit! diyerek önüne çıkardığı altın kıymetindeki fırsatları cömertce isrâf eden

Hızır Türkkan DEMİRKAZIK’ın içine yuvarlandığı bu umarsız durumu târif edecek bir veciz bulmaya çalışır iken

Aldanma Câhilin Kuru Lafına isimli şiirindeki ŞATIROĞLU Ȃşık Veysel‘in

Şu harika sözü geliverdi aklıma;

 “Câhil; okur, amma âlim olamaz!” 

  *  *  

Hava Kuvvetleri Komutanı ve Başa Göre Tarak!

Kıymetli meslekdaşımız Adnan Fuat ÖZDEMİR 28 Kasım 2023 Salı günü

Astsubay İnisiyatifi Fesbuk sayfasında bir haber paylaşdı.

Adnan Beyin paylaşdığı bu haberden öğreniyoruz ki;

Kıymetli meslekdaşımız İbrahim KOLDAMCA Hava Kuvvetleri Komutanlığına CİMER vasıtası ile dilekce göndermiş.

2307485203 Sayılı CİMER dilekcesinde İbrahim Bey, Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânını” Hava Kuvvetleri Komutanlığına sormuş.

Hava Kuvvetleri Komutanlığı da Vecihi HÜRKUŞ’un unvânın “küçük zabit” (astsubay) olduğunu bildirmiş.

 

Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânı” hakkında İbrahim KOLDAMCA’nın 2023 senesinde Hava Kuvvetleri Komutanlığına gönderdiği 2307485203 Sayılı CİMER dilekcesinin ekran görüntüsü. (https://www.facebook.com/groups/971790859512955/).

  1. Başvurunuza yönelik yapılan inceleme neticesinde, Vecihi Hürkuş’un askerlik safahatına ilişkin tespit edilen bilgiler aşağıda sunulmuştur.
  2. Vecihi Hürkuş, 1895 yılında İstanbul’da doğmuştur. 1910 yılında Küçük Zabit Mektebi’ne girmiş ve 1912’de mezun olmuştur. 12 Ağustos 1912’de Küçük Zabit (Astsubay) olarak göreve başlamış ve Balkan Harbi’nde gönüllü olarak Bolu Alayı Gerede Taburu 2’nci Bölüğü’ne katılmıştır.
  3. 22 Mart 1925 tarihinde istifa ederek Hava Kuvvetlerinden ayrılmış, Ankara’da Türk Hava Kurumunda sivil pilot olarak hizmet vermeye devam etmiştir.

* Başvurunuz HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI tarafından cevaplanmış olup cevap içeriğine ilişkin hukuki sorumluluk cevap veren kuruma aittir. CİMER’in işleyişine dair tüm bilgiler için tıklayınız.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Emekli Astsubay Adnan Fuat ÖZDEMİR’in 28 Kasım 2023 Salı günü Astsubay İnisiyatifi Fesbuk sayfasında paylaşdığı haberin ekran görüntüsü.

 

Kıymetli meslekdaşımız  Adnan Fuat ÖZDEMİR’ın Astsubay İnisiyatifi Fesbuk sayfasında paylaşdığı

Ve

Kıymetli meslekdaşımız İbrahim KOLDAMCA’ya ait bu dilekceyi görünce,

Ben Şükrü IRBIK pek şaşırdım!

Çünkü Hava Kuvvetleri Komutanlığı burada başa göre tarak vurmuş;

  • 2014 senesinde bana gönderdiği cevabında Vecihi Efendi “küçük zâbit” demiş idi.
  • 2023 senesinde İbrahim KOLDAMCA’ya gönderdiği ve yukarıda gördüğünüz cevapda ise Vecihi Efendi’nin “astsubay” olduğunu beyân etmiş.

Hava Kuvvetleri Komutanlığının pek ülfet etdiği bu eyyamcı ve ikili tutumundan sonra

İstanbul Valiliğine aşağıda gördüğünüz CİMER dilekcemi gönderdim.

28 Kasım 2023 târihli bu dilekcemde,

Vecihi Efendinin unvânının “astsubay” olamayacağını İstanbul Valisine Kânunları ile izâh ve isbat etdim.

 

İstanbul Vâliliğine gönderdiğim 28 Kasım 2023 târih ve 2307261980 Sayılı CİMER dilekcem.

 

İSTANBUL VȂLİLİĞİNE

                                                                                                     İSTANBUL

28 Kasım 2023

 

KONU: Kadıköy Belediyesinin Rekzetdiği Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi Heykeli Hakkında.

İLGİ: (a) (https://www.facebook.com/groups/971790859512955/?locale=tr_TR) isimli bağlantıda münteşir haber.

(b) (https://www.emekliassubaylar.org/k2-kategoriler/item/3452-asubay-tefrikasi-14) isimli bağlantıda münteşir Asubay Tefrikası-14 isimli makâlemiz.

(c) Rütbe ve Birliklerin Öz Türkce Karşılıkları D.-105. (T.C. Büyük Erkânıharbiye Reisliği X. Şube, Sayı: 41803,  Ankara 16 Şubat 1935. Büyük Erkânıharbiye Matbaası, Ankara-1935.

(ç) 2/2295 Sayı ve 09 Nisan 1935 târihli Karârnâme. (Resmî Gazete Târihi: 22 Nisan 1935, Resmî Gazete Sayısı: 2984). (1934 sene ve 2590 Sayılı Kânunun Üçüncü Maddesine göre).

(d) 2717 Sayı ve 18 Mayıs 1935 târihli Sevkiyât Erât ve Erbaşlarına Verilecek Yevmiyeler Hakkındaki 630 Numaralı Kânunun Birinci Maddesini Değiştiren Kânun. (İnikâd-25, sayfa-117, 118).

(e) 4982 sayı ve 09 Ekim 2003 târihli Bilgi Edinme Hakkı Kânunu.

 

  1. İlgi (a)’da bağlantısı görülen facebook sayfasında İbrahim KOLDAMCA isimli şahıs; “En sonunda Vecihi Hürkuş Anıtına Astsubay yazılıyor” isimli bir haber paylaşdı. Ekran görüntüsü EK’de görülen 28 Kasım 2023 târihli bu haberinde İbrahim KOLDAMCA özet ile şöyle dedi;
  • “Haklı mücadelem  netice verdi . En sonunda “Vecihi Hürkuş Anıtına Astsubay yazılıyor
  • “Her türlü çalışma tamam.
  • “Kadıköy Belediyesi Başkanlığı Heykel traş’la konuştu  şuanda Paris’te olan Heykel traş Türkiye’ye  2024 Mart ayı sonunda geleceğini hem heykelde düzenleme yapacağını ve Astsubay isimini yazılacağını Kadıköy Belediyesi Başkanlığı tarafıma iletti.”
  • “Aynı zamanda İstanbul Valiliğine bu konu için tarafıma randevu arz ettim.”
  • “İstanbul Valiliğimize bu hafta gideceğim.”
  1. Bugüne kadar hatâlı yazılan târihcelerde; Kara pilot “küçük zâbit” Vecihi (HÜRKUŞ) efendinin “astsubay” olduğu beyân ediliyor idi. Gene aynı şekilde, İlgi (a)’da yayımlanan haberde de Vecihi HÜRKUŞ) efendinin “astsubay” olduğu beyân edilmekdedir.
  2. Emekli bir astsubay olarak müstedi ben Şükrü IRBIK; yapdığım mufassal tetkik neticesinde “astsubay” olduğu beyân edien Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin aslında “astsubay” değil fakat “erbaş” olduğunu hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde kânun ile tesbit etdim. Bu tesbitimi de İlgi (b)’de görülen bağlantıda hâlen yayında olan Asubay Tefrikası-12 isimli makâlemde 09 Nisan 2023 târihinde yayımladım.
  3. Küçük zâbit (erbaş)” sınıfı asker ile “astsubay” sınıfı asker, hukukumuzda birbirinden farklı kânunlara göre teşkil edilmiş farklı asker sınıflarıdır. Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “astsubay” olduğuna dâir İlgi (a)’da yer alan bilgi, bu anlamda doğru değildir. Çünkü;
  • 1935 senesinde neşredilen İlgi (c) kitab ile sabit olduğu üzere; ATATÜRK “küçük zâbit” tâbirini bizzat kendisi “erbaş” olarak tebdil etmiş,
  • İlgi (ç)’de görülen 2/2295 Sayılı Karârnâme ve İlgi (d)’de görülen 2717 Sayılı Kânun ile de “küçük zâbit” tâbirini TBMM 1935 senesinde “erbaş” olarak tebdil etmiş.
  1. Netice itibârı ile;

Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “astsubay” olduğuna dâir basın-yayındaki bilgiler yanlışdır; askerî târihimiz ve devletimizin kânunları ile de hiçbir alâkası yokdur.

  1. Kadıköy Belediye Başkanlığının rekzetdiği Vecihi HÜRKUŞ Anıtına bir “unvân” yazılacak ise şâyet, bu unvân, kânunlarımıza uygun olarak sâdece “küçük zâbit” unvânı olabilir.

Bu cümleden olmak üzere;

  • Bu konuda kamuoyunu yanlış bilgilendiren paylaşımlara ve hukukî mesnedi olamayan taleplere itibâr edilmemesini,
  • Neticenin İlgi (e) Kânun muvâcehesinde tarafıma bildirilmesini,

İstanbul Valiliğinden saygılarım ile arz eylerim.29.11.2023. 2307261980.

                                                                                                                             Şükrü IRBIK

 

EK: (https://www.facebook.com/groups/971790859512955/?locale=tr_TR) isimli bağlantıda yayımlanan haber.

 

EK :

EK: ASTSUBAY İNİSİYATİFİ isimli facebook sayfasında yayımlanan haber.

Kaynak: (https://www.facebook.com/groups/971790859512955/?locale=tr_TR)

İndirme Târihi: 28 Kasım 2023.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

   *  *  

İstanbul Vâlisine gönderdiğim dilekceme Kadıköy Belediye Başkanı cevap verdi.

Aşağıda gördüğünüz cevâbında Kadıköy Belediye Başkanı şöyle dedi;

  • Vecihi Hürkuş Anıtı ile ilgili karar, anıtın müellifi olarak Sayın Ersal YAVİ’nin sorumluluğundadır,
  • Kendisinin anıtla ilgili görüş ve kararları ekte sunulan dilekçede tarafınıza sunulmuştur.
 

Cevaplar:

Cevap: KADIKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞI > KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ (05.02.2024 13:41)

Cevap: KADIKÖY BELEDİYE BAŞKANLIĞI > KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ (06.02.2024 16:44)

 

Sayın İlgili,

Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezine yaptığınız başvurunuz incelenmiş olup,

05.05.2013 tarihinde açılışı yapılan “Kadıköy Vecihi Hürkuş Anıtı” ile ilgili karar anıtın müellifi olarak Sayın Ersal Yavi’nin sorumluluğunda olup, ekte sunulan dilekçede kendisinin anıtla ilgili görüş ve kararları tarafınıza sunulmuştur.

Bilgilerinize sunarım

 

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

Kadıköy Belediye Başkanının gönderdiği cevabın Ek’inde;

İstanbul’un Kadıköy İlçesinde rekzedilen Vecihi HÜRKUŞ Anıtı’nın Heykeltraşı Ersal YAVİ’nin imzâlı mektubu var idi.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Subay mahdumu olan Heykeltraş Ersal YAVİ yukarıda gördüğünüz 14 Aralık 2023 târihli mektubunda;

  • Vecihi HÜRKUŞ Anıtı’nın isiminin değişdirilmesine izin vermeyeceğini,

Bir başka ifâde ile anıt isiminin önüne “Astsubay” kelimesini ilâve etmeyeceğini bildirdi.

 

  *  *  

 

Hava Kuvvetleri Komutanlığına 21 Ekim 2014 târihinde ben de bir dilekce göndermiş

Ve

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’un diplomasının sûretini talep etmiş idim.

 

21 Ekim 2014 târih ve 864837 Sayılı BİMER dilekcem.

 

HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞINA

                                                                                                                              ANKARA

 

21 Ekim 2014

 

KONU : Pilot Astsubay Ahmet Vecihi HÜRKUŞ Hakkında.

İLGİ:       (a) http://www.hvkk.tsk.tr/tr/YuzYilHaberDetay.aspx?ID=113&IcerikID=5648 bağlantısında münteşir haber.

(b) 09 Ekim 2003 tarihli ve 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu.

(c) 19 Nisan 2004 tarihli ve 2004/7189 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik.

  1. Türk Hava Kuvvetleri’nin 100’üncü Kuruluş Yıldönümü’nün çeşitli etkinlikler ile kutlandığı İlgi (a)’da mezkûr bağlantı ile basına duyuruldu. Kutlama kapsamında tertip edilen “Hava Kuvvetlerinin 100 Yıllık Tarihinde Astsubaylar Konferansı” halen görevde olan ve emekli havacı astsubayları bir araya getirdi. Konferansda, Türk Hava Kuvvetleri Tarihinde görev yapan Pilot Astsubaylardan da bahsedildi.
  2. Konferansda söz alan Hv.Lv.Kd.Bçvş. M. Mustafa ÖZDEMİR, Pilot Başçavuş Ahmet Vecihi (Hürkuş) ve arkadaşlarının tüm imkansızlıklara rağmen kurtuluş mücadelesi için gösterdikleri insan üstü çabayı anlatan “Türk Hava Kuvvetlerinde Pilot Astsubaylar” konusunu katılımcılara aktardı.
  3. İlgi (a)’da mezkûr bağlantıda Ahmet Vecihi HÜRKUŞ’un Pilot Astsubay olduğu ifade edildiğinden hareketle aşağıda suallerimin cevaplandırılmasını;
  4. Pilot Astsubay Ahmet Vecihi HÜRKUŞ’un mezun olduğu askerî okulların isimleri nelerdir?
  5. Sayın HÜRKUŞ’un mezuniyet diploması Hava Kuvvetleri Komutanlığı arşivinde mevcut mudur? Mevcut ise diplomalarının birer e-suretinin tarafıma gönderilmesini,
  6. Diplomaları yok ise Pilot Astsubay Ahmet Vecihi HÜRKUŞ’un künyesinin (Unvan, rütbe, sicil vb.) tarafıma bildirilmesini İlgi (b,c) mevzuata müsteniden saygılarımla arz ederim. 22.10.2014. 864837.

                                                                                                                                                 Şükrü IRBIK

864837 başvuru numarası ile mesajınız başarı ile iletilmiştir. Göstermiş olduğunuz ilgiye teşekkür ederiz.

 

  *  *  

864837 Sayılı BİMER dilekceme 2014 senesinde gönderdiği cevapda

Hava Kuvvetleri Komutanlığı

Vecihi HÜRKUŞ’un unvânınınküçük zâbit” olduğunu beyân etmiş idi.

 

() Hava Kuvvetleri Komutanlığının 26 Kasım 2014 târih, GENSEK:46008895-5010-161900-14/İltş.Ş. Sayı ve “Şükrü IRBIK’ın BİMER Müracaatı (864837) Hk.” Konulu cevâbî evrağı.

