Nacizane kendime ve mesleğime saygımın gereği 40 yıldır bizlere önyargılarla yapılan haksızlıklara karşı yürütülen mücadeleye sizler gibi katkı sunmaya çalışıyorum; Hepimiz onur mücadelemizde adaletsizlikleri önyargıyı vicdansızlığı dile getirirken kişileri değil sistemi muhatap alıyoruz ve hiçbir yazımız eleştirimiz hakaret içermiyor ; Farklı bir üslupla zaten mücadelenizde başarılı olamazsınız
Mücadele tarihinin hiçbir döneminde bu kadar umutsuz olmadım, olmadık oysa Sn.Ahmet Keser yönetiminden mucize değil bizleri sağduyu ve kararlılıkla temsil etmesini istiyorduk Assubayların derecesinden kademesinden haberdar olmayan mücadele gönüllülerinden şikayet eden korgenerale onlar bizden değildir diyen bir yönetimden kurtulduğumuz için adeta bayram yapmıştık ben de nacizane yönetime kayıtsız şartsız desteğimi açıkladığım YENİ BİR UMUT YENİ BİR BAŞLANGIÇ yazımda (https://www.emekliassubaylar.org/component/k2/item/226-yeni-bir-umut-yeni-bir-baslangic) bunu belirtmiştim.
Tarih ondan ders almasını bilmeyenler için tekerrür edermiş ne yazıkki tarihinin en büyük maddi ve manevi desteğini alarak UMUT olan Sn.Keser önce kendi dava arkadaşlarını terk etti sonra da kişisel hesaplarla bizleri hayal kırıklığına uğrattı temsilcimiz gibi değil patron ve emekliler komutanı havaları ile TEMAD gemisini rotadan çıkarıp karaya oturttu ; Ne yazıkki düzeltmek için hiçbir gayret gösterilmiyor.
Hatadan dönmenin fazilet olduğunu hatırlatan öneren,eleştiren yazılarımıza tahammül edemeyen bu yönetim sırtını sıvazladığı ödüllendirdiği, bizlerin mücadele için gönderdiği paralarla 5 yıldızlı otellerde ağırlanan Sami Başkaya denilen ahlaksız müfteri ve ekibi ile gündem değiştirmek başarısızlıkların sorgulanmasını engellemek adına mücadele gönüllülerine (yazmaktan utanç duyacağım sizlerinde okuduğunuzu düşündüğüm yazılarla) hakaretlerle saldırdılar; Bunun acı sonuçlarını hepbirlikte üzüntü içinde izliyoruz toplumun mücadele umudu ve birbirimize tahammülümüz kayboldu;
Sn.Ahmet KESER’in çıktığı TV proğramlarında Assubayların önyargılarla sosyal,ekonomik ve insani haksızlıklara uğratıldığını örneğin bir üniforması kefen olan yüksek okul mezunu assubayların askeri mehteran takımında görevli ilkokul mezunu elemanla ayni dereceden ve büro memuru statüsünde greve başlatılıp emeklilerin ilkokul mezunu KİT işçi emeklisinden daha az maaş aldığını kamuoyu ve ilgililer duymadı ama bizim hiçbir yaramıza merhem olmayan TSK yıpratmayı amaçlayanları mutlu eden GÜZİN PAŞA-ŞEZLONG ALBAYI-REZERVE PAŞA-GENELKURMAY LAVG EDİLMELİDİR tarzı maksadı aşan eleştiriler yapıldı, bunun sonucu oluşan tepki ortamında çaresiz kalan meslekdaşlarımızın EYLEM çağrılarına Sami Başkaya “Ne eylemi geri zekalılar ıslanmak istiyorsanız banyoya,gaz istiyorsanız mutfağa gidin” diyebildi; Orduevi yasağına en büyük tepkiyi verip dava açmama rağmen bana da “Mangalcı başı Ersen efendi orduevi yasağına sessiz kalıp paşasının kuçağında af bekliyor lavuk” sözlerini sırf gündem değiştirmek adına yazabildi;
Mücadeleye en büyük zararı veren görevde iken tanıdığımız malum kişileri adamdam saymam tek üzüntüm uyarılarımıza rağmen bu aymazlıkların Sn.Keser tarafından teşvik edilip ödüllendirilmesidir.