() MY 71-1 (C) Türk Silahlı Kuvvetleri Arşiv Yönergesi.

İlgi (c) Yönerge’de arşiv malzemesinin asıl (orijinal) veya çoğaltılan nüshalarının arşiv dışına çıkartılamaması belirtildiğinden dolayı Vecihi HÜKUŞ’a ait istediğiniz diplomaların tarafınıza gönderilemeyeceği belirtilmiştir.

 

                                                                                                                                     Ahmet ÖZÇETİN

                                                                                                                                     Hava Pilot Kurmay Albay

                                                                                                                                     Genel Sekreter

 

 

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Vecihi HÜRKUŞ 1910 yılında Küçük Zabit Mektebine girmiş ve 1912’de mezun olmuştur.

12 Ağustos 1912 tarihinde “Küçük Zabit” olarak göreve başlamıştır.

  *  *  

Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânı” hakkında Hava Kuvvetleri Komutanlığının

Ben Şükrü IRBIK ve İbrahim KOLDAMCA’ya farklı bilgi vermesi üzerine,

07 Şubat 2024 târihinde Hava Kuvvetleri Komutanlığına bir CİMER dilekcesi daha gönderdim.

Aşağıda gördüğünüz 2400509115 Sayılı bu CİMER dilemcemde;

Vecihi HÜRKUŞ’un 12 Ağustos 1912’de Küçük Zabit (Astsubay) olarak göreve başladığını tevsik eden belgelerin sûretini Hava Kuvvetleri Komutanlığının göndermesini talep etdim.

 

07 Şubat 2024 târih ve 2400509115 Sayılı CİMER dilekcem.

HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞINA

                                                                                                                           ANKARA

07 Şubat 2024

 

Konu: İbrahim KOLDAMCA İsimli Şahısa Ait Olduğu Beyân Edilen 2307485203 Sayılı CİMER Dilekcesi Hakkında.

İlgi: (a) Adnan Fuat ÖZDEMİR’in (https://www.facebook.com/groups/971790859512955/) isimli bağlantıda yayımladığı ve İbrahim KOLDAMCA isimli şahısa ait olduğunu beyân etdiği 2307485203 Sayılı CİMER dilekcesi.

(b)  4982 Sayı ve 09 Ekim 2003 Târihli Bilgi Edinme Hakkı Kânûnu.

  1. Adnan Fuat ÖZDEMİR isimli şahıs 07 Şubat 2024 Çarşamba günü İlgi (a)’da münteşir facebook bağlantısında bir haber yayımladı. İşbu haberin sûreti EK’dedir. Mezkûr haberinde Adnan Fuat ÖZDEMİR; İbrahim KOLDAMCA’ya ait olduğu görülen 2307485203 Sayılı CİMER dilekcesinin metini mevcutdur. Vecihi HÜRKUŞ hakkında bilgileri havi olan ve Hava Kuvvetleri Komutanlığının cevapladığı anlaşılan merkum dilekcenin Birinci Maddesinin;

–      (a) Fıkrasının üçüncü cümlesinde “Vecihi HÜRKUŞ’un 12 Ağustos 1912’de Küçük Zabit (Astsubay) olarak göreve başladığının”,

–      (e) Fıkrasının birinci cümlesinde ise “Vecihi HÜRKUŞ’un 22 Mart 1925 tarihinde istifa ederek Hava Kuvvetlerinden ayrıldığının”,

Beyân edildiği görülmekdedir.

  1. İşbu dilekcemin yukarıda görülen birinci maddesinde verdiğim bilgi ve beyân etdiğim belge muvâcehesinde müstedi ben Şükrü IRBIK’ın iki suâli şunlardır;
  2. Vecihi HÜRKUŞ’un 12 Ağustos 1912’de Küçük Zabit (Astsubay) olarak göreve başladığına dâir belgeler nelerdir? Bu belgelerin birer sûretini,
  3. Vecihi HÜRKUŞ’un 22 Mart 1925 tarihinde istifa ederek Hava Kuvvetlerinden ayrıldığına dâir belgeler nelerdir? Bu belgelerin birer sûretini,

İlgi (b) Kânun kapsamında tarafıma göndermesini Hava Kuvvetleri Komutanlığından saygılarım ile arz eylerim.07.02.2024. 2400509115.

                                                                                                                                   Şükrü IRBIK

 

EK: Adnan Fuat ÖZDEMİR isimli şahısın (https://www.facebook.com/groups/971790859512955/) isimli bağlantıda yayımladığı ve İbrahim KOLDAMCA isimli şahısa ait olduğunu beyân etdiği 2307485203 Sayılı CİMER dilekcesinin ekran görüntüsü.

  *  *  

07 Şubat 2024 târihli CİMER dilekceme gönderdiği cevabında Hava Kuvvetleri Komutanlığı;

Vecihi HÜRKUŞ’un Küçük Zabit (Astsubay) olarak göreve başladığına dâir olarak

Komutanlık arşivinde herhangi bir belgenin mevcut olmadığını bildirdi.

 

Hava Kuvvetleri Komutanlığının 29 Şubat 2024 Perşembe gün ve 13:09 saatli cevabı.

(07 Şubat 2024 târih ve 2400509115 Sayılı CİMER dilekceme cevap).

 

Başvuru hareketleri için tıklayınız.

07.02.2024 20:10 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.

12.02.2024 11:53 tarihinde CİMER tarafından MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI (MSB) tarafına sevk edildi.

29.02.2024 13:09 tarihinde HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI > HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI tarafından cevap yazıldı.

Cevaplar:

Cevap: HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI (29.02.2024 13:09)

 

İLGİ: a) 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu.

b) 2004/7189 Karar Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik.

 

İlgi (a) ve (b) mevzuat kapsamında yapmış olduğunuz 07.02.2024 tarihli müracaatınız Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından alınmış ve değerlendirilmek üzere ilgili birime gönderilmiştir.

 

İlgili birim tarafından;

  • Vecihi Hürkuş’un08.1912’de Küçük Zabit (Astsubay) olarak göreve başladığına

Ve

  • Vecihi Hürkuş’un 22.03.1925 tarihinde istifa ederek Hava Kuvvetlerinden ayrıldığına dair belgeye ulaşılamadığı bildirilmiştir.

Bilgilerinize sunulur.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

Beygir sâhibine göre kişner!

 

İbrahim KOLDAMCA’ya 2023 senesinde gönderdiği cevapda

Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olduğu yanlışında ısrar eden Hava Kuvvetleri Komutanı

Şükrü IRBIK’ın 2024 senesinde gönderdiği dilekceyi eline alınca, beti, benzi atdı;

Şeytan görmüş münkir misâli hemen salavât getirdi ve aklı başına geldi.

Vecihi HÜRKUŞ ne imiş peki? “Küçük zâbit

Tamam komutan, şimdi oldu.

  *  *  

Vecihi HÜRKUŞ’un unvânı için sorduğumuz suâl hakkında;

  • Hava Kuvvetleri Komutanlığının Şükrü IRBIK’a 2014 senesinde verdiği bilgi ile
  • İbrahim KOLDAMCA’ya 2023 senesinde verdiği iki farklı bilginin bir tek izâhı olabilir.

Hava Kuvvetleri Komutanlığı;

2023 senesinde İbrahim KOLDAMCA’ya Vecihi HÜRKUŞ’un unvânının “astsubay” olduğu konusunda “yanlış” bilgi verdi.

Bu mühim hususu buraya yazmadan geçmeyelim.

  *  *  *  

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Yukarıda gördüğünüz makâleleri ve kitabı yazan subayların ve astsubayın

Hiçbir kaynağa atıf yapmadan Vecihi HÜRKUŞ’un “yüzbaşı” olduğunu söylediklerine dikkat buyurunuz.

  *  *  

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Yukarıda gördüğünüz dilekceme cevap verenin ve tez yazan subayların

Hiçbir kaynağa atıf yapmadan Vecihi HÜRKUŞ’un “gedikli zâbit” olduğunu söylediklerine dikkat buyurunuz.

 

Hava Kuvvetleri Komutanlığına 01 Aralık 2014 târihinde gönderdiğim 995489 Sayılı BİMER dilekcem ile;

Vecihi HÜRKUŞ’un, istifa ederek Hava Kuvvetlerinden ayrıldığı tarihdeki

Rütbesi” ve “unvânını” bildirmesini talep etmiş idim.

 

HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞINA

                                                                                                                          ANKARA

01 Aralık 2014

KONU : Pilot Astsubay Ahmet Vecihi HÜRKUŞ hakkında.

İLGİ:     (a) 09 Ekim 2003 tarihli ve 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu.

(b) 19 Nisan 2004 tarihli ve 2004/7189 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik.

(c) Hava Kuvvetleri Komutanlığının 26 Kasım 2014 tarih, GENSEK:46008895-5010-161900-14/İltş.Ş. Sayı ve “Şükrü IRBIK’ın BİMER Müracaatı (864837) Hk.” konulu cevâbî yazısı.

  1. İlgi (c) evrak ile tarafıma gönderilen cevabın ikinci sayfasında; A. Vecihi HÜRKUŞ’un 22 Mart 1925 tarihinde Hava Kuvvetlerinden istifa ederek ayrıldığı bildirilmişdir.
  2. A. Vecihi HÜRKUŞ’un, istifa ederek Hava Kuvvetlerinden ayrıldığı tarihdeki “rütbesi/unvanının” bildirilmesini arz ederim.

Saygılarımla 01.12.2014. 995489.

                                                                                                                                            Şükrü IRBIK

 

995489 başvuru numarası ile mesajınız başarı ile iletilmiştir. Göstermiş olduğunuz ilgiye teşekkür ederiz.

 

Hava Kuvvetleri Komutanlığı 12 Aralık 2014 Salı günü gönderdiği cevabında

Vecihi HÜRKUŞ’un unvânının “gedikli zâbit” olduğunu beyân etmiş idi.

 

995489 nolu başvurunuz hakkında.‏

bimerbilgi1@basbakanlik.gov.tr

12/16/2014

To: sukruirbik@hotmail.com

From:  bimerbilgi1@basbakanlik.gov.tr
Sent: Tuesday, December 16, 2014 10:03:50 AM
To: sukruirbik@hotmail.com

 

Sayın ŞÜKRÜ IRBIK ,

Başvuru Numaranız :995489

SAYIN, Şükrü IRBIK Başvurunuzda belirttiğiniz konu ile ilgili olarak Vecihi HÜRKUŞ;

  1. Seferberliğin 31 Aralık 1919’da kaldırılması üzerine 6 senelik hizmeti tamamlayarak Gedikli Zabit olarak terhis edilmiş,
  2. 30 Haziran 1920’de Konya Tayyâre İstasyonunda Sivil Pilot olarak göreve başlamış,
  3. 22 Mart 1925’te istifa ederek Sivil Pilot olarak Hava Kuvvetleri Komutanlığından ayrılmıştır. Bilgilerinize sunulur.

HV.K.K.LIĞI BİMER

 

Hava Kuvvetleri Komutanlığı (BİMER)’in 12 Aralık 2014 Salı gün ve 10:03:50AM saatli e-posdası.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

12 Aralık 2014 Salı günü bana gönderdiği bu cevâbından anlıyorum ki,

Hava Kuvvetleri Komutanlığı;

Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebinden “küçük zâbit” unvânı ile mezun olduğunu dahi bilmiyor.

Yazıklar olsun hepinize…

  *  *  

Anadolu Ajansı Yayınladığı haberde

Vecihi HÜRKUŞ’un unvânın “Gedikli” olduğu yalanını söyledi.

(https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/havacilikta-ilklerin-adami-vecihi-hurkus/1205477)

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Yukarıda gördüğünüz haberi veren Anadolu Ajansının

Hiçbir kaynağa atıf yapmadan Vecihi HÜRKUŞ’un “gedikli” olduğunu yazdığına dikkat buyurunuz.

  *  *  

Yalan, Yılan ve Cengiz TATAR

Vecihi HÜRKUŞ’un “unvân”ı konusunda yalan söyleyen târihciler arasında,

Emekli Hava Kurmay Albay Cengiz TATAR’a husûsî bir fasıl ayırmak icap ediyor.

 

Çünkü, 2018 senesinde yazdığı doktora tezinde;

  • Vecihi HÜRKUŞ’a bugüne kadar en çok sahte “unvân” yakıştıran tek “bilim adamı”, Cengiz TATAR,
  • Vecihi HÜRKUŞ’un “unvân”ının “küçük zâbit” olduğunu söyleyemeyen tek “bilim adamı” da gene Cengiz TATAR.

 

Doğru-yanlış ya da iyi-kötü olduğunu hiç düşünmeden bulduğu her şeyi alıp heybesine doldurana Araplar, “hâtıbu leyl” der. Gece karanlığında odun zannederek Arabın alıp da heybesine koyduklarından bâzıları aslında zehirli engerek yılanıdır. Ve bu engerek yılanı bulduğu ilk fırsatda heybeci Arabı sokar.

Heybeci Arap hâtıbu leylin yapdığı gibi Cengiz TATAR da;

  • Vecihi HÜRKUŞ’a atfetdiği 3 yalan “unvân”ı doktorasına doldurmuş,
  • Bu üç yalanın üçü de yılan olmuş!

Lâkin, tabiât affetmez!

Dünyâda ya da ahiretde; Her yalanın, her cürümün bir ceremesi vardır.

Gece karanlığında odun zannederek alıp da heybesine koyduğu zehirli engerek yılanının  heybeci Arabı sokması gibi;

Vecihi HÜRKUŞ’a atfederek 2018 senesinde doktora tezine koyduğu yalan 3 “unvân” da bugün burada subay Cengiz TATAR’ı sokuyor.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Yukarıda gördüğünüz doktora tezini yazan subay Cengiz TATAR’ın

  • Hiçbir kaynağa atıf yapmadan Vecihi HÜRKUŞ’un “gedikli küçük zâbit” olduğunu söylediğine özellille dikkat buyurunuz.
  • Terhis Tezkeresinde Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânın” “küçük zâbit” olduğu 1919 senesinde beri ayan beyân yazıldığı hâlde; Cengiz TATAR’ın doktora tezinde Vecihi HÜRKUŞ hakkında “küçük zâbit” “unvânını” bir kez dahi olsun kullanmaması ise daha büyük bir kepâzelik olarak bugün karşımızda duruyor.
 

Emekli Hava Kurmay Albay Cengiz TATAR’a;

2018 senesinde yazdığı doktora tezinde Emekli Hava Kurmay Albay Cengiz TATAR,

Hiçbir kaynak gösdermeden Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânının”;

  • Sayfa-52’de “Gedikli zabit” olduğunu söylemiş, yanlış!
  • Sayfa 116 ve 273’de “Gedikli küçük zabit” olduğunu söylemiş, külliyen yanlış!
  • Sayfa 273 ve 400’de ise “Astsubay” olduğunu söylemiş, o da yanlış!

Yakışdırdığı bu “unvânların” sayısına bakıldığında;

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’a bugüne kadar tek seferde en çok “unvân” uydurmayı başaran(!) kişinin Emekli Hava Kurmay Albay Cengiz TATAR olduğu ortaya çıkıyor.

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’a atfetdiği bu “unvânlara” ait rütbe isimlerinden beşini yaz şuraya desek,  yazamaz!

Fakat Cengiz TATAR hiçbirisi Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’a ait olmayan bu üç “unvânı“ uydurmuş!

Okuyup subay olabilirsin! Fakat her şeyi bilmeye mecbur değilsin!

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânının” ne olduğunu bilmeyen Havacı Kurmay Albay Cengiz TATAR;

Havacılık târihimiz konusunda “her şeyi bilen olmaya” tevessül etmiş! Ve ortaya böyle gerçeklerden uzak bir durum çıkarmış!

Vecihi HÜRKUŞ’a yakışdırdığı bu unvânların hepsini böyle bir arada görse,

Herhâlde kendisi de kendine küfür eder idi…

Vecihi HÜRKUŞ’un unvânı hakkında Cengiz TATAR’ın yapdığı vahim hatâyı temizlemek için

Yazdığı 438 sayfalık doktora tezi gibi, tuğla kadar kalın ve yeni bir doktora yazmak gerekecek…

  *  *  

Mensubu olduğu “astsubay” sınıfı hakkında kitâp yazan Hava Astsubayı Salim DİKDURAN

Vecihi HÜRKUŞ’un unvânının “gediki erbaş” olduğu yanlışını söyledi.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Kitabın müellifi Hava Astsubay Salim DİKDURAN’a e-mektup gönderdim.

Belki utanır da bu yalanından vazgeçer diye.

Fakat cevâp vermedi.

  *  *  

Emekli astsubay Şükrü IRBIK yayınladığı makâlesinde

Tayyâreci Vecihi Hürkuş Müzesi Derneği (TVHMD) ise yayınladığı haberde

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’un “erbaş” olduğunu söylediler.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Aşağıda gördüğünüz haberinde TVHMD‘nin

Hiçbir kaynağa atıf yapmadan Vecihi HÜRKUŞ’un “erbaş” olduğunu söylediğine dikkat buyurunuz.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

Örütbağ sayfasında Tayyâreci Vecihi Hürkuş Müzesi Derneği (TVHMD)

Bir doğru, üç yanlış söylemiş;

Doğru-1:

“Vecihi HÜRKUŞ’un Orduda görev yapdığı tarihlerde “astsubay” tanımı yoktu” demiş. Doğru demiş! Çünkü “astsubay” olarak tesmiye edilen asker sınıfı Cumhuriyet dönemi Ordusunda 5802 Sayılı Astsubay Kânunu ile 1951 senesinde teşkil edilmiş.

Yanlış-1:

“Vecihi (Efendi) Beyin Osmanlı Ordusunda “erbaş” olduğunu” söylemiş. Yanlış söylemiş. Çünkü; Osmanlı Ordusunda “erbaş” isimli asker sınıfı mevcut değil imiş. “Erbaş” yerine, “erbaş” sınıfının selefi olan “küçük zâbit” isimli asker sınıfı mevcut imiş. Osmanlı Devleti 30 Ekim 1918 târihinde yıkılmış ve Ordusu terhis edilmiş. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ise 23 Nisan 1920 târihinde teşkil edilmiş. “Erbaş” kelimesini bizzat ATATÜRK 1935 senesinde terkip etmiş. 2/2295 Sayılı Karârnâme ve 2717 Sayılı Kânun ile “küçük zâbit” tâbiri 1935 senesinde “erbaş” olarak tebdil edilmiş. Ve böylece “küçük zâbit” sınıfından “tensiken” “erbaş” isimli asker sınıfı “teşkil” edilmiş. Bu konuyu târihimizde ilk defâ olmak üzere Asubay Tefrikası-12 isimli makâlemiz ile 10 Nisan 2021 târihinde Türk kamuoyuna ilan etdik.

Yanlış-2:

Vecihi (Efendi) Beyin son rütbesinin “kıdemli başçavuş” olduğunu söylemiş! Yanlış söylemiş. Vecihi Beyin terhis tezkeresinde rütbesinin “kıdemli başçavuş” olduğu yazılı. “Küçük zâbit” asker sınıfının son rütbesinin “kıdemli başçavuş” olduğu yanılgısına düşenler 1909 seneli Küçük Zâbit Nizâmnâmesini rüyâsında bile görmeyen câhillerdir. Çünkü; bu Nizâmnâmenin İkinci Maddesine göre “küçük zâbit” isimli asker sınıfının en son rütbesi “başçavuş”dur.

Yanlış-3:

Yukarıdaki ekran görüntüsünde TVHMD; Vecihi’nin Osmanlı (Kara) Ordusundan 31 Aralık “1918” târihinde terhis edildiğini yazmış. Terhis edildiği “sene” bilgisini yanlış yazmış. Çünkü; tayyâreci küçük zâbit başçavuş Vecihi Efendi Osmanlı (Kara) Ordusundan 31 Aralık “1919” târihinde terhis edilmiş. (Bkz.: Vecihi Efendi’nin Terhis Tezkeresi).

Yanlış-4:

Yukarıdaki ekran görüntüsünde TVHMD; Vecihi için “Bey” hitâp sözü kullanmış. Yanlış söylemiş. Çünkü dönem itibârı ile Osmanlı (Kara) Ordusunda;

  • Yüzbaşı dâhil, zâbit heyetine “Efendi” şeklinde,
  • Binbaşı, kaymakam (yarbay) ve miralay (albay) rütbesindeki zâbit heyetine ise “Bey” şeklinde hitâp ediliyor idi.

Bu cümleden olmak üzere;

  • İki senelik talebelik dönemi dâhil olmak üzere Osmanlı (Kara) Ordusunda “küçük zâbit” unvânı ile vazife yapdığı 1910-1919 senelerine yapılan atıflarda Vecihi’ye “Efendi” şeklinde hitap edilmelidir. (Bkz.: TBMMZC, İnikâd-83, 29 Eylül 1921, Perşembe).
  • Sivil pilot olarak vazife yapdığı 1919 senesi sonrası târihe yapılan atıflarda ise Vecihi’ye “Bey” şeklinde hitâp edilmelidir. (Bkz.: TBMMZC, İnikâd-38, 14 Haziran 1935, Cuma). Netice olarak; yukarıdaki ekran görüntüsündeki haberde Vecihi’nin “Bey” değil fakat “Efendi” olduğu yazılmalıdır.

  *  *  *  

Günâhı Yok Da!

Vecihi Efendinin “küçük zâbit” olduğunu söylemenin günâhı yok da!

Ya peki, “astsubay” olduğunu söylemek?

Ali Fahamoğlu Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin Terhis Tezkeresinde;

Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebinden 1912 senesinde piyâde sınıfı “ kıdemli küçük zâbit” unvânı ile mezun edildiği yazıyor.

Her ne kadar Vecihi Efendinin bu mektebden mezun olduğuna dair diploması olmasa da

Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “küçük zâbit” olduğunu söylemenin günâhı yok fakat eksik kalıyor.

Çünkü Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi;

Osmanlı (Kara) Ordusundan 1919 senesinde terhis edildikde sonra

1921 ve 1922 senelerinde iki kere fevkalâde TBMM takdirnâmesi almış.

Böylece Vecihi Efendi;

Küçük zâbit” sınıfından “zâbit” sınıfına terfien intisâb etmiş. 1921 sene ve 174 Sayılı Karâra göre bunda hiç şüphe yok.

Ancak ne var ki;

Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında bugüne kadar yazılan târihcelerin hiçbirinde

İşde, bu iki fevkalâde terfi neticesinde “küçük zâbit” sınıfından “zâbit” sınıfına terfi etdiğinden Allah rızası için hiç kimse söz etmemiş!

Bunları da bugün burada târihimizde ilk defâ olmak üzere, inşallah öğreneceğiz.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

  *  *  *  

Biraz Da Askerlik Bilgisi

Küçük zabit” unvânının “astsubay” olduğu yanlışında ısrar edenler,

Bakınız, aynı zamânda hangi Kânunları ve Anayasayı ihlâl ediyorlar.

(a) 2590 Sayı ve 26 Kasım 1934 Târihli Efendi, Bey, Paşa Gibi Lâkap ve Unvânların Kaldırıldığına Dair Kânun. (2590 Sayılı Kânunun Üçüncü Maddesine müsteniden 09 Nisan 1935 târih ve 2/2295 Sayılı (Heyet-i Vekile) Kararnâme  meriyyete konuldu.)

(b) Rütbe ve Birliklerin Öz Türkce Karşılıkları D.-105. (T.C. Büyük Erkânıharbiye Reisliği X.Şube, Sayı: 41803,  Ankara 16 Şubat 1935. Büyük Erkânıharbiye Matbaası, Ankara-1935. (“Erbaşı” kelimesi türetildi ve Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi “erbaş” olarak Türkceleşdirildi.)

(c) 2/2295 Sayı ve 09 Nisan 1935 Târihli (Heyet-i Vekile) Karârnâme. (Resmî Gazete Târihi: 22 Nisan 1935, Resmî Gazete Sayısı: 2984). (Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi “erbaş” olarak Türkceleşdirildi.)

(ç) 2717 Sayı ve 18 Mayıs 1935 Târihli Sevkiyât Erât ve Erbaşlarına Verilecek Yevmiyeler Hakkındaki 630 Numaralı Kânunun Birinci Maddesini Değiştiren Kânun. (İnikâd-25, sayfa-117, 118). (Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi “erbaş” olarak Türkceleşdirildi.)

(d) 2709 Sayı ve 09 Kasım 1982 Târihli T.C. Anayasası. (2590 Sayı ve 26 Kasım 1934 târihli Kânun koruma altına alındı. Bu hüküm ile dolaylı olarak da 2/2295 Sayı ve 09 Nisan 1935 târihli (Heyet-i Vekile) Karârnâmedeki Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi Türkcesinin “erbaş” olduğu koruma altına alındı.)

(e) 5802 Sayı ve 02 Temmuz 1951 târihli Astsubay Kânunu.

(f)  2771 Sayı ve 10 Haziran 1935 târihli Ordu Dâhilî Hizmet Kânunu, Madde-35. (asker andı).

(g) 211 Sayı ve 04 Ocak 1961 Târihli Türk Silâhlı Kuvvetleri İç Hizmet Kânunu, Md.37. (asker sınıfları ve asker andı).

  *  *  

Târih,

Târih Yanılsaması,

Târih Meddâhları…

Cumhuriyet dönemi asker teşkilâtında “rütbe”, “asker sınıfı” isimleri ve “unvân”ların değişdirilmesine (Türkceleşdirilmesine) dâir ilk faaliyet 1934 senesinde meriyyete konulan 2590 Sayılı İlgi (a) Kânun ile başlamış.

Beş maddelik bu Kânunun Üçüncü  Maddesi ile TBMM mevcut “rütbe”, “asker sınıflarının” isimleri ve “unvân”lar hakkında yeni hükümler tesis etmiş. Mezkûr Madde-3 ile TBMM; Kânundaki lafzı ile “askerî rütbelerin” karşılıklarının tesbit vazifesini de Ȃli Askerî Şûrası karârı ve İcrâ Vekilleri Heyeti (Bakanlar Kurulu)’nin tasdikine tevdi etmiş. Büyük Erkânıharbiye Reisliği 1935 senesinde bu konuyu tavzih eden ve bizzat ATATÜRK’ün tesbit ve tasvip etdiği bir kitap neşretmiş. Dönemin İsmet (İNÖNÜ) Hükûmeti bir ay sonra bir Karârnâme meriyyete koymuş. İlgi (b) kitap ile ATATÜRK’ün bizzat tesbit ve tasdik etdiği yeni “rütbe”,“asker sınıflarının” isimleri ve “unvân”ları aslında İsmet (İNÖNÜ) Hükûmeti 2/2295 Sayılı İlgi (c) Karârnâme ile 1935 senesinde Kânunlaşdırmış.

  1. Bugün itibârı ile askerî idârî ve cezâ Kânunlarımızda hâlen mevcut olan “erbaş” kelimesini İlgi (b) kitabda görüldüğü üzere “erbaşı” şeklinde 1935 senesinde ATATÜRK bizzat türetmiş.
  2. Osmanlıca “küçük zâbit” tâbirini;

a. İlgi (b) kitapda görüldüğü üzere ATATÜRK, 1935 senesinde “erbaş” olarak Türkceleşdirmiş.

b. 2590 Sayılı İlgi (a) Kânun Madde-3 mucibince hazırlanan 2/2295 Sayılı İlgi (c) Karârnâme ile Heyet-i Vekile (İcrâ Vekilleri Heyeti, Bakanlar Kurulu) 1935 senesinde “erbaş” olarak Türkceye tebdil etmiş.

c. 2717 Sayılı İlgi (ç) Kânun ile TBMM 1935 senesinde “erbaş” olarak Türkceye tebdil etmiş. “Küçük zâbit” tâbiri böylece 1935 senesinde askerlik hukukumuzdan silinmiş. Osmanlıca “küçük zâbit” tâbirinin 2717 Sayılı bu Kânun ile “erbaş” olarak değişdirildiğini 10 Nisan 2012 târihinde Asubay Tefrikası-12 isimli makâlesi ile askerî târihimizde ilk ve tek olarak gündeme getiren kişi de bu satırların müellifi emekli astsubay Şükrü IRBIK’dır.

ç. 2590 Sayılı mezkûr Kânunu da TBMM 2709 Sayılı İlgi (d) T.C. Anayasası’nın “İnkılap Kanunlarının Korunması”na atıf yapan Madde-174 ile koruma altına almış. Bir başka ifâde ile; Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi Türkce tercümesinin “erbaş” olduğu, cârî Anayasa Madde-174 ile hâlen koruma altındadır.

  1. Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi Türkce tercümesinin “astsubay” olduğunu söylemek;

a. 1935 senesinde Osmanlıca “küçük zâbit” tâbirini ATATÜRK’ün “erbaş” olarak Türkceleşdirdiğini inkâr etmekdir,

b. 1934 sene ve 2590 Sayılı Kânun, Madde-3’e müsteniden meriyyete konulan 1935 sene ve 2/2295 Sayılı Heyet-i Vekile Karârnâmesini inkâr etmekdir,

c. 1935 sene ve 2717 Sayılı Kânunu inkâr etmekdir, (Bu Kânun, İnikad-25’de söz edilen “Heyet Vekile Karârı”, 2/2295 Sayılı Karârnâmedir.)

ç. 2771 Sayılı İlgi (f) Kânun Madde-35 ve 211 Sayılı İlgi (g) Kânun Madde-37’de tavzih ve tefrik edilen asker sınıflarını inkâr etmek demekdir,

d. Subay ve astsubaylar için; 2771 Sayılı İlgi (f) Kânun Madde-35 ve 211 Sayılı İlgi (g) Kânun Madde-37’ye göre namusu üzerine içdikleri asker andına aykırı hareket etmek demekdir.

e. 1982 sene ve 2709 Sayılı T.C. Anayasa’sının;

Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü’ne atıf yapan Madde-11’e

– “İnkılap Kanunlarının Korunması”na atıf yapan Madde-174’e muhalefet etmekdir.

  1. Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesini 2717 Sayılı İlgi (ç) Kânun ile TBMM 1935 senesinde “erbaş” olarak tebdil etmiş. Bu târihî hâkikât ve askerî hukuk muvâcehesinde;

– 1935 senesinden önceki târihlere yapılan atıflarda Osmanlı ve Türk Ordularında “erbaş” isimli asker sınıfının mevcut ve müstahdem olduğunu beyân etmek, târih biliminde en hafif ifâde ile “anakronizm”dir.

– 1935 senesinden sonraki târihlere yapılan atıflarda Osmanlı ve Türk Ordularında “küçük zâbit” isimli asker sınıfının mevcut ve müstahdem olduğunu beyân etmek, târih biliminde en hafif ifâde ile “anakronizm”dir.

  1. Astsubay” olarak tesmiye edilen asker sınıfı Türk Ordusunda 5802 Sayılı İlgi (e) Kânun ile 1951 senesinde istihdam edilmeye başlanmış. Bu târihî hâkikât ve askerî hukuk muvâcehesinde; 1951 senesinden önceki târihlere yapılan atıflarda Osmanlı ve Türk Ordularında “astsubay” isimli asker sınıfının mevcut ve müstahdem olduğunu beyân etmek, târih biliminde en hafif ifâde ile “anakronizm”dir.
  2. Astsubay” kelimesi ve târifi de 1961 senesinden beri 211 Sayılı İlgi (f) Kânun Madde-3’de mevcuddur.
  3. 2/2295 Sayılı Karârnâme ve 2717 Sayılı Kânun ile askerî hukukumuza 1935 senesinde duhûl eyleyen “erbaş” isimli asker sınıfı da gene 1961 senesinden beri 211 Sayılı Kânun Madde-3’de aynı şekilde mevcuddur.
  4. Târih yazdığını zannederek “küçük zâbit” asker sınıfının “astsubay” asker sınıfı olduğu yalanını söyleyen astsubayından, subayından, profesör unvânlı siviline kadar sözde târihciler ne acıdır ki; “küçük zâbit” olan “erbaş” asker sınıfı ile “astsubay” asker sınıfı arasındaki târihî, askerî ve hukûkî farkı bilmiyor. Bunu da bugün burada, biz tavzih edelim.
 

211 Sayı ve 04 Ocak 1961 târihli Türk Silâhlı Kuvvetleri İç Hizmet Kânunu.

 Madde 3 — Askerler ve rütbeler : 

 1. a) Askerler :

 Er :  İhtiyaçları Devlet tarafından deruhte ve temin olunan rütbesiz askerdir.

 Erbaş :  İhtiyaçları Devlet tarafından deruhte ve temin olunan onbaşı ve çavuş rütbelerini haiz askerdir.

Askerlik Kanununa göre mükellef bulundukları hizmetleri ifadan sonra hususi kanunlara tevfikan muayyen bir hizmet taahhüdü suretiyle Silâhlı Kuvvetlerde vazife gören uzman veya uzatmalı çavuş ve onbaşılar da erbaş sayılır.

 Astsubay: Hususi kanununa (← 1951_5802. IRBIK) göre Silâhlı Kuvvetlere katılan “astsubay astçavuştan” “astsubay kıdemli başçavuşa” kadar rütbeyi haiz olan askerdir.

 Subay: Hususi kanuna göre Silahlı Kuvvetlere intisabeden asteğmenden mareşala (Büyük amirale) kadar rütbeyi haiz olan askerdir.

 

  1. İlgi (b) kitap ile musaddak olduğu üzere; ATATÜRK’ün 1935 senesinde “ast” + “subay” şeklinde bizzat türetip “asubay” olarak son şeklini verdiği “astsubay” kelimesi Türk askerî idârî hukukuna ilk defâ olmak üzere 5802 Sayılı İlgi (e) Kânun ile 1951 senesinde dâhil edilmiş. Bu târihî hâkikât ve askerî hukuk muvâcehesinde; 1951 senesinden önceki târihlere yapılan atıflarda Osmanlı ve Türk Ordularında “astsubay” isimli asker sınıfının mevcut ve müstahdem olduğunu beyân etmek, târih biliminde en hafif ifâde ile “anakronizm”dir. Târih yazımında yanılgı olarak târif edilen “anakronizm” mefhumunun fakültelerin târih bölümü birinci sınıf talebelerine öğretilen ilk konulardan birisi olduğu da zannederim ki her türlü münâkaşadan münezzeh olsa gerekdir.

 

 

İnsanlık târihinde ilk atom bombasını Amerika 1945 senesinde Japonya’da kullanmış.

Vecihi HÜRKUŞ  “astsubaydır” demek;

Yavuz Sultan Selim Hân 1517 Mısır seferinde atom bombası kullandı demek kadar akıl, ahlâk ve târih dışı bir beyândır.

 

 

10. Rütbe” şöyle dursun, “kıdem”in bile son derece önemli olduğu askerlik mesleğinde “astsubay” sınıfına “küçük zâbit” (erbaş) demek affedilir bir hâtâ olamaz. “Astsubay” asker sınıfına “erbaş” demek sûreti ile yukarıda zikretdiğim Kânunları ve Anayasa’yı ihlâl eden gerzeklerden Türk hukuku mutlaka hesâp sormalıdır.

Asker sınıfları arasında yukarıda görülen hukûkî farkı bilmeden “küçük zâbit” olan “erbaş” asker sınıfının “astsubay” asker sınıfı olduğu yalanını söyleyenleri nasıl tesmiye edeceğiz?

Câhil mi, gâfil câhil mi, hâin mi?

Yalancı, müfteri, müsfid mi?

ATATÜRK’ün dediği gibi, târih meddâhı mı?

Ya da hepsini mi diyeceğiz?

  *  *  *  

Târih Bilmeyen Târihciler,

Hukuk Bilmeyen Hukukcular,

Askerlik Bilgisi Çok Eksik Askerler…

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi (Kamutay):

2590 Sayılı Kânunu 1934 senesinde kabul ederek meriyyete koymuş.

Bakanlar Kurulu (Heyet-i Vekile):

2590 Sayılı mezkûr Kânunun Üçüncü Maddesi mucibince;

  • 2/2295 Sayı ve 09 Nisan 1935 târihli Karârnâmeyi meriyyete koymuş
  • Ve bu Karârnâme ile “küçük zâbit” tâbirini “erbaş” olarak “tebdil” etmiş idi.

 

Türkiye Büyük Millet Meclisi (Kamutay):

ATATÜRK’ün teşkil etdiği Cumhuriyetin “İnkilâp Kânunlarından” olan 2590 Sayılı mezkûr Kânunu;

Hem 1961 Anayasası Madde-153 hem de 1982 Anayasası Madde-174 ile muhafaza altına almış idi.

1982 Anayasası Madde-11 ise; “Anayasa hükümlerinin yasama, yürütme ve yargı organlarını, idâre makâmlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları” olduğunu emrediyor idi.

Târih bilmeyen târihciler, hukuk bilmeyen hukukcular ve askerlik bilmeyen askerler…

Fakat

Bu bilgilerin farkında olmayan subayından astsubayından bâzı sözde târihciler;

Küçük zâbit” tâbirinin “astsubay” olduğu yalanını söylemek sûreti ile,

Anayasa suçu işlediklerinin farkında olamayacak kadar aymazlık ve câhillik bataklığına gömülmüşler.

  *  *  *  

Târihden Bir Nefes

Tayyâreci Vecihi Efendinin asker “sınıfı” ya da “unvânı”nın ne olduğunu anlayabilmemiz için,

Dönemin târihi hakkında kısa bilgi vermek faydalı olacak…

Son Yüzyılın Yalanına Son Nokta; Pilot Vecihi HÜRKUŞSubaydır”isimli bu makâlemizin biricik emeli şudur;

Tayyâreci olduğunu biliyoruz da…

Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin asker “sınıfı” ya da “unvânı” nedir?

Konusu itibârı ile bu makâlemiz Vecihi Efendinin Osmanlı (Kara) Ordusunda;

  • 1912-1919 seneleri arasındaki 7 senelik askerlik dönemi ile
  • Terhis edildikden sonra sivil tayyâreci olarak görev yapdığı 1920-1925 senelerini kapsıyor.

Bu sebepden dolayı Vecihi Efendinin “unvânını” öğrenmek için bu dönem içinde mevcut olan askerî mevzuâta ve tâbirâta bir göz atmamız icap ediyor.

II.Meşrutiyet dönemi içinde yer alan bu senelerde Vecihi Efendinin tâbi olduğu bir temel mevzuât var;

  • Vecihi Efendinin mezun olup fiilî göreve başladığında “unvânını” ya da “sınıfını” bildiren 1909 Dersaâdet Küçük Zâbit ve Küçük Zâbit İptidâî Mektebi Nizâmnâmesi. Rüştiye (Ortakokul) mezunu olan Vecihi Efendi 1910 senesinde Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebine girmiş. İki senelik tahsil-taallümden sonra, bu mektebden 1912 senesinde;
  • (Kara) Piyâde “ihtisâsı”,
  • Onbaşı” “rütbesi” ve
  • “Kıdemli küçük zâbit” “unvânı” ile üçüncü devrede mezun edilmiş.

Mezkûr Nizâmnâme Madde-14, Fıkra-7 mucibince Vecihi Efendi 6 sene mecburî hizmet ile mükellef idi;

  • Tayyâreci (pilot) “ihtisâsı”,
  • Başçavuş” “rütbesi” ve
  • Kıdemli küçük zâbit” “unvânı” ile Osmanlı (Kara) Ordusundan 1919 senesinde terhis edilmiş.

Yukarıda verdiğim bilgileri aşağıda gördüğünüz çizelgede şöyle yazabiliriz.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

  *  *  *  

Ne, Nedir?

Osmanlı (Kara) Ordusuna ait “mülâzımısânî” ve “mülâzımıevvel” rütbelerinin Cumhuriyet (Kara) Ordusundaki muâdil rütbelerine gelince.

152 Sayılı mezbur Kânunun müzâkere edildiği İnikâd-75’de

13 Ekim 1921 Salı günü,

Dönemin Müdafaai Milliye Vekili Refet (BELE) Paşa

Zâbit” sınıfının “mülâzim” rütbesinden başladığını beyân etmiş.

 

2/2295 Sayılı Karârnâme ile 1935 senesinde bizzat ATATÜRK,

  • Osmanlıca olan;
  • Zâbit” unvânını “subay”,
  • Küçük zâbit” unvânını “erbaş”,
  • Mülâzım” rütbe isimini “asteğmen”,
  • Mülâzımıevvel” rütbe isimini “teğmen” şeklinde Türkceleşdirmiş.

Tesbit edebildiğim kadarı ile “üsteğmen” rütbesi ise 3436 Sayılı Kânun ile askerî mevzuâta 1938 senesinde dâhil edilmiş.

Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiyi  “zâbit” sınıfının “mülâzımısânî” rütbesinden “mülâzımıevvel” rütbesine terfi etdiren 174 Sayılı Karârın meriyyete konulduğu 1921 senesi Osmanlı (Kara) Ordusunda ise “mülâzımısânî” ve “mülâzımıevvel” rütbeleri mevcut imiş.

Bu bilgiler muvâcehesinde;

  • Mülâzımısânî” rütbesini “asteğmen”,
  • Mülâzımıevvel” rütbesini de 1935 senesinde ATATÜRK’ün yapdığı gibi, “teğmen” şeklinde denkleşdirmek dönemin mevzuâtına uygun görünüyor.

  *  *  *  

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi Efendinin Fevkalâde Terfisi Gasp Edilmiş

Târih Uzmanı olduğunu söyleyen Dr. Erdal KORKMAZ ve FYO mezunu Hava Öğretmen Albay Deniz KURT

2021 senesinde müştereken yazdıkları makâle sayfa-273, EK-1’deki evrağın altına yazdıkları açıklamada;

Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin rütbesinin “kıdemli başçavuş” olduğunu yazmışlar.

Bu bilgiye kaynak olarak da Aynı sayfadaki dipnot-81’e atıf yapmışlar.

Dipnot-81’de ise ATESE arşivinden eski yazı bir evrağı mehâz gösdermişler.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Yukarıda gördüğünüz bu çok dikkat çeken bilgiye göre;

1921 senesinde TBMM’nin tevdi etdiği birinci takdirnâme neticesinde,

Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin mensubu olduğu “küçük zâbit” sınıfının son rütbesi olan “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzimisânî” rütbesine terfi etdirmek yerine,

Vecihi Efendinin tâbi olduğu 1909 Küçük Zâbit Nizâmnâmesinde mevcut olmayan “kıdemli başçavuş” rütbesine terfi etdirildiği ortaya çıkıyor.

Târih Uzmanı olduğunu söyleyen Dr. Erdal KORKMAZ ve Hava Öğretmen Albay Deniz KURT’un da

Ordu (Kara) “küçük zâbit” asker sınıfının son rütbesinin “başçavuş” olduğunu bilmediklerini anlıyorum.

Bu kânunsuz işlemi yapan asker de dönemin Müdafâi Milliye Vekili Kâzım (ÖZALP) oluyor.

Bu tahminin doğru ise şâyet;

Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin bugüne kadar “zâbit” sınıfına terfi etdirilmemesinin sorumlusu da gene Müdafâi Milliye Vekili Kâzım (ÖZALP) oluyor.

Kendisi ile 19 Nisan 2024 Cuma günü telefonda görüşdüm.

TVHMD Yönetim Kurul Başkanı Avukat Bahadır GÜRER bu konuyu tetkik etmeli ve

Kusuru olanlar hakkında gıyabında da olsa hemen davâ açmalıdır.

Bu konuda en mühim olan husus da şudur;

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi bugün derhâl “zâbit” sınıfına terfi etdirilmelidir.

  *  *  *  

Küçük Zâbit Ölmüş!

Takdirnâmeyi Zâbit Almış!

 

İtalyan diplomat ve siyâsetci Gian Galeazzo CİANO şöyle dedi;emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

― “Gâlibiyetin 100 babası vardır; mağlubiyet ise yetimdir.

― “As always, victory finds a hundred fathers and defeat is an orphan.”

06 Eylül 1942

 

The Ciano Diaries: 1939-1943. The Complete, Unabridged Diaries Of Count Galeazzo Ciano, p.521. Italian Minister Of Foreign Affairs.

 

İstiklâl Harbininde mümtaz terfi ve madalyaların tevdi edilmesinde de

Durum aynen böyle olmuş!

 

Gâlibiyetin “100 babası” gene zâbit olmuş,

Cephede en çok ölen er Memed ve küçük zâbit ise “yetim” kalmış.