Tüm bu gelişmeleri bulundukları makamı,faydalandıkları nemayı düşünerek sessizlik içinde hatta bazıları alkışlıyarak izleyenler yeni aymazlıklara davetiye çıkardılar; Bundan cesaret alan kişisel ego ve ikbal peşinde koşanlar ne yazık ki terbesizce meslekdaşlarına “bu itlerin ulumasından zevk alıyorum” – “etek diktim bunlara giydireceğim” tarzında hakaretlere devam ederek kaos yaratmayı da marifet saydılar; Bizler bu kişilere karşı avukat tutup dava açma lüksüne sahip değiliz bunları kamuoyu vicdanına ve Allah’a havale ettik
Kıbrısta aciziyet göstererek albay tarafından darp edilen assubay olayına hepimiz üzülüp tepki gösterirdik site yönetimi ve dava edilen bir arkadaşımız bu yüzden anılan albayın açtığı davalarla uğraştık pes etmedik; Bu olayda hepimizin tepkisini çeken albayın general olması üzerine hakareti şiar edinen Sami Başkaya Facebook’ta YAŞ ÜYELERİNİN MEZARINA TÜKÜRECEĞİM başlıklı yazdığı yazıda özetle “Cumhuriyet tarihinin en yalaka iktidarı ve generalleri bunlardır…Cumhurbaşkanının karşısında iki büklüm sekiz kat olan yalakalar bu generaller değimlidir….,Türk Silahlı Kuvvetlerini KOMA’ya kendini ZONA’ya sokan Necdet paşa senin Allah’ın toplu iğne kadar vicdanın varmı? Sen hakaret ve aşağılanmaya müstehakmışın” tarzında hakaret içeren ifadeler kullandı; Bu hakaretler assubayların hanesine tepki olarak yazıldığı gibi anılan kişi hakkında ceza ve tazminat davası açıldı;
Ne kadar haklı olursanız olun muhatabınıza düşüncenizi haklarınızı hakaretle anlatamazsınız gerçeğinden bi haber yalaka yalakası kişiler bu sahte kahramana övgüler dizdiler yazısına imza atarız diyerek aymazlıklara davetiye çıkarıp biat kültürü ile yanlışı alkışladılar;
Bu kişi ile ilgili YAŞ üyeleri hakaret ve tazminat davası açtıklarını ilk duruşmanın 3 Nisan 2015 günü Ankara 8nci Asliye Ceza mahkemesinde yapılacağını aşağıdaki ve benzeri yazılarla;
“Meslekdaşımızın yanındayız yazdıklarına imza atarız -Bu dava Cumhuriyet tarihinin en önemli davasıdır Başbakan Gnkur. Başkanı, MSB., Kuvvet Komutanları ve birçok general e.astsubay yazar Sami Başkaya hakkında dava açmışlardır,Basın,yayın barolar,STK olayı yakından takip etmektedirler,TEMAD hukuk kurulu başkanı Av.Erkan Akkuş,Av.Meral AKKUŞ sayın Sami Başkaya’nın savunmasını üstlenmişlerdir. Sn.Başkaya yalnız değildir yalnızda bırakılmıyacaktır. Aslında bu dava Astsubay mücadelesine baş koymuş tüm emekli assubaylara açılmıştır.Emekli Assubayların bu davalara sahip çıkması onurdur”
diyerek konu ASRIN ASTSUBAY DAVASI olarak lanse edildi;
Söylermisiniz bu hakaretler bu maksadı aşan eleştiriler bize kazanç mı yoksa görevdeki arkadaşlarımıza baskı bizlerinde haklarımızla ilgili çalışmaların askıya mı alınmasını sağlamaktadır? Bunu özellikle küçük hesaplar için amigoluk yapıp yönetime biat edenlere bu kişiye sayın başkanım diye hitap edenlere sormak istiyorum.
Peki duruşmada bu sahte mücadele kahramanı ne yaptı? BİNGO, Sadakoğlunun diktiği eteklerden birini giyip “Sn.Hakim ben böyle bir yazı yazmadım, hesabım ele geçirilmiş olabilir “ diye kıvırdı nerede kaldı erkekliğin ,yiğitliğin Sami efendi insan yazdığı yazının arkasında durur madem yazıyı sen yazmadın neden yalakaların aslansın kaplansın yorumları ile havalara girmek yerine kalkıp bunu ben yazmadım diye ertesi gün açıklamadın? Böylece assubaylara duyulan tepkiyi de önlerdin;
Duruşma 21 Ekim 2015 gibi uzak bir tarihe ertenmiş muhtemelen facebook’tan İP numarası bu numaranın kime ait olduğu araştırılacaktır çifte avukatın da yapacak pek fazla bir şeyi yok bu topluma verdiğin zararın üstüne birde TEMAD verilecek maddi tazminatı hesabını vermediği mücadele adına gönderilen paralardan öderse tüm mazlum assubayların eli yönetimin yakasında olacaktır.
Mücadele uzun solukludur ve mücadele hakaretle kişisel hesaplarla ego tatminleri ile yapılmaz Bu kafa ile gidersen askere zor alırsın tezkere dedikleri gibi TEMAD Gn.Mrk. yönetimi kendi özeleştirisini yapmaz toplumu yeniden kuçaklamaz yeni katılımcı şeffaf üyesine saygılı bir mücadele statejisi belirlemez ise kaybeden assubaylar kazanan mücadeleden nemalananlar olur ;
Kimseyi yönetime zorla seçmiyorlar seçilirken gösterdiğiniz gayreti haklarımızın alınmasında özveri akıl ve kararlılıkla yürütmelisiniz aksi halde sizi oraya zorla seçmediğimiz gibi zorla da tutmuyoruz. Meslekdaşlarıma huzur ve adalet dolu günler diliyorum.Saygılarımla
Saygıdeğer Meslektaşlarım
Nacizane, kendime ve mesleğime saygımın gereği, 40 yıldır bizlere ön yargılarla yapılan haksızlıklara karşı yürütülen mücadeleye, sizler gibi katkı sunmaya çalışıyorum. Hepimiz onur mücadelemizde adaletsizlikleri, ön yargıyı, vicdansızlığı dile getirirken kişileri değil sistemi muhatap alıyoruz ve hiç bir yazımız, eleştirimiz hakaret içermiyor. Farklı bir üslupla zaten mücadelenizde başarılı olamazsınız.
Mücadele tarihinin hiçbir döneminde bu kadar umutsuz olmadım, olmadık! Oysa Sn.Ahmet Keser yönetiminden mucize değil, bizleri sağduyu ve kararlılıkla temsil etmesini istiyorduk. Assubayların derecesinden, kademesinden haberdar olmayan, mücadele gönüllülerinden şikayet eden korgenerale “onlar bizden değildir” diyen bir yönetimden kurtulduğumuz için adeta bayram yapmıştık. Ben de ‘nacizane‘ yönetime kayıtsız şartsız desteğimi açıkladığım YENİ BİR UMUT YENİ BİR BAŞLANGIÇ yazımda bunu belirtmiştim.
Tarih, ondan ders almasını bilmeyenler için tekerrür edermiş. Ne yazık ki, tarihinin en büyük maddi ve manevi desteğini alarak “UMUT!” olan Sn.Keser, önce kendi dava arkadaşlarını terk etti sonra da kişisel hesaplarla bizleri hayal kırıklığına uğrattı! Temsilcimiz gibi değil, patron ve emekliler komutanı havaları ile TEMAD gemisini rotadan çıkarıp karaya oturttu! Ne yazık ki düzeltmek için hiç bir gayret gösterilmiyor…
Hatadan dönmenin fazilet olduğunu hatırlatan öneren, eleştiren yazılarımıza tahammül edemeyen bu yönetim, sırtını sıvazladığı, ödüllendirdiği, bizlerin mücadele için gönderdiği paralarla 5 yıldızlı otellerde ağırlanan Sami Başkaya denilen ahlaksız müfteri ve ekibi ile gündem değiştirmek, başarısızlıkların sorgulanmasını engellemek adına mücadele gönüllülerine (yazmaktan utanç duyacağım sizlerin de okuduğunuzu düşündüğüm yazılarla) hakaretlerle saldırdılar. Bunun acı sonuçlarını hep birlikte üzüntü içinde izliyoruz. Toplumun mücadele umudu ve birbirimize tahammülümüz kayboldu!