  *  *  

Uzun ve mufassal bir tetkikin sonunda,

Birinci Dünyâ Harbine iştirak eden devletlerin ordularındaki aynı rakamları mukayese etdim.

Bu mukayese neticesinde,

En düşük subay zayiâtının Osmanlı (Kara) Ordusunda olduğunu hayret ile gördüm!..

Ve dahi

Birinci Dünyâ Harbinde Osmanlı Devletinin topraklarının %95’ni kaybetmesinin sebebini anladım!

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Çeşitli kaynaklardan derlediğim

Ve sizlerin de aşağıdaki şu rakamlardan gördüğünüz üzere

Kara küçük zâbitânı (erbaş) dâhil olmak üzere İstiklâl Harbinde;

Her 1 subayımıza karşılık olarak tam 36,7 erimiz şehid olmuş.

1919’dan 1922’ye kadar 4 sene devâm eden İstiklâl Harbinde yekûn şehid asker sayımız: 32.575.

Bu rakamın asker sınıflarına göre sayısı, yüzdesi ve değişim oranı şöyle;

  • Mükellef er şehid sayısı: 31.713
  • Mükellef er şehid yüzdesi: %97,28
  • Muvazzaf zâbit şehid sayısı: 862 (İhtiyât zâbitânı ve alaylı zâbitân dâhil. IRBIK)
  • Muvazzaf zâbit şehid yüzdesi: %2,72 (İhtiyât zâbitânı ve alaylı zâbitân dâhil. IRBIK)
  • Zâbit / er şehid değişim oranı: 1/36,7
  • Her 1 zâbite karşılık olarak 36,7 er şehid olmuş!

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Başkumandan Mustafa Kemâl Paşa’nın;

Melhâme-i kübra” (kan gölü) olarak tasvir etdiği

Ve dahi

Zâbit muharebesi olmuştur” dediği Sakarya Meydân Muharebesinde;

Namusunu kurtarmak için harb eden Türk zâbit oranına göre

Müstevli Yonan Ordusundan ölen zâbit oranı daha fazla!..

Çok şaşırdınız, değil mi?

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Dersaâdetli Sivil Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi‘ye her iki takdirnâmenin verilmesini

TBMM Reisi ve Başkumandan Mustafa Kemâl bizzat teklif etmiş.

  • TBMM takdirnâmeleri “zâbit” sınıfına verilmiş fakat “küçük zâbit” sınıfına verilmemiş. Meclisde “harbi kazanan “ufak zâbitân” ve efrattır. Kıta kumandanlarına takdir var, efrât ile küçük zâbitâna takdir yok. Rica ederim yapmayınız” diyerek feryâd eden mebusların itirazları neticesiz kalmış. (TBMMZC, İnikâd-75, 13.9.1337, Salı).
  • Benim tesbit edebildiğim kadarı ile TBMM’nin iki takdirnâme ile taltıf etdiği tek “küçük zâbit”, Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendidir.
  • TBMM’nin birinci takdirnâmeyi tevdi etiği 1921 senesinde Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin rütbesi “mülâzimisânî” imiş. İnikâd-83’de TBMM Reisi ve Başkumandan Mustafa Kemâl meclise böyle beyân etmiş. Bu bilgiden; Vecihi Efendinin 1921 senesinden evvelki bir târihde; “küçük zâbit” asker sınıfının son rütbesi olan “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzimisânî” rütbesine “sınıf terfi” etdirildiği anlaşılıyor.
    • Aldığı iki TBMM Ttakdirnâmesi ile Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi, 152 Sayılı Kânunun İkinci Maddesi mucibince; “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzimisânî” rütbesinden, bir üst derece olan “mülâzimievvel” rütbesine “rütbe terfi” etdirilmiş.
    • Fakat bu terfileri dönemin Müdafâi Milliye Vekili Kâzım (ÖZALP);

– Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin Kuva-i Havaiye Müfettişliğinde muhafaza edilen şahsî dosyasındaki siciline işletmemiş,

– Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin bu terfilerinin muhassasâtı (özlük hakları) ve emeklilik haklarını da tahakkuk etdirmemiş.

 

Küçük zâbit”den “zâbit” olur mu diyenlere üç tavsiyem var.

   Birincisi şudur;

1909 Küçük Zâbit Nizâmnâmesi Madde-47’ye göre;

12 sene hizmet etmiş olanlardan imtihanla liyâkatlarını ispatlayanlar “ihtiyât zâbit” (yedek subay) sınıfına nakil ediliyorlar imiş.

Emekli olabilmek için Millî Müdafaa Vekâletine 1960 senesinde verdiği dilekcesinde Dersaâdetli Vecihi Efendi;

  • Tayyâreci olarak iştirâk etdiği Kafkas cephesinde başarılı faaliyetinden dolayı yüksek kumandalarının takdirlerini kazandığını,
  • Türkiye’de hava faaliyetinde ilk düşman tayyâresini düşürdüğünü,
  • İstiklâl Harbinin bütün harekât cephelerinde ilk uçuş vazifelerine başlayan havacı olduğunu beyân etmiş.

Küçük zâbit unvânı ile tayyâreci olarak 1916-1919 senelerinde Osmanlı (Kara) Ordusu’nda yapdığı hizmetlerinden dolayı mezkûr Nizâmnâmenin 47’nci Maddesine göre Dersaâdetli Vecihi Efendi “ihtiyât zâbit” sınıfına niçin nakledilmedi suâlini de târihimizde ilk defâ olmak üzere herhâlde ben Şükrü IRBIK gündem ediyorum!

   İkincisi şudur;

1911-1920 seneleri arasında 12 devre hizmet veren Der-Saadet (Piyâde) Küçük Zâbit Mektebinden 1.892 kıdemli küçük zâbit mezun edilmiş. Bunların kimisi onbaşı rütbesi ile kimisi de doğrudan çavuş rütbesi ile mezun edilmiş. Bu kıdemli küçük zâbitlerin önemli bir miktarı “zâbit” sınıfına terfi etdirilmiş. Bunlardan en bilineni ATATÜRK’ün yanından hiç ayırmadığı yâveri Kılıç Ali’dir.

Kıdemli küçük zâbitlerden kurmaylık tahsiline gönderilen ve general rütbesine kadar terfi etdirilenler bile var. Bunlardan birisi de kıdemli küçük zâbit sınıfından zâbit sınıfına nakil edildikden sonra general rütbesine kadar tefi eden Mustafa SAVAŞKAN’dır.

   Üçüncü tavsiyem ise şudur;

152 Sayılı Kânuna ait İnikâd-75’de Müdafaai Milliye Vekili Refet Paşa’nın 1921 senesinde Meclisde

söylediklerini bir zahmet okusunlar…

 

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

  *  *  *  

Bir Kânun ve Son Nokta; Vecihi Efendi Subaydır.

01 Aralık 2014 târih ve 995489 Sayılı BİMER dilekceme cevap olarak

Hava Kuvvetleri Komutanlığı 26 Kasım 2014 târihli evrağında Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında şu bilgileri verdi.

Ali Fehamoğlu Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi;

  • 1910 senesinde Dersaâdet Küçük Zâbit Mektebine kayıt yapdırmış ve 1912 senesinde mezun olmuş.
  • 12 Ağustos 1912 târihinde Osmanlı Ordusu (Kara)’nda piyâde “küçük zâbit” “unvânı” ve 1909 Nizâmnâmesi Madde-8 mucibince “onbaşı” rütbesi ile göreve başlamış. Erken terfi almamış ise şâyet; Madde-36 mucibince 1913 senesinde “çavuş”, 1915 senesinde “başçavuş” rütbesine terfi etmiş olmalı.
  • 1913 senesinde piyâde sınıfından gönüllü olarak hava sınıfına nakil isdemiş. Evvelâ tayyâre makinist “küçük zâbit” “unvânı”, akabinde tayyâreci (pilot) “küçük zâbit” “unvânı” ile görev yapmış,
  • 1909 Nizâmnâmesi Madde-14 mucibince 6 senelik mecburî hizmetini tamamladığından dolayı 31 Aralık 1919’da seferberliğin kaldırılması ile birlikde Osmanlı Ordusu (Kara)’ndan tayyâreci “kıdemli küçük zâbit” “unvânı” ve “başçavuş” rütbesi ile terhis edilmiş.
  • Terhis edildiği 1919 senesinden 1925 senesine kadar Ordu namına sivil tayyâreci (pilot)unvânı” ile İstiklâl Harbine iştirak etmiş,
  • 22 Mart 1925 târihinde ise Müdafa-i Milliye Vekâletine merbut Kuva-i Havaiye Müfettişliğinden istifa ederek sivil tayyâreciunvânı” ile ayrılmış.

  *  *  

Makâlemizin yukarıdak sayfalarında sizlerin de gördüğü,

26 Kasım 2014 târihli evrağında Hava Kuvvetleri Komutanlığı

Tayyâreci Vecihi Efendinin askerliğe 1912 senesinde “küçük zâbitunvânı ile başlayıp

1919 senesinde gene “küçük zâbit” “unvânı ile terhis edildiğini bildirmiş idi.

Fakat TBMM zabıt tutanaklarında yakın zamanda yapdığım mufassal tetkik neticesinde,

Vecihi HÜRKUŞ hakkında çok dikkat çeken bir Karâr(nâme) tesbit etdim. 1921 Sene ve 174 Sayılı Karâr.

TBMM Reisi ve Başkumandan Mustafa Kemâl (Paşa)’in

Bizzat tezkeresini hazırlayıp 1921 senesinde TBMM’ye arz ve teklif etdiği

174 Sayılı bu Karâr tezkeresine merbut defterde

Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin rütbesinin “mülâzimisâni” olduğu yazılı.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

2017 senesinde yazdığı yüksek lisans tezinin

108 ve 109’uncu sayfalarında yer alan dipnot-383’de Hızır Türkkan DEMİRKAZIK şöyle demiş;

  • “129 kişiye BMM takdirnamesi ve 234 kişiye “İstiklal Madalyası” verilmesi Büyük Millet Meclisinde yapılan 29 Eylül 1921 tarihli oturumda kabul edilmiştir.”
  • “Havacılardan Tayyâreci Yüzbaşı Fâzıl Efendi (İşkodra), Tayyâreci Mülâzimisani Hamdi Efendi (Karahisar), Tayyâre Makinisti İsmail Efendi (Dersaâdet) “TBMM Takdirnamesi”,
  • “Ve Tayyâre Makinisti Eşref Efendi (Adana) de İstiklâl Madalyası almıştır.”
  • “Aynı zamanda zabıt ceridesinde Mülazımısani Vecihi geçmektedir. Vecihi Bey’in rütbesinin dönemin yazışmalarında sivil pilot, tayyâreci, pilot olarak geçtiği değerlendirildiğinde ceride de geçen Vecihi Bey başka birisi olduğu değerlendirilmiştir.”
 

Eski Tüfek Açıklaması:

  1. 29 Eylül 1921 târihli oturum, İnikâd-83’dür. TBMMZC İnikâd-83‘de;

– Hem 127 zâta “TBMM takdirnâmesi” vermek için hazırlanmış tezkerenin

– Hem de 234 zâta “İstiklâl Madalyası” vermek için hazırlanmış tezkerenin tutanakları var.

DEMİRKAZIK, Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi Efendiyi bu iki tezkerenin ikisine de dâhil etmemiş. Bu sebepden dolayı da DEMİRKAZIK, TBMMZC İnikâd-83’deki müzâkereyi kânunlaşdıran 174 Sayılı Karârı ıskalamış. Bu Karârnâme ile TBMM’nin Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiye “Birinci takdirnâmesini” verdiğini de ıskalamış.

  1. DEMİRKAZIK’ın Dipnot 283’de isimlerini zikretdiği zâbitânın tamamı “TBMM Takdirnâmesi” almış. Fakat DEMİRKAZIK, sözünü etdiği dört zâbitândan birisi olan Tayyâre Makinisti Eşref Efendi (Adana)’nin “İstiklâl Madalyası” aldığını söylemiş. Külliyen yanlış ve mesnetsiz bir iddia bu…
  2. 174 Sayılı Karârnâme ile TBMM’nin Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiye 1921 senesinde verdiği “birinci takdirnâme”den DEMİRKAZIK niyeyse hiç söz etmemiş.
  3. Dipnot 283’de DEMİRKAZIK; Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “Dersaâdetli” olduğunu ıskalamış.
  4. İnikâd-83‘de sözü edilen Tayyâreci “mülâzımısânîVecihi Efendi, DEMİRKAZIK gibi câhillerin “astsubay” olduğunu zannedikleri Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin ta kendisidir. Fakat Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi Efendi, DEMİRKAZIK’ın söylediğinin aksine “astsubay” değildir. Zâten askerî havacılık târihimizde “Dersaâdetli Vecihi” olarak bilinen biricik Tayyâreci vardır; O da Vecihi (HÜRKUŞ) Efendidir. Şumnu’lu olan 1899 doğumlu diğer Tayyâreci Vecihinin Soyadı GÖYNÜMER’dir. 28001 sicilli Tayyâreci Osman Vecihi GÖYNÜMER ise 1076 Sayılı Kânuna tevfikan Reisicumhur İsmet İNÖNÜ’nün yüksek tasdiki ile 12 Aralık 1939 târihinde Hava sınıfı İhtiyât Asteğmenliğe terfi etmiş.
  5. İnikâd-83 ile TBMM’nin yapdığı aslında şudur; ilk takdirnâmeyi vermek üzere TBMM’ne arz etdiği teklif tezkeresinde TBMM Reisi ve Başkumandan Mustafa Kemâl (Paşa) Dersaâdetli Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin rütbesinin “mülâzımısânî” olduğunu meclisde tasdik ve beyân etmiş. Fakat İnikâd-83’ü okumadan tez yazan DEMİRKAZIK, Sivil Tayyâreci Vecihi Efendi hakkında TBMM’nin verdiği bu hükümü ıskalamış. Vecihi HÜRKUŞ’un “astsubay” olduğu ön yargısı ile tez yazan DEMİRKAZIK kendi içinde büyütdüğü sabit fikrinde boğulmuş.
  6. “Ceridede geçen “mülâzımısânî” Vecihi Bey başka birisi olduğu değerlendirilmiştir” diyen DEMİRKAZIK, kendi aklınca TBMM ve Başkumandan Mustafa Kemâl (Paşa)’in Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi Efendi hakkında yalan söylediğini imâ ediyor ve TBMM ve Başkumandan Mustafa Kemâl (Paşa)’e iftirâ atıyor. Fakat Dersaâdetli Vecihi Efendinin, İstiklâl Harbine “Sivil Tayyâreci” unvânı ile iştirâk etdiği esnâda TBMM’nin takdirnâme ile taltıf etdiğini DEMİRKAZIK’ın aklı bir türlü almamış.
  7.  Yazdığı tezinde söz etdiğ iki cümlesinde; Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında bu kadar yalan söyleyen DEMİRKAZIK’ın İnikâd-83’ü okumadığı âşikâre görülüyor. Bulduğunu okumadan ve anlamadan târih yazdığını zanneden Hava Astsubayı Hızır Türkkan DEMİRKAZIK’ın bu tezi ile mensubu olduğu astsubay sınıfının târihine verdiği zarârı bugüne kadar herhâlde düşmânlar bile vermemişdir.

  *  *  *  

Takbih Ediyorum!

Hızır Türkkan DEMİRKAZIK,

Hava Kuvvetlerinde “astsubay” “unvânı” ile görev yapar iken,

Günlük mesaisinden nasıl fırsat bulabildi ise, bilim adamlığına soyunmuş!

Ordu (Kara) Pilot Vecihi HÜRKUŞ’un hayatı hakkında 2017 senesinde yüksek lisans tezi yazmış!

Bu yüksek lisans tezi hakkında 06 Nisan 2024 Cumartesi günü kendisine bir e-mektup gönderdim. (hzr077@gmail.com). Ve tezi hakkında suâller tevcih etdim.

Fakat DEMİRKAZIK Hoca bu e-mektubuma cevâp vermedi.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Tezin danışmanı olan emekli karacı subay Prof.Dr. Sayim TÜRKMAN’a da

12 Nisan 2024 Cuma günü bir e-mektup gönderdim. sayimturkman@hotmail.com).

Fakat şâkirdi Hızır Türkkan gibi,

Müstafî karacı subay Sayim Hoca da sukût etdi.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Gönderdiğim e-mektuplarıma cevâp verme nezâketini gösderseler idi şâyet,

Her ikisinden;

Tezin 197’nci sayfasındaki şu Osmanlıca belgenin Türkce tercümesini talep edecek idim.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

 

Üç buçuk satırlık bu belgede Vecihi HÜRKUŞ’dan bahis var idi ve ben de bunu anlamak için,

DEMİRKAZIK ve TÜRKMAN Hocaların cevap vermeye tenezzül etmediği Osmanlı bu belgeyi para ile tercüme etdirmeye mecbur kaldım.

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Evvelâ bilim adamlığına tevessül ederek tez yazıp

Sonra da

Yazdıkları tezi savunacak kadar dahi bilim adamlığından nasibini almamış bu iki şahısı

Buradan en şedit ifâde ile takbih ediyorum.

İkinizi de yazıklar olsun!…

  *  *  *  

Hakikât Er Ya Da Geç Tecelli Eder!

Çünkü; yalanın kendini fâş eylemek gibi bir tıyneti vardır.

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “astsubay” olduğu yalanı da

Bugün, inşallah burada kendini fâş eyleyecek!

152 Sayılı Kânunun bu hükümünden hareket ile bugün,

Askerî târihimizde ilk defâ olmak üzere ortaya çıkan bilgiler şunlar;

  • Müdafa-i Milliye Vekâletine merbut Kuva-i Havaiye Müfettişliğinden terhis edildiği 31 Aralık 1919 târihinden evvel ya da 152 Sayılı Kânunun kabul edildiği 13 Eylül 1921 târihine kadar geçen süre zarfında Sivil Tayyâreci Vecihi Efendi;
    • Küçük zâbit” asker sınıfından “zâbit” asker sınıfının “mülâzimisâni” rütbesine terfi etdirilmiş. Bugünün Millî Savunma Bakanı Yaşar GÜLER’i bu konuyu açıklamaya dâvet ediyorum,
    • Fakat bu “rütbe terfi” emrini Kuva-i Havaiye Müfettişliği Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin siciline işlememiş. Ve bu “rütbe terfiine” dâir belgeyi de Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin E-1077 numaralı künye dosyasına leffetmemiş,
    • 152 Sayılı Kânun, Madde-2 ile 1921 senesinde bir derece “terfi-i rütbe” daha almış.
    • Böylece son rütbesi “zâbit” asker sınıfının “mülâzimievvel” rütbesi olmuş. Fakat bu terfi emrini gene Kuva-i Havaiye Müfettişliği Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin siciline işlememiş. 152 Sayılı Kânun, Madde-2 mucibince bu terfi-i rütbeye dâir belgeyi gene Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin E-1077 numaralı şahsî dosyası (muhassasât)’na leffetmemiş. 
  • Ordudan terhis edildiği 31 Aralık 1919 târihinden önce ya da 152 Sayılı Kânunun kabul edildiği 13 Eylül 1921 târihine kadar geçen süre zarfında Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin “küçük zâbit” asker sınıfının “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” asker sınıfının “mülâzimisâni” rütbesine terfiini

          Ve

  • 152 Sayılı Kânunun ile 1922 senesinde aldığı “ikinci terfi-i rütbeyiKuva-i Havaiye Müfettişliğinin Vecihi Efendinin siciline işlemediğinden

          Ve dahi

  • Her iki terfiye dair belgelerin şahsî dosyasında mevcut olmaması sebebi ile; Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin terhis târihindeki “unvânı” “küçük zâbit” olarak kalmış.
  • Kuva-i Havaiye Müfettişliğinin görevini işde, böyle iki kere savsaklamasından ve 152 Sayılı Kânunu alenen ihlâl ve inkâr etmesinden dolayı da bugüne kadar yazılan târihcelerde Sivil Tayyâreci Vecihi Efendinin unvânı 152 Sayılı Kânuna aykırı olarak “küçük zâbit” olarak yazılmış.
  • 152 Sayılı mezbur Kânunu bulup okumayan târih câhili gerzek subay ve astsubaylar da yazdıkları yazılarda Vecihi HÜRKUŞ Efendinin “unvânını” Kânunsuz olarak“astsubay” şeklinde yazmışlar.
  • 152 Sayılı Sayılı Kânunun meriyyete konulduğu 1921 senesinden beri;

Genelkurmay Başkanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı yapmış kimi emekli subaylar da

Kânunlara itaat edeceğine dâir namusları üzerine içdikleri asker andına uygun hareket etmemişler.

 

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024  *  *  *  

Gâip 205 Kânun

11 Mayıs 1911 Çarşamba günlü Kavânin ve Nizâmâtın Neşir ve İlânı Hakkında Kânûn ile

1876 Teşkilâ-ı Esâsiye Kânunu Madde-30 tâdil edilmiş.

Bu tâdil neticesinde;

Meclislerin vaz edip padişahın irâde buyurduğu kânun ve nizâmâtın mer’i olabilmesi içinCeride-i Resmiyyeye derci” şartı getirilmiş. 

Malûm olduğu üzere;

Meclisin vazetdiği her Kânun Resmî Gazete’de yayınlanır. Çünkü Resmî Gazete’de yayınlanmayan Kânun meriyyete konulamaz.

İstiklâl Harbinin en şedit günlerinin yaşandığı 14 Temmuz 1921-16 Nisan 1923 târihleri arasındaki 641 gün boyunca TBMM 205 Kânun vazetmiş. Numarası 134-338 arasında olan 205 Kânunun vaz edildiği târihlerde 1876 Teşkilât-ı Esâsiye Kânunu hâlâ meriyyetde imiş. Bu 205 Kânunu TBMM, Ceride-i Resmiyyeye derc edememiş. Merkum 205 Kânun, Resmî Gazete külliyâtında bugün bile hâlâ münteşir değil.

Resmî Gazete külliyâtında bugün bile hâlâ mevcut olmayan merkum 205 Kânunu  Cumhurbaşkanliği İdari İşler Başkanlığı Hukuk Ve Mevzuat Genel Müdürlüğü müstakil bir cüz olarak 97 sene sonra, 2020 senesi Aralık yayınladı.

İşde, bu 205 Kânundan birisi; Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiye TBMM’nin takdirnâme verdiği 152 Sayılı Kânun. Bu hakikât bir yana; Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiye 2 takdirnâme vermek için Heyet-i Vekile iki Karâr vaz etmiş. Bu Karârlar da Resmî Gazete külliyâtında bugün bile mevcut değil.

Bu iki Karârın künyesi şöyle;

  • Birinci takdirnâme için vaz edilen ve TBMM’nin İnikâd-83 ile müzâkere etdikden sonra verdiği Karâr. Bu Karâra istinâden Heyet-i Vekile 1921 senesinde 174 Sayılı Karârı vaz etmiş. Bu bilgiden; Birinci TBMM takdirnâmesinin Heyet-i Vekile (Bakanlar Kurulu)’nin 174 Sayılı Karârı ile verildiğini tesbit etdim.
emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

TBMMZC İnikâd-83, 29 Eylül 1921 ve Heyet-i Vekile’nin 1921 Sene ve 174 Sayılı Karârı.

 

  • İkinci takdirnâme için vaz edilen ve TBMM’nin İnikâd-98 ile müzâkere etdikden sonra verdiği Karâr. Bu Karâra istinâden Heyet-i Vekile 1922 senesinde 281 Sayılı Karârı vaz etmiş. Bu bilgiden; İkinci TBMM takdirnâmesinin Heyet-i Vekile (Bakanlar Kurulu)’nin 281 Sayılı Karârı ile verildiğini tesbit etdim.

  *  *  

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

TBMMZC İnikâd-98, 07 Eylül 1922 ve Heyet-i Vekile’nin 1922 Sene ve 281 Sayılı Karârı.

Yukarıda sözünü etdiğim 152 Sayıllı Kânun ile 174 ve 281 Sayılı Heyet-i Vekile Karârları da

Târihimizde ilk defâ olmak üzere bu makâlemiz vesile ile kamuoyu gündemine geliyor.

  *  *  *  

Târih, Târihci Ve Kısmeti

Müsbet bilimin özü olan tabiât, boşluk kabul etmez derler.

Beşerî bilim olan târih de bu konuda müsbet bilime öykünür; ve boşluk kabul etmez!  Bu kuramdan hareket ile; beşerî bilimin özü olan târih biliminin yazımında bir târihcinin dolduramadığı boşluğu er ya da geç bir vakit gelir, başka bir târihci doldurur.

Târih, elde edilen bilgi ve belge kadar yazılır. Bu zâviyeden bakıldığında; târih yazımında târihcinin kısmeti, bulduğu belge ve yazdığı bilgi ile mahdutdur ki, bu durumda târihcinin yapabileceği başka bir şey yokdur. Buraya kadarında târihcinin kısmeti söz konusudur.

Bulduğu bilgiyi yazamayan târihci için ise kısmet değil,

Fakat aslında târihci olmak ya da olmamak söz konusudur.

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “son unvânının” yazılması konusunda

Bu makâleyi okuğunuz güne kadar târih, kendi bildiğini okumuş!

  • Bir zamân olmuş;

Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiyi “küçük zâbit” sınıfından “zabit” sınıfına terf etdiren 152 Sayılı Kânun

İstiklâl Harbinin hengâmesinde gözden kaybolup gitmiş. 13 Eylül 1921 târih ve 152 Sayılı bu Kânun, Resmî Gazete’de yayımlanamayan gâip 205 Kânun kervanına katılmış,

  • Bir zamân olmuş;

Tayyâreci Vecihiyi İstiklâl Harbinde kelle koltukda ölüme gönderen zâbitânın gadrine, hasetine uğramış! TBMM’nin verdiği takdirnâmeler siciline işlenmemiş, şahsî dosyasına konulmamış.

  • Bir zamân olmuş;

İşbilmez târihcilerin elinde 152 Sayılı bu Kânun kıymeti bilinmeden târihin tozlu, karanlık dehlizlerinde hasret ile keşfedilmeyi beklemiş.

Benim tesbit edebildiğim kadarı ile 152 Sayılı bu Kânundan;

  • 48 sene sonra, ilk söz eden belge, Vecihi HÜRKUŞ’un 07 Mart 1969 târihinde Noterden aldığı tasdiknâme. Vefâtından 4 ay önce Noterden aldığı tasdiknâmeden ise bu makâleyi okuduğunuz 21 Nisan 2024 târihe kadar geçen 56 senede hiçbir kimse söz etmemiş.
  • 97 sene sonra, ikinci olarak söz eden belge ise hava astsubayı Hızır Türkkan DEMİRKAZIK’ın Aralık 2017 senesinde yazdığı yüksek lisans tezi. Tezin sâhibi DEMİRKAZIK Hocaya 06 Nisan 2024 târihinde e-mektub gönderdim ve tezindeki yanlışlar konusunda kendisinden bilgi talep etdim. DEMİRKAZIK Hoca sükût, ikrârdandır demeyi tercih etdi.
  • Tezin sâhibi hava astsubayı DEMİRKAZIK Hocadan cevâp alamayınca bu kez de tezin danışmanı emekli kara subay Prof.Dr. Sayim TÜRKMAN’a 12 Nisan 2024 târihinde e-mektup gönderdim. Danışmanı olduğu tezde, talebesi DEMİRKAZIK Hocanın devirdiği çamlar hakkında kendisine zihin açıcı suâller tevcih etdim. Fakat beher hocamız da cevap verme nezâketini gösderemedi. Yazdıkları tezde kaçırdıkları altın fırsatı bu hocalarımız, müellif Şükrü IRBIK’ın telif etdiği bu makâlemizden okumayı tercih etdiler.
  • Astsubay” olduğu yalanını söyleyerek Vecihi HÜRKUŞ’a atdıkları iftirânın hesâbını vermek de her iki emekli asker bilimadamı için şu vakitden sonra mahşer gününe kaldı.

  *  *  *  

Yalan Zâil Oldu!

Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin TBMM Takdirnâmeleri; “sınıf” ve “rütbe” terfileri…

152 Sayı ve 13 Eylül 1921 târihli Kânun, Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında;

  • Üçü “açık”,
  • İkisi de “kapalı” olmak üzere

5 ayrı hüküm tesis etmiş.

 

Mezkûr Kânunun tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında tesis etdiği “açık” üç hüküm şunlar;

  1. TBMM 1921 senesinde Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiye birinci takdirnâmesini tevdi etmiş,
  2. 152 Sayılı Kânunun meclis müzâkeresinde sarahâten izhâr edildiği üzere; TBMM’nin birinci takdirnâmesini tevdi etdiği 13 Eylül 1921 târihinde Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin;
  • İhtisâsı:Tayyâreci
  • Sınıfı / Unvânı: “Zâbit
  • Rütbesi:Mülâzimisânî” imiş.

3. Mezkûr Kânunun İkinci Maddesi mucibince TBMM;

– Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendiyi 152 Sayılı Kânunun İkinci Maddesi mucibince 1922 senesinde “zâbit” sınıfının “mülâzimisânî” rütbesinden, bir üst derecede olan “mülâzimievvel” rütbesine terfi etdirmiş.

 

Yukarıda görülen bu “açık” üç hüküm, Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında aynı zamânda iki de “kapalı” hüküm tesis etmiş.

152 Sayılı mezkûr Kânunun Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında tesis etdiği “kapalı” iki hüküm ise şunlar;

  1. Terhis Tezkeresinde görüldüğü üzere; Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin 1919 senesinde “küçük zâbit” unvânı ile  Osmanlı (Kara) Ordusundan terhis edilmiş. Terhis edildiği 1919 senesindeki rütbesi de “başçavuş” olmalıdır. Çünkü; 1912-1919 seneleri arasındaki 7 senelik vazifesi neticesinde 1909 Küçük Zâbit Nizâmnâmesine göre küçük zâbitânın terfi edebileceği en yüksek rütbe “başçavuş”dur. 174 Sayılı Karârnâme ile TBMM’nin birinci takdirnâmesini tevdi etdiği 13 Eylül 1921 târihinde Sivil Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin rütbesi “mülâzimisânî” olduğuna göre; 13 Eylül 1921 târihinden evvelki herhangi bir târihde Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin “küçük zâbit” sınıfının son rütbesi olan “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzimisânî” rütbesine “terfien sınıf nakli” etdiği kolayca istidlâl edilir.
  2. 13 Eylül 1921 târihinde 174 Sayılı Karârnâme ile  TBMM’nin tevdi etdiği ikinci takdirnâme ile taltıf etdiği Sivil Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ);

– 152 Sayılı Kânunun İkinci Maddesi mucibince “zâbit” sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzimisânî” rütbesinden, bir derece yüksek rütbe olan “mülâzimievvel” rütbesine terfi ettirilmiş.

 

Bugüne kadar yazılan hiçbir târihcede Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin;

    • TBMM’nin birinci takdirnâmeyi tevdi etdiği 1921 senesinden önceki herhangi bir târihde “küçük zâbit” asker sınıfının son rütbesi olan “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzımısânî” rütbesine “terfien sınıf nakli” etdirildiği hakkında tek kelime bahis yokdur.
    • 281 Sayılı Karârnâme ile TBMM’nin 1922 senesinde tevdi etdiği ikinci takdirnâme neticesinde; 152 Sayılı Kânunun İkinci Maddesi mucibince ile de “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzımısânî” rütbesinden, bir üst derece yüksek rütbe olan “mülâzımıevvel” rütbesine terfi etdirildiği hakkında da tek kelime bahis yokdur.

 

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin; 

    • 174 Sayılı Karârnâme ile birinci takdirnâmesini aldığı 13 Eylül 1921 târihinden evvelki herhangi bir târihde “küçük zâbit” asker sınıfının son rütbesi olan “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzımısânî” rütbesine “terfien sınıf nakli” ettirildiğini tesbit ve isbat eden ilk cümle de şu anda bu makâlede okuduğunuz bu cümledir.
    • 152 Sayılı Kânunun İkinci Maddesi mucibince de; “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzımısânî” rütbesinden, bir derece yüksek rütbe olan “mülâzımıevvel” rütbesine “terfi” ettirildiğini tesbit ve isbat eden ilk cümle de gene şu anda bu makâlede okuduğunuz bu cümledir.

  *  *  *  

Hak Tecelli Etdi,

Buz Tutmuş Resmî Yalanlar Eridi…

 

Ankara’ya Öyle Yakışırdı Ki Kar isimli şiirinde Yılmaz ERDOĞAN şöyle dedi;

Ankara’ya öyle yakışırdı ki karemekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Asfaltlar ışıldar,  buz tutardı resmî yalanlar 

Kimse keman çalmazdı belki ama

Çok keman çalınsın balolarında diye yapılmış

Gri, sisli binalar…

 

Vecihi  (HÜRKUŞ)  hakkında

Ağzı olanın bugüne kadar söylediği buz tutmuş resmî yalanlar da

Bugün, burada, bu makâlemizde evvel Allah,

Hakikâtin tahammülfersâ harâretinde eridi, zâil oldu… 

 

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında tetkik edilmesi gereken birinci husus şudur;

  Emeklilik Hakkı… 

1909 Küçük Zâbit  Nizâmnâmesi Madde-48 mucibince 12 sene hizmet eden Ordu (Kara) kısemli küçük zâbitlerinin emekli olma hakkı var idi. Osmanlı (Kara) Ordusunda 1912-1919 seneleri arasında 7 senesi fiilî  ve 18 senesi de harp zammı olmak üzere toplam 25 sene hizmeti olan Dersaâdetli Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin,

1909 Küçük Zâbit Nizâmnâmesi Madde-48 mucibince terhis edildiği 1919 senesinde son aldığı maaş ile emekli edilmesi gerekiyor idi.

Bana gönderdiği 26 Kasım 2014 târihli evrakında Hava Kuvvetleri Komutanlığı; Vecihi Efendinin 18 sene harp zammı aldığını beyân etdi, fakat emekli edildiğine dâir bilgi vermedi.

Bu cümleden olmak üzere;

Vecihi Efendiye emekli maaşı bağlamayan dönemin Harbiye Nâzırının 1909 Küçük Zâbit Nizâmnâmesi Madde-48’i alenen ihlâl etdiğinde hiç şüphe yok. Bu durum tetkik edilmeli ve Tayyâreci Vecihi Efendiye emekli maaşının niçin bağlanmadığı izah edilmelidir.

Vecihi HÜRKUŞ’un emekli edilme konusunda kusuru olanlardan da hesâp sorulmalıdır.

  *  *  

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi hakkında tetkik edilmesi gereken ikinci husus da şudur;

 “Sınıf” ve “Rütbe” Terfi Hakları…

  • Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi Efendi; 10 sene devâm eden Balkan Harbi, Birinci Cihân Harbi ve İstiklâl Harbi boyunca TBMM’nin iki takdirnâme ile taltıf etdiği kişi… Vecihi HÜRŞ’a TBMM’nin üç takdirnâme verdiği konusunda bugüne kadar yazılan bilginin de yalan olduğu bugün burada ortaya çıkıyor. TBMM’nin iki takdirnâme verdiği subaylar 152 Sayılı Kânunun İkinci Maddesi mucibince 1922 senesinde “kıdemleri her ne olursa olsun” bir üst rütbeye terfi etmişler. Aynı Kânun ile 1922 senesinde TBMM’nin “mülâzımısânî” rütbesinden “mülâzımıevvel” rütbesine terfi etdirdiği Dersaadetli Tayyâreci Vecihi Efendinin bu rütbe terfiine dâir ilgili belgeler sicil dosyasına niçin işlenmemişdir?

174 Sayılı Karârnâmeye ait İnikâd-83’de Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin rütbesinin “mülâzımısânî” olduğu musarrah ve mukannendir. Karârnâmenin bu hükümünden ortaya çıkan hakikâtler ise şunlardır;

  • Seferberliğin ilgâ edilmesi üzerine Kuva-i Havaiye Müfettişliğinden “küçük zâbit” “unvânı” ve “başçavuş” rütbesi ile terhis edildiği 31 Aralık 1919 târihi ile 152 Sayılı Kânunun TBMM’de kabul edildiği 13 Eylül 1921 târihi arasında Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi; birinci “rütbe terfiini” almış. Aldığı bu ilk rütbe terfii ile de Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi “küçük zâbit” asker sınıfının son rütbesi olan “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzımısânî” rütbesine “terfien sınıf nakli” edilmiş. “Küçük zâbit” asker sınıfının “başçavuş” rütbesinden “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzımısânî” rütbesine “terfien sınıf nakli” edildiğine dâir belgeler Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin siciline niçin işlenmemiş? Bu “terfien sınıf nakiline” dâir belgelerin akıbeti nedir?
  • 152 Sayılı Kânuna istinâden ve 281 Sayılı Karârnâme ile 1922 senesinde “zâbit” asker sınıfının “mülâzımısânî” rütbesinden, “mülâzımıevvel” rütbesine “terfi” etdirildiğine dâir belgeler Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin siciline niçin işlenmemiş? Bu rütbe terfiine dâir belgelerin akıbeti nedir?

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

  *  *  

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin;

  • 1919-1921 seneleri arasında “küçük zâbit” asker sınıfının son rütbesi olan “başçavuş” rütbesinden, “zâbit” asker sınıfının ilk rütbesi olan “mülâzımısânî” rütbesine “terfian sınıf nakli” etdiği hakkında belgeler nerededir? Bu “sınıf terfii” konusunda dönemin Müdafâi Milliye Vekili Kâzım (ÖZALP)’in görevini savsakladığında hiç şüphe yokdur.
  • 1922 senesinde “zâbit” asker sınıfının “mülâzımısânî” rütbesinden bir derece yüksek olan “mülâzımıevvel” rütbesine “terfi” etdirilmesi hakkında TBMM’nin vazetdiği 281 Sayılı Karârnâme ve 152 Sayılı Kânunun hükümünü icrâ etmeyen dönemin Müdafâi Milliye Vekili Kâzım (ÖZALP)’in görevini savsakladığında hiç şüphe yokdur.

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin özlük haklarına çok büyük tesirleri olan “sınıf nakli” ve “rütbe terfiilerine” dâir belgeler mutlaka bulunmalı ve kamuoyuna beyân edilmelidir.

Târihimizde ilk defâ olmak üzere bugün, bu makâlemizde ortaya çıkan bu yeni bilgi ve belgelere göre;

Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendinin;

  • Özlük ve emeklilik hakları (muhassasât) hesaplanmalı ve derhâl tahakkuk etdirilmelidir.
  • Unvânı “zâbit” (subay) olarak, rütbesi de “mülâzımıevvel” olarak tashih edilmelidir.

  *  *  *  

Son Görev; Son Söz

Vecihi HÜRKUŞ Derneği Başkanı Avukat Bahadır GÜRER’in dâveti üzerine

Vefâtının 55’nci sene-i devriyyesini tâzim ile yâd etmek için 16 Temmuz 2024 Salı günü

Cebeci Asrî Mezârlığında, rahmetli Vecihi HÜRKUŞ’un kabri başında buluşduk.

Tâziye esnâsında Bahadır Başkan;

Vecihi HÜRKUŞ’un tahakkuk etdirilmeyen terfii hakkında benden bir konuşma yapmamı ricâ etdi.

Hazırladığım iki sayfalık basın açıklamasını;

Rahmetli Vecihi HÜRKUŞ ve ziyâretcilerinin huzurunda okudum.

Anma faaliyetine basından sâdece Anadolu Ajansından 5 görevli geldi.

(https://www.aa.com.tr/tr/gundem/turk-havacilik-tarihinin-onemli-isimlerinden-vecihi-hurkus-kabri-basinda-anildi/3276857#)

emekliassubaylar.org → Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır → Eski Tüfek-2024

Saatler sonra kendi sitesinden yayınladığı haberinde Anadolu Ajansı,

Yapdığım konuşmanın özeti olan şu bir cümleyi dünyâya duyurdu;

  • Emekli Astsubay Şükrü Irbık ise yaptığı araştırmalar sonucu Hürkuş’un rütbesinin kıdemli başçavuştan asteğmen rütbesine yükseltilmesi gerektiği sonucuna ulaştığını ve bunun için de Milli Savunma Bakanlığına başvurduğunu söyledi.”

 

Ve o gün,  bu basın açıklaması ile ben Şükrü IRBIK,

Merhum Vecihi HÜRKUŞ’a son görevimi yapdım.

  *  *  *  

Son Yüzyılın Yalanına Son Nokta;

 Pilot Vecihi HÜRKUŞ “Subay”dır. 

Eski Tüfek Şükrü IRBIK

Askerlik târihimizde ilk defâ olmak üzere bugün burada Eski Tüfek Şükrü IRBIK’ın

Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ hakkında koyacağı son nokta şudur;

Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’un

İhtisâsı: “Tayyâreci” (Pilot)

Sınıfı / Unvânı: “Zâbit” (Subay)

Son Rütbesi: “Mülâzımıevvel” (Teğmen)’dir

 

Bu makâlemizi okudukdan sonra da;

Mahlûk olarak kalmak isdeyenlere sözüm yok!

Eşref-i mahlûk olmayı tercih edenlere saygılarım ile ilân ederim.

 

 

 

 

 

Şükrü IRBIK

Emekli Sâhil Güvenlik Telsiz Astsubay III Kademeli Kıdemli Başçavuş

 

 

 Kaynak: 