Sn.Ahmet KESER’in çıktığı TV proğramlarında Assubayların ön yargılarla sosyal, ekonomik ve insani haksızlıklara uğratıldığını, örneğin; bir üniforması kefen olan, yüksek okul mezunu assubayların büro memuru statüsünde göreve başlatılıp, emeklilerin ilkokul mezunu KİT işçi emeklisinden daha az maaş aldığını kamuoyu ve ilgililer duymadı ama, bizim hiç bir yaramıza merhem olmayan, TSK yıpratmayı amaçlayanları mutlu eden “GÜZİN PAŞA“, “ŞEZLONG ALBAYI“, “REZERVE PAŞA“, “GENELKURMAY LAĞV EDİLMELİDİR” tarzı maksadı aşan eleştirilerde bulundu. Bunun sonucu oluşan tepki ortamında çaresiz kalan meslektaşlarımızın EYLEM çağrılarına Sami Başkaya “Ne eylemi geri zekalılar? Islanmak istiyorsanız banyoya, gaz istiyorsanız mutfağa gidin” diyebildi! Bu kişi orduevi yasağına en büyük tepkiyi verip dava açmama rağmen bana da “Mangalcı başı Ersen efendi, orduevi yasağına sessiz kalıp paşasının kucağında af bekliyor, lavuk” sözleri ile gündemi değiştirmeyi amaçladı! Mücadeleye en büyük zararı veren görevde iken tanıdığımız malum kişileri adamdan saymam. Tek üzüntüm; uyarılarımıza rağmen bu aymazlıkların Sn.Keser tarafından teşvik edilip, ödüllendirilmesidir…
Tüm bu gelişmeleri bulundukları makamı, faydalandıkları nemayı düşünerek sessizlik içinde, hatta bazıları alkışlayarak izleyenler yeni aymazlıklara davetiye çıkardılar! Bundan cesaret alan yeni kişisel ego ve ikbal peşinde koşanlar terbesizce meslektaşlarına “bu itlerin ulumasından zevk alıyorum” – “etek diktim bunlara giydireceğim” tarzında hakaret etmeyi marifet saydılar. Bizler bu kişilere karşı avukat tutup dava açma lüksüne sahip değiliz. Bunları kamuoyu vicdanına ve Allah’a havale ettik.
Allah’ın sopası yok.Kıbrıs’ta aciziyet göstererek albay tarafından darp edilen assubay olayına hepimiz üzülüp tepki gösterdik. Site yönetimi ve dava edilen bir meslektaşımız bu yüzden anılan albayın açtığı davalarla uğraştık pes etmedik, ama hakaret de etmedik. Bu olayda hepimizin tepkisini çeken albayın general olması üzerine hakareti şiar edinen, hakaretleri karşılığında ödüllendirilen bu sahte kahraman Başkaya, Sefer Görev emrini kabul etmiyorum yırtıp genelkurmaya fırlatacağım densizliğinden sonra bu kez hakaret çıtasını yükselterek “YAŞ ÜYELERİNİN MEZARINA TÜKÜRECEĞİM” diye başladığı Facebook’taki sayfasındaki yazısında, meslektaşlarına hakarettin yanı sıra, özetle “Cumhuriyet tarihinin en yalaka iktidarı ve generalleri bunlardır… Cumhurbaşkanının karşısında iki büklüm sekiz kat olan yalakalar bu generaller değil midir?, Türk Silahlı Kuvvetlerini KOMA’ya kendini ZONA’ya sokan Necdet paşa senin Allah’ın, toplu iğne kadar vicdanın var mı? Sen hakaret ve aşağılanmaya müstehakmışın” tarzında yazınca YAŞ üyeleri tarafından dava edildi. Ne kadar haklı olursanız olun muhatabınıza düşüncenizi haklılığınızı hakaretle anlatamazsınız gerçeğinden bi haber yalaka yalakası kişiler, bu sahte kahramana övgüler dizdiler. “Yazısına imza atarız” diyerek aymazlıklara davetiye çıkarıp, biat kültürü ile yanlışı alkışladılar.