  1. Şükrü IRBIK’ın “Cumhurbaşkanlığı Makâmına Açık Dilekce” isimli makâlesi. [https://www.emekliassubaylar.org/cumhurbaskanligi-makamina-acik-dilekce/]. (Yayın târihi: 13 Aralık 2019).
  2. 23 Eylül 1325 (06 Ekim 1909) târihli (Dersâadet) Küçük Zâbit Mektebi ve Küçük Zâbit İbtidâî Mektebi Nizâmnâmesi. Başbakanlık (Osmanlı) Arşivi, Hazine-i Evrak Nu.165.
  3. Astsubay Okulları, Kara Kuvvetleri Astsubay Okulları 100 Yaşında 1909-2009, Yüzüncü Yıl Anısına. T.C. Kara Kuvvetleri Komutanlığı EDOK Okullar Komutanlığı, Balıkesir-2009. (Basım yeri yok). Basılmış fakat yayımlanmamış. (Piyasada yok).
  4. Emin ÇÖL. Çanakkale-Sina Savaşları Bir Erin Anıları. Yayına Hazırlayan: Celal KAZDAĞLI, Nöbetçi Yayınevi, İstanbul, Şubat-2009. 2. Baskı, ISBN 978–975–355–751–1. 7,50 TL.
  5. 5802 Sayı ve 02 Temmuz 1951 târihli Astsubay Kânunu. (Mülgâ).
  6. Şükrü IRBIK’ın Millî Savunma Bakanlığına gönderdiği 1600655813 Sayı ve 21 Aralık 2016 târihli BİMER dilekcesi.
  7. Millî Savunma Bakanlığının 30 Aralık 2016 târihli cevâbı. (1600655813 Sayılı dilekceme cevâben).
  8. Şükrü IRBIK’ın Millî Savunma Bakanlığına gönderdiği 1700015530 Sayı 04 Ocak 2017 târihli CİMER dilekcesi.
  9. Millî Savunma Bakanlığının 10 Ocak 2017 târihli cevâbı. (1700015530 Sayılı dilekceme cevâben).
  10. Şükrü IRBIK’ın Kara Kuvvetleri Komutanlığına gönderdiği 16 Şubat 2017 târih ve 1700231222 Sayılı CİMER dilekcesi.
  11. Kara Kuvvetleri Komutanlığını 10 Nisan 2017 târihli cevâbı. (1700231222 Sayılı dilekceme cevâben).
  12. Şükrü IRBIK’ın Asubay Tefrikası-14 isimli makâlesi. [https://www.emekliassubaylar.org/asubay-tefrikasi-14/]. (Yayın târihi: 10 Nisan 2017).
  13. Şükrü IRBIK’ın 21 Ekim 2014 târih ve 864837 Sayılı BİMER dilekcesi.
  14. Hava Kuvvetleri Komutanlığının 26 Kasım 2014 târih, GENSEK:46008895-5010-161900-14/İltş.Ş. Sayı ve “Şükrü IRBIK’ın BİMER Müracaatı (864837) Hk.” konulu cevâbî evrağı. (864837 Sayılı dilekceme cevâben).
  15. Şükrü IRBIK’ın 13 Mart 2024 târih ve 2400968637 Sayılı CİMER dilekcesi.
  16. Hava Kuvvetleri Komutanlığının 03 Nisan 2024 târih ve 11:34 saatli cevâbı. (2400968637 Sayılı dilekceme cevâben).
  17. Dersaâdetli Tayyâreci Vecihi (HÜRKUŞ) Efendi’nin 31 Aralık 1919 târih ve 334.037 Sayılı Terhis Tezkeresi’nin sûreti. (TVHMD YKB Avukat Bahadır GÜRER gönderdi.)
  18. 2797 Sayı ve 14 Haziran 1935 târihli Millî Müdafaa Vekâleti Hava Kısmında Ücretle Çalışan Uçuş Muallimleri Maaşları Hakkında Kânun, İnikâd-38.
  19. Şükrü IRBIK’ın Târih Uğrusu Bahriyeli Subaylar-1 isimli makâlesi. [https://www.emekliassubaylar.org/tarih-ugrusu-bahriyeli-subaylar-1/]. (Yayın târihi: 13 Aralık 2016).
  20. Vecihi HÜRKUŞ’un emekli olmak için 05 Nisan 1960 târihinde Millî Müdafaa Vekâleti (Millî Savunma Bakanlığı)‘ne verdiği “Emeklilik Hakkım H.” Özlü dilekcesinin sûreti. (TVHMD YKB Avukat Bahadır GÜRER gönderdi.)
  21. Şükrü IRBIK’ın İstiklâl Madalyalı ve Fakat Kuru Ekmeğe Muhtaç Pilot Küçük Zâbit Vecihi HÜRKUŞ isimli makâlesi. [https://www.emekliassubaylar.org/istiklal-madalyali-ve-fakat-kuru-ekmege-muhtac-pilot-kucuk-zabit-vecihi/]. (Yayın târihi: 12 Haziran 2017.)
  22. TVHMD’ye ait örütbağ sayfası. [https://tayyarecivecihi.com/vecihi-hurkus/madalya-ve-takdirnameleri/]. (Erişim târihi: 24 Mart 2024).
  23. ÇAKMAK Mareşal Fevzi. Birinci Dünya Savaşı’nda Doğu Cephesi 1935 Yılında Harp Akademisinde Verilen Konferanslar. Genelkurmay Basımevi, Ankara 2005. (Yayına Hazırlayanlar: Dr.Öğ.Alb. Ahmet TETİK, Uzman Sema KİPER, Uzman Ayşe SEVEN, Uzman Y. Serdar DEMİRTAŞ).
  24. Emekli Kara Astsubay Kıdemli Başçavuş Adnan Fuat ÖZDEMİR’in 28 Kasım 2023 Salı günü Astsubay İnisiyatifi Fesbuk sayfasında paylaşdığı 28 Kasım 2023 târihli haber. [https://www.facebook.com/groups/971790859512955/]. (Erişim târihi: 29 Kasım 2023).
  25. Emekli Deniz Astsubay Kıdemli Başçavuş İbrahim KOLDAMCA’nın Vecihi HÜRKUŞ’un “unvânını” öğrenmek için Hava Kuvvetleri Komutanlığına gönderdiği 2307485203 Sayılı CİMER dilekcesi.
  26. Emekli Deniz Astsubay Kıdemli Başçavuş İbrahim KOLDAMCA’nın 2307485203 Sayılı CİMER dilekcesine Hava Kuvvetleri Komutanlığının gönderdiği 02 Ocak 2024 târihli cevabı.
  27. Şükrü IRBIK’ın İstanbul Vâliliğine gönderdiği 28 Kasım 2023 târih ve 2307261980 Sayılı CİMER dilekcesi.
  28. Şükrü IRBIK’ın İstanbul Vâliliğine gönderdiği 28 Kasım 2023 târih ve 2307261980 Sayılı CİMER dilekcesine Kadıköy Belediye Başkanlığı Kültür ve Sosyal İşleri Müdürlüğünün gönderdiği 06 Şubat 2024 Salı gün ve 16:44 saatli cevâbı.
  29. Vecihi HÜRKUŞ Anıtı’nın Heykeltraşı Ersal YAVİ’nin Kadıköy Belediye Başkanlığına gönderdiği 14 Aralık 2023 târihli ve imzâlı mektubu. (Şükrü IRBIK’ın İstanbul Vâliliğine gönderdiği 28 Kasım 2023 târih ve 2307261980 Sayılı CİMER dilekcesine cevâben.)
  30. Şükrü IRBIK’ın Hava Kuvvetleri Komutanlığına gönderdiği 07 Şubat 2024 târih ve 2400509115 Sayılı CİMER dilekcesi.
  31. Hava Kuvvetleri Komutanlığının gönderdiği 29 Şubat 2024 Perşembe gün ve 13:09 saatli cevabı. (Şükrü IRBIK’ın 07 Şubat 2024 târih ve 2400509115 Sayılı CİMER dilekcesinve cevâben.
  32. Şükrü IRBIK’ın Hava Kuvvetleri Komutanlığına gönderdiği 01 Aralık 2014 târih ve 995489 Sayılı BİMER dilekcesi.
  33. Hava Kuvvetleri Komutanlığının gönderdiği 12 Aralık 2014 Salı gün ve 10:03:50AM saatli e-posda cevâbı. (Şükrü IRBIK’ın 01 Aralık 2014 târih ve 995489 Sayılı BİMER dilekçesine cevâben.)
  34. Şükrü IRBIK’ın Asubay Tefrikası-12 isimli makâlesi. [https://www.emekliassubaylar.org/asubay-tefrikasi-12/]. (Yayın târihi: 10 Nisan 2021).
  35. 2590 Sayı ve 26 Kasım 1934 Târihli Efendi, Bey, Paşa Gibi Lâkap ve Unvânların Kaldırıldığına Dair Kânun. (2590 Sayılı Kânunun Üçüncü Maddesine müsteniden 09 Nisan 1935 târih ve 2/2295 Sayılı (Heyet-i Vekile) Kararnâme meriyyete konuldu.)
  36. Rütbe ve Birliklerin Öz Türkce Karşılıkları D.-105. (T.C. Büyük Erkânıharbiye Reisliği X.Şube, Sayı: 41803,  Ankara 16 Şubat 1935. Büyük Erkânıharbiye Matbaası, Ankara-1935. (“Erbaşı” kelimesi türetildi ve Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi “erbaş” olarak Türkceleşdirildi.)
  37. 2/2295 Sayı ve 09 Nisan 1935 Târihli (Heyet-i Vekile) Karârnâme. (Resmî Gazete Târihi: 22 Nisan 1935, Resmî Gazete Sayısı: 2984). (Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi “erbaş” olarak Türkceleşdirildi.)
  38. 2717 Sayı ve 18 Mayıs 1935 Târihli Sevkiyât Erât ve Erbaşlarına Verilecek Yevmiyeler Hakkındaki 630 Numaralı Kânunun Birinci Maddesini Değiştiren Kânun. (İnikâd-25, sayfa-117, 118). (Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi “erbaş” olarak Türkceleşdirildi.)
  39. 2709 Sayı ve 09 Kasım 1982 Târihli T.C. Anayasası. (2590 Sayı ve 26 Kasım 1934 târihli Kânun koruma altına alındı. Bu hüküm ile dolaylı olarak da 2/2295 Sayı ve 09 Nisan 1935 târihli (Heyet-i Vekile) Karârnâmedeki Osmanlıca “küçük zâbit” kelimesi Türkcesinin “erbaş” olduğu 1982 Anayasası ile koruma altına alındı.)
  40. 2771 Sayı ve 10 Haziran 1935 târihli Ordu Dâhilî Hizmet Kânunu, Madde-35. (Asker andı).
  41. 211 Sayı ve 04 Ocak 1961 Târihli Türk Silâhlı Kuvvetleri İç Hizmet Kânunu, Md.37. (Asker sınıfları ve asker andı).
  42. 152 Sayı ve 13 Eylül 1337 (1921) Târihli Türkiye Büyük Millet Meclisi Takdirnamesiyle Usulü Taltif Hakkında Kânun.
  43. 174 Numara ve 29 Eylül 1921 târih ve “129 Zâtın Takdirnâme İle Taltiflerine Dair” Karâr(nâme). (Garp Cephesinde cereyân eden muharebât esnâsında ateş altında fedakârlık göstermiş olan yüz yirmi dokuz zâtın takdirnâme ile taltiflerine karâr verildi.) (TBMMZC İnikâd-83).
  44. 281 Numara ve 07 Eylül 1922 Târih ve “On İki Zâtın Takdirnâme ile Taltifleri Hakkında” isimli Karâr(nâme). (Karahisar, Dumlupmar Meydan Muharebelerinde fevkalâde yararlıkları görülen on iki zâta takdirnâme itasına karâr verildi.) (TBMMZC İnikâd-98).
  45. Târih Yazar Uzmanı (E) Hava Kurmay Albay İhsan GÖYMEN. I.Dünya Harbi, IX’ncu Cilt, Türk Hava Harekâtı. T.C. Genelkurmay Harp Tarihi Başkanlığı Resmî Yayınları Seri Nu.:3. Genelkurmay Basımevi, Ankara-1969. (Genelkurmay ATESE Başkanlığı Kütüphanesi 6-61-0-1-5).
  46. Dr.Hv.İkm Yzb Osman YALÇIN (Astsubaylıkdan terfiili). Türk Hava Harp Sanayi Tarihi. T.C. Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Bilim Dalı. Doktora Tezi, Ankara-2008. Tez Danışmanı: Prof. Dr. Mustafa TURAN.
  47. Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan AKSAY’ın basın açıklaması. Türk Hava Kuvvetleri Tarihinde Astsubaylar Konferansı  isimli internet haberi. [http://www.havacilar.com/turkhavakuvvetlerindeastsubaylarkonferansi.html], (Erişim târihi: 24 Mart 2024).
  48. Şükrü IRBIK’ın Millî Savunma Bakanlığına gönderdiği 94.994  Sayı ve 28 Ocak 2015 târihli CİMER dilekcesine Genelkurmay ATASE Daire Başkanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığının müştereken verdiği cevap. Bu cevapda her iki kurum Vecihi Efendinin terhis edildiği 1919 senesindeki rütbesinin “kıdemli başçavuş” olduğunu beyân etdiler. Fakat Osmanlı Ordu (Kara) “küçük zâbit” asker sınıfında “kıdemli başçavuş” rütbesi hiç mevcut olmadı.
  49. TRT Haber, Haber 16. TR Anadolu Kartalı isimli youtube kanalına ait [https://www.youtube.com/watch?v=UTZ95qA-s5A&ab_channel=TRANADOLUKARTALI] isimli bağlantıda 14 Şubat 2015 târihinde yayınlanan “Vecihi Hürkuş Adına İlk Ödül” isimli 1:51 dakikalık video haber, dakika-0:38. (Erişim târihi: 24 Mart 2024).
  50. Hava Kuvvetleri Komutanlığı Astsubay Vecihi HÜRKUŞ Onur Tören Afişi-2017.
  51. Hava Astsubay Kıdemli Başçavuş Hızır Türkkan DEMİRKAZIK. Vecihi HÜRKUŞ’un Hayatı ve Havacılık Faaliyetleri. Ankara Yıldırım BEYAZIT Üniversitesi, Aralık- 2017. Yüksek Lisans Tezi. Danışman: Yrd.Doç.Dr. emekli subay Sayim TÜRKMAN.
  52. Emekli  Hava Kurmay Albay Cengiz TATAR. Türk Havacılık Tarihi (1909-1954) Milli Mücadele Dönemi Öncesi ve Sonrasi Türk Havacılığı. Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Ana Bilim Dalı. Doktora Tezi, Eylül-2018. Danışman: Prof.Dr. Sadık SARISAMAN.
  53. Tarih Doktoru Davud KAPUCU. Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Harbi’nde Hava Harp Gücü ve Faaliyetleri (1914-1918). Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doktora Tezi, Ankara-2019. Tez Yöneticisi: Prof.Dr. Kenan OLGUN.
  54. Tarih Uzmanı Dr. Erdal KORKMAZ-Doktora Öğrencisi Hava Öğretmen Albay Deniz KURT. Tayyâreci Vecihi HÜRKUŞ’un Sakarya Meydan Muharebesi Hava Harekâtındaki Yeri: Arşiv Belgeleri Işığında Bir Değerlendirme. Sakarya Meydan Muharebesi’nin 100. Yılı: 1921 Yılının Askeri Ve Siyasi Gelişmeleri Uluslararası Sempozyumu (11-12 Eylül 2021) Dördüncü Oturum-II. Ss. 255-276. Ankara Üniversitesi Yayınları No: 761. Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Yayınları No: 66, Ankara-2022.
  55. Dr. Ing. Emir ÖNGÜNER-Dr. Emekli Hava Albay Emin KURT. (Alman Pilot Binbaşı) Erich SERNO, Osmanlı Hava Gücü. Birinci Dünya Savaşı’nda Hava Gücü Komutanının Raporu. Kronik Kitap, Kasım-2022.
  56. Dr. Kara Öğretmen Binbaşı Efdal AS-Dr. Kara Öğretmen Yüzbaşı Hakan BACANLI. Askerî Tarih Araştırmaları İçin Kaynaklar-I: Süvari Mecmuası. Askerî Tarih Araştırmaları Dergisi, Yıl:10, Ağustos 2012, Sayı:20, Ss. 123-146. Ankara, Genelkurmay Basımevi-2012.
  57. Kara Öğretmen Albay Ali BAL. Der-Saadet (İstanbul) Piyâde Küçük Zâbit ve Küçük Zâbit İptidâî Mektebi. Askerî Tarih Araştırmaları Dergisi, Yıl:11, Aralık-2013, Sayı:22, Ss-47-88. Ankara, Genelkurmay Basımevi, 2013.
  58. Hava Uçak Bakım Astsubay Kıdemli Başçavuş Salim DİKDURAN. Türk Hava Kuvvetlerinde Astsubaylar. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, I.Basım, Ağustos-2019, İstanbul.
  59. Anadolu Ajansı 16 Temmuz 2018 târihli internet haberi. [https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/havacilikta-ilklerin-adami-vecihi-hurkus/1205477]. (Erişim târihi: 24 Mart 2024).
  1. Tayyâreci Vecihi Hürkuş Müzesi Derneği (TVHMD)’nin Vecihi HÜRKUŞ bir astsubay mıydı? isimli yazısı.[https://tayyarecivecihi.com/sorularla-vecihi-hurkus/], (Erişim târihi: 24 Mart 2024).

 

 

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
20/11/2023 7:07 AM
19/07/2023 4:21 PM
09/04/2023 8:42 PM
05/01/2023 10:48 AM
06/09/2022 8:54 AM
10/04/2021 4:21 PM
27/12/2020 4:42 PM
07/10/2020 11:36 AM
23/03/2020 6:55 PM
02/02/2020 6:34 PM
24/09/2019 4:16 PM
01/08/2019 5:55 PM
05/04/2019 5:53 PM
02/03/2019 3:06 PM