Söyler misiniz; bu hakaretler, bu maksadı aşan eleştiriler bize kazanç mı, yoksa görevdeki arkadaşlarımıza baskı, bizlerin de haklarımızla ilgili çalışmaların askıya alınmasını mı sağlamaktadır? Bunu özellikle küçük hesaplar için amigoluk yapıp, biat edenlere sormak istiyorum.
Bu kişi ile ilgili, YAŞ üyeleri hakaret ve tazminat davası açtıklarını, ilk duruşmanın 3 Nisan 2015 günü Ankara 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapılacağını aşağıdaki ve benzeri yazılarla “Bu dava Cumhuriyet tarihinin en önemli davasıdır. Başbakan, Gn. Kur. Başkanı, MSB, Kuvvet Komutanları ve bir çok general E. Astsubay, Yazar Sami Başkaya hakkında dava açmışlardır. Basın-yayın, barolar, STK olayı yakından takip etmektedirler. TEMAD Hukuk Kurulu Başkanı Av.Erkan Akkuş, Av.Meral AKKUŞ Sayın Sami Başkaya’nın savunmasını üstlenmişlerdir. Sn. Başkaya yalnız değildir. Yalnız da bırakılmayacaktır. Aslında bu dava astsubay mücadelesine baş koymuş tüm emekli assubaylara açılmıştır. Emekli assubayların bu davalara sahip çıkması onurdur” diye konu ASRIN ASTSUBAY DAVASI olarak lanse edildi!..
Peki duruşmada bu sahte mücadele kahramanı ne yaptı? BİNGO Sadakoğlu’nun diktiği eteklerden birini giyip “Sn. Hakim, ben böyle bir yazı yazmadım, hesabım ele geçirilmiş olabilir“ diye kıvırdı! Nerede kaldı erkekliğin, yiğitliğin Sami Efendi? İnsan yazdığı yazının arkasında durur. Madem yazıyı sen yazmadın, neden kalkıp “bunu ben yazmadım” diye ertesi gün açıklama yapmadın? Böylece assubaylara duyulan tepkiyi de önlerdin. Duruşma 21 Ekim 2015 gibi uzak bir tarihe ertenmiş, muhtemelen facebook’tan IP numarası, bu numaranın kime ait olduğu araştırılacaktır. Çifte avukatın da yapacak pek fazla bir şeyi yok. Bu topluma verdiğin zararın üstüne bir de TEMAD, verilecek maddi tazminatı, ‘hesabını vermediği!‘ mücadele adına gönderilen paralardan öderse, tüm mazlum assubayların eli yönetimin yakasında olacaktır.
Mücadele uzun solukludur ve mücadele hakaretle, kişisel hesaplarla, ego tatminleri ile yapılmaz. “Bu kafa ile gidersen askere, zor alırsın tezkere” dedikleri gibi TEMAD Gn. Mrk. Yönetimi kendi öz eleştirisini yapmaz, toplumu yeniden kucaklamaz,yeni katılımcı üyesine teşkilatlarına saygılı bir mücadele statejisi belirlemez ise kaybeden assubaylar, kazanan mücadeleden nemalananlar olur. Kimseyi yönetime zorla seçmiyorlar. Seçilirken gösterdiğiniz gayreti haklarımızın alınmasında öz veri, akıl ve kararlılıkla yürütmelisiniz. Aksi halde sizi oraya zorla seçmediğimiz gibi zorla da tutmuyoruz.
Meslektaşlarıma huzur ve adalet dolu günler diliyorum… Saygılarımla